Falun Dafa'nın, Dünyadaki Tek Zihin ve Beden Gelişim Sistemi Olduğunu İnanıyorum

Şu an Ankara'da yaşayan bir Falun Dafa uygulayıcısıyım. Sizlerle buluştuğum için çok mutluyum. Bunun nedeni sizlere anlatmak istediğim ve sizler için çok faydalı olabileceğini düşündüğüm deneyimlerimin olmasıdır. Bunların hepimiz için çok önemli olduğunu düşünüyorum. Sizinle aynı değer yargılarına ve mantaliteye sahip bir insan olarak bunu söylüyorum.

Solda Bay Hakkı

28 yaşındayım ve Ankara'da yaşıyorum. 2004 yılında Mersin Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Heykel Bölümünden mezun oldum. Mersinde kaldığım 5 yıl içerisinde çok fazla sayıda insanla tanıştım ve birçok arkadaşım oldu. Mersinden ayrıldıktan sonra doğrudan askere gittim ve ardında Merzifona gidip bir atölye açtım. Fakat bu arada Mersindeki iyi arkadaşlarımla irtibatım kesilmemişti. O dönem bir heykel projesi için Diyarbakıra gitmiştim. Orada tesadüfen Mersin`den çok yakın arkadaşım ile karşılaştım ve ilk olarak Falun Dafa'nın ismini orada arkadaşımdan duydum. Ben aslında bu tür uygulamaların faydalı olduğuna ve bir işe yaradıklarına hiç inanmazdım. Bizim kültürümüze ait bir şey olmadığını düşünürdüm ve bu gibi konularla hiç ilgilenmez ve faydalı olduklarını bilsem bile hiç umursamazdım. Arkadaşım Falun Dafa'yı mutlaka incelemem gerektiğini söyledi, bunun sıradan bir yoga veya başka bir egzersizler sistemi olmadığını, dünyadaki tek zihin beden gelişim sistemi olduğunu söyledi. Bu nedenle de ilgimi çekti.

Daha sonra Falun Dafa kendini geliştirme ve arındırma uygulamasının ana kitabı olan Zhuan Falun'u okumaya başladım. Kitapta yazılanlar çok ilgimi çekti . Sanki bütün hayatım boyunca merak ettiğim ve peşine düştüğüm her şey oradaydı. Bugüne kadar ne yaparsam yapayım çözümünü bulmayı başaramadığım, zihnimde baş edemediğim bütün soruların cevapları oradaydı ve ben buna inanamıyordum. O anda aklımda sadece kitabı tamamen okumak vardı. Kitabı okurken Falun Dafa'yı uygulamaya karar vermiştim bile. Ve o akşam egzersizleri iyi bir şekilde öğrenebilmek için Diyarbakırdaki planımı iptal ederek, arkadaşımla birlikte Mersine geldim.

Mersindeki ilk işimiz sahildeki Falun Dafa egzersiz alanına gitmek oldu. Egzersizler çok kolay olduğu için hemen öğreniverdim. Egzersizleri yapmaya başlar başlamaz vücudumda ilginç bir rahatlama fark ettim ve o anda vücudumda tarif edemediğim bir rahatlık ve hafiflik hissettim.

Falun Dafa'ya başlamadan önceki hayatımda oldukça sıkıntılı bir mizaca sahiptim. Aslında aldığm sanat eğitimden anladığm kadarıyla, sıkıntılı olan sadece ben değildim. Bütün bu sıkıntılar moderm insanların trajedisi haline gelmişti ve bu trajediden kendimi bir türlü soyutlayamıyordum. Aslında dısarıdan bakacak olursanız herhangi bir anormal durum söz konusu değildi. Yaşamımdaki şartlar gayet iyidi.

Falun Dafa bende tam bir mucize hissi uyandırdı. Uygulamaya başlar başlamaz muazzam bir rahatlık hissi, sanki yeni doğmuş bir insan gibi huzurlu ve aynı zamanda kendimi hiç hissetmetmediğim kadar rahat hissettim. Ve o anlarda bırakmayı hiç düşünmedim sigara ve alkolü bir anda bıraktım. Bütün olanları bu şekilde yazıya dökerek izah etmem çok güç. Deneyimlediğim duyguları ve fiziksel değişimleri kelimelerle anlatamıyorum. Sadece mucize diyebiliyorum.

Eskiden sıklıkla hastalanmama rağman, Falun Dafa ile sadece tek kelime: Hastalanmıyorum. Hiçbir zaman. Enerji doluyum. Yaşamda karşıma çıkan olumsuzluklar beni artık etkilemiyor ve gerçekten mutluyum. Falun Dafa teorisi çok derin prensipler içerdiğinden ve Falun Dafa egzersizleri çok güçlü mekaniklere, enerji mekanizmalarına ve ilkelere sahip olduğundan, bu konuyu anlamak için kalıplaşmış katı mantalitemizden sıyrılmamızın ne kadar önemli olduğunu keşfettim. Bir insanın mutlak doğrularının aslında o kişinin kendisine bir engel yarattığının farkına vardım. Falun Dafa'yı sadece yaşamalısınız. Bu mükenmel farkı kaçırmamalısınız.

Böyle duygularla doluyken Falun Dafa'yı insanlara anlatma ihtiyacı hissediyorsunuz. Herkesin Falun Dafa'dan haberdar olması için bir istek taşıyordum. Herhangi bir beklentiye sahip olmadan insanlarla paylaşmak istiyordum. Ve ben de bu yüzden ailemin ziyaretine gittiğimde öncelikle 14 yaşındaki erkek kardeşime anlatmaya karar verdim ve kardeşim Falun Dafa'yı hemen sevdi. Kardeşimdeki ilk olumlu değişiklik derslerindeki inanılmaz iyileşme ve başarı durumu oldu. Fakat daha da önemlisi, Ankarada özel bir hastanede yaptırdığımız test sonuçlarında, kardeşimin doğuştan gelen ve riskli bir hastalık olan Akdeniz Anemisi vücudundan tamamen yok olmuştu. Hastanedeki doktor, kardeşimin eski raporlarına bakarak: Bu hastalık bu çocuğun vücudunda hiçbir zaman var olmamış gibi görünüyor dedi ve bu durum karşısında gerçekten de çok şaşırdı. Uzun bir süre eski raporları inceleyerek hastalığın tamamen ortadan kaybolmasına bir anlam veremedi. Tabi ki biz bu iyileşmenin Falun Dafa sayesinde olduğunu çok iyi biliyorduk. Eskiden kardeşim birazcık koştuğunda bile çok halsiz düştüğünden, hemen ağır bir şekilde hastalanırdı. Bu yüzden arkadaşlarıyla fazla oynayamıyordu ve bu onu çok üzüyordu. Şimdi çok hareketli ve hiç hastalanmıyor.

Daha sonra kız kardeşlerime de anlattım. Çok ilgi gösterdiler. Hepsi de Falun Dafa'yı çok olumlu karşıladılar. Şu an kız kardeşim hamile olmasına rağmen vücudunda hiçbir rahatsızlık hissetmiyor ve çok anormal bir şekilde enerjik. Ben kız kardeşimin bugüne kadar neredeyse hiçbir zaman konuşmalarında ve davranışlarında rahat ve mutlu oldugunu görmemiştim. Fakat Falun Dafa'yı öğrendikten sonra eski karamsar halinin tamamen ortadan kaybolduğunu ve gerçekten de kalbinin neşelendiğini ve cıvıl cıvıl bir insan olduğunu gördüm.

Dünyadaki tek zihin – beden gelişim sistemi olan Falun Dafa bütün aile üyelerimin olumlu yönde değişiminde çok muazzam bir rol oynadı ve ben ailem adına gerçektende çok mutlu oldum. Bu eşsiz uygulama sistemini duyan insanların mutlaka öğrenmesini tavsiye ediyorum.