Falun Gong Zulmü ve Canlı Organ Toplama Eylemi Amerikan Başkentinde ve BM Milletler Sarayında Yayınlanan Belgesel İle Açığa Vuruldu

Facebook Logo LinkedIn Logo Twitter Logo Email Logo Pinterest Logo

Özgür Çin: İnancın Gücü ve Yaşam ve Ölüm Arasında adlı ödüllü belgeseller 2012 Eylül ayında Washington D.C. ve Cenevre’deki Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Konseyi toplantılarında yayınlandı. Filmler, Çin’de günümüzde halen devam etmekte olan Falun Gong zulmünü ve canlı Falun Gong uygulayıcılarından organ toplama suçlarını açığa vurmaktadır.

Ödüllü Belgeseller

Çin’deki Falun Gong uygulayıcılarına karşı yürütülen geniç çaplı zulüm hakkında bir belgesel olan Özgür Çin: İnancın Cesareti, 2012 yılının başında yayınlanmasından bu yana Batı Hollywood Farkındalık Ödülü (Mayıs 2012) ve Los Angeles Indie Film Festivali Onur Ödülü (Eylül 2012) de dâhil olmak üzere beş saygın film ödülü kazandı.

Filmde iki Falun Gong uygulayıcısının yaşamı ve manevi özgürlük arayışı içinde Çin’de karşılaştıkları tehlike ve acılar aktarılmaktadır. Hapsedilen ve organları için öldürülme riski altında, onlara elektrikli coplar ile şok verildi, zorla beslendi ve Batıya ihraç edilen ürünleri üretmek üzere köle olarak çalışmaya maruz kaldılar. Film, birçok açıdan komünist rejimin hapis, işkence, beyin yıkama, zorla çalıştırma, canlı organ toplama ve internet sansürü dâhil Falun Gong’a karşı yürüttüğü zulme değinerek, seyirciye Çin’de gerçekleşen insan hakları ihlallerine geniş bir çerçeveden sundu.

Son on yılda Çin’de gerçekleşen organ nakli ameliyatlarını araştıran Yaşam ve Ölüm Arasındaadlı belgesel ise, 2012 Nisan ayında 47. Chicago Uluslararası Film Festivalinde Araştırmacı Gazetecilik/Haber Belgeseli kategorisinde liyakat ödülünü kazandı.

Çin hükümetinin resmen yayınladığı sayılar ve basında yer alan vakaların analizi; bağımsız araştırmacılar, uzmanlar ve tanıklar ile yapılan görüşmeler; ve İsrail polisi tarafından tutuklanan bir ana suçlunun ifadelerinden alıntılar yer alırken, film Çin komünist rejiminin Falun Gong uygulayıcıları ve diğer muhaliflerden nasıl sistematik bir şekilde büyük bir organ ve doku very tabanı oluşturduğunu ve daha hayatta iken onlardan toplanan organların büyük paralar karşılığında hastalara satıldığını belgelemektedir.

BM Delegeleri Canlı Organ Toplama Eylemini ve Falun Gong Zulmünü Kınadılar

BM İnsan Hakları Konseyinin 21. Oturumu, 10-28 Eylül 2012 tarihinde İsviçre’nin Cenevre şehrindeki Milletler Sarayında düzenlendi. 18 Eylül’de Kaliforniya merkezli bir insan hakları kuruluşu olan Uluslararası Eğitimi Geliştirme, Birleşmiş Milletleri Çin’deki canlı Falun Gong uygulayıcılarından organ toplanması eyleminin araştırılmasına yönelik acil bir soruşturma yapmaya çağırdı.

Çin rejiminin Falun Gong’a karşı yürüttüğü zulüm ve organ toplama suçunu açığa vuran Özgür Çin: İnancın Cesareti ve Yaşam ve Ölüm Arasında adlı ödüllü belgeseller, Milletler Sarayında peşpeşe iki gün boyunca yayınlandı. Filmler, toplantılara katılan Sivil Toplum Örgütleri (STK) ve delelgeleri adeta şok etti. Bazı katılımcılar daha fazla insanın gerçekleri öğrenmesi için bu filmlerin kendi ülkelerinde ve kuruluşlarında gösterilip gösterilemeyeceğini sordular.

Özgür Çin: İnancın Cesareti adlı belgeselin 19 Eylül 2012 tarihinde Cenevre’deki BM İnsan Hakları Konseyi toplantısında yayınlanmasının ardından düzenlenen tartışma paneli
Cenevre’deki Büyük Konseyin İnsan Hakları Komisyonu başkanı Marc Falquet: Çin rejimi, Falun Gong uygulayıcılarına zulmederek toplumun iyiliğini yok ediyor.

Cenevre’deki Büyük Konseyin İnsan Hakları Komisyonu başkanı Marc Falquet, organ toplama hakkında konuşurken, Çin hükümetinin sistematik bir şekilde böyle bir suçu organize ettiğini öğrenince şok olduğunu söyledi. O, rejimin Falun Gong uygulayıcılarına zulmederek Çin toplumunun iyiliğini yok ettiğini söyledi. Bay Falquet, gerçekleri açığa vurarak kötülüğün durdurulabileceğine inandığını, bu yüzden daha fazla insanın en kısa sürede zulmü ve organ toplama eylemini öğrenmesi çok önemlidir.

İki film, Dünya Kadınlar Teşkilatının (WOW) tavsiyesi üzerine 21 Eylül tarihinde Milletler Sarayında yeniden yayınlandı. İkinci sunumun ev sahipliğini, WOW başkanı Bayan Afton Beutler üstlendi.

Dünya Kadınlar Teşkilatı başkanı Bayan Afton Beutler: Birleşmiş Milletler canlı organ toplama eylemini araştırmak üzere Çin’e gitmelidir.

Bayan Beutler, filmleri tanıtırken, Çin rejiminin canlı Falun Gong uygulayıcılarından organ toplama suçunun henüz yaygın olarak bilinmediğini kaydetti. O, canlı organ toplama ihlalinin temel insane onuruna aykırı olduğunu belirtti ve Birleşmiş Milletler (BM) ve uluslararası toplumu, bu insan hakları felaketini soruşturmak için bağımsız bir araştırma başlatmaya çağırdı.

BM İnsan Hakları Konseyi toplantılarına katılan birçok delege ve temsilci, canlı organ toplama olayı geçmiş yıllarda çeşitli kanallar vasıtasıyla öğrendiklerini söyledi. İnsan Hakları Konseyinin 21. Oturumu sırasında bunun açığa vurulmasının kendilerini oldukça cesaretlendirdiğini ve gerçeği yaymak ve bu utanç verici suçu durdurmak için kendi üzerlerine düşeni yapacaklarını söylediler. İsviçre ve diğer ülkelerde yayın yapan basın kuruluşları da yakın zamanda bu suçu ve Çin’de halka karşı yürütülen bütün insan hakları ihlallerini daha fazla açığa vuran haberler yayınladılar.

Özgür Çin: İnancın Cesareti Amerikan Başkentinde Yayınlandı

Özgür Çin: İnancın Cesareti belgeseli 20 Eylül akşamı Amerikan Temsilciler Meclisinde özel bir gösterimle yayınlandı. İzleyiciler filmin içeriği karşısında oldukça derinden etkilendiler ve şok oldular.

Kongre Üyesi Chris Smith: Özgür Çin filmi insana umut veriyor

Amerikan Kongre Üyesi Chris Smith (R-N.J.) insanlara umut veren Özgür Çin’in yapımcılarına teşekkür etti. O, bir belgeselden çok daha fazlası olan bu filmin sadece Falun Gong uygulayıcılarının çektiği acıları anlatmakla kalmıyor, aynı zamanda uygulayıcıların cesaretini de gözler önüne serdiğini söyledi. Kongre üyesi ayrıca Çin rejiminin kırılganlığının filmed açıkça ortaya konduğuna dikkat çekti: Rejim başlangıçta Falun Gong’u huzurlu ve yararlı bir xiulian uygulamaası olarak onayladı, ancak daha sonra uygulamayı kendisi için bir tehdit olarak gördü ve onu yok etmek için acımasız bir zulüm başlattı.

Kongre üyesi Smith, “Amerika’daki karar ve yasa çıkarma mercileri olan Dışişleri Bakanlığı, Kongre mensupları (Temsilciler Meclisi ve Senato) hatta Amerika Birleşik Devletleri başkanı ve Dışişleri Bakanı Hilary Clinton bile bu filmi izlemeli, o zaman Çin’in propaganda makinesi tarafından yayılanların gündemi bütünüyle kuşatması karşısında hiç şüphe yok zulmün ciddiyeti ve baskının ağırlığı gerçekten anlaşılabilir.” dedi. O, filmin internet, televizyon ve diğer yayın organları yoluyla yayılmasını, böylece yüz milyonlarca insanın gerçeği öğrenebileceğini, cesaretlenip, etkilenerek, harekete geçebileceğini umduğunu söyledi. Halk gerçeği öğrendiğinde, kötülük ortadan kalkacaktır.

Kongre üyesi Smith, acil olarak eyleme geçilmesinin önemini vurgulardı ve organ toplama suçunun insan sınırlarının ötesinde ve insan dilinin sınırlarını zorlar durumda olduğuna dikkat çekti. 12 Eylül’de o ve Amerikan Kongre üyesi Dana Rohrabacher (R-Calif.) eş başkanlığında Temsilciler Meclisinde “Çin Komünist Partisince Dini ve Siyasi Muhaliflerden Organ Toplama” başlıklı bir oturum düzenlediler.

Kongre üyesi Smith’in canlı Falun Gong uygulayıcılarından organ toplama ile ilgili ayrıntılı kanıtların yer aldığı rapor 18 Eylül’de Washington Post gazetesinde yayınlandı. Kongre üyesi ayrıca “Sevgili Meslektaşım” adlı bir mektup hazırlayarak Dışişleri Bakanlığından Çin’deki organ nakli suistimalleri ile ilgili elinde mevcut olan her türlü bilgiyi açıklamasını istedi.

Uluslararası Din Özgürlüğü Amerika Komisyonu başkanı Dr. Katrina Lantos Swett: Falun Gong uygulayıcılarının cesareti ve zulüm karşısındaki azmi ilham verici

Uluslararası Din Özgürlüğü Amerika Komisyonu başkanı Dr. Katrina Lantos Swett, Falun Gong uygulayıcılarının inanç özgürlüğü için barışçıl bir şekilde gösterdikleri cesaret ve azimden derinden etkilendiğini söyledi. O, acımasızlık ve uzun süren zulüm altında bile Falun Gong uygulayıcılarının sadece şefkat, hoşgörü ve barışa dayandıklarını kaydetti. Onlar umutları ve ruhları ile herşeyle yüzleştiler ve asla pes etmediler dedi ve onların hikâyeleri daha iyi insanlar olmak için diğerlerine ilham verdi diye ekledi.

Hudson Enstitüsünün kıdemli akademisyeni Michael Horowitz: Falun Gong uygulayıcıları tarihi değiştirecektir

Hudson Enstitüsünün kıdemli akademisyeni Michael Horowitz, Çin’in nereye doğru gittiği 21. Yüzyılın en önemli konusu olduğunu düşündüğünü belirtti. Bu dünya çapındaki herkesin ve onların soyundan olanlar için önemlidir.” dedi.

Bay Horowitz filmde röportaj yapılan iki Falun Gong uygulayıcısı ile birlikte diğer milyonlarca Falun Gong uygulayıcısının gerçek kahramanlar olduğunu söyledi. Oldukça duygulandığını belirten Bay Horowitz, uygulayıcıların cesareti ve özgürlüğün geleceği ve tarihi yeniden yazma çabaları sayesinde yeni nesilin yeniden özgürlüğe kavuşmasını sağlayacaklarını sözlerine ekledi.

Bay Horowitz, “Falun Gong uygulayıcılarına karşı duyduğum en derin şükranlarımı ifade etmek istiyorum. Sizleri gerçekten takdir ediyorum.” dedi.

Çince metin: http://www.minghui.org/mh/articles/2012/9/25/获奖影片在联合国与美国会放映-活摘器官受关注-263224.html
İngilizce metin: http://en.minghui.org/html/articles/2012/9/29/135639.html

* * *

Facebook Logo LinkedIn Logo Twitter Logo Email Logo Pinterest Logo

Clearharmony'de yayınlanan tüm makaleleri kopyalayabilir ya da çıktı alabilirsiniz, fakat lütfen kaynak belirtiniz.