İnsan Hakları İzleme Örgütü Çin Rejimine Kara Hapishaneleri Resmen Kabul Etmesi ve Kapatması Çağrısında Bulundu

Çin’deki kara hapishaneler bu hafta yeniden uluslararası gündemin odak noktası haline geldi. Bu gayri resmi yerler, Çin’de tanınmış dört insan hakları avukatının Heilongjiang Eyaletinde gözaltına alınarak polis tarafından işkence gördükleri iddialarının ardından bir kez daha gün ışığına çıktı. Avukatlar, kara hapishanelerde tutuklu müşterilerine yardım etmeye çalışırken tutuklanmışlardı.

İnsan hakları avukatları Jiang Tianyong (江天勇), Zhang Junjie (张俊杰), Wang Cheng (王成) ve Tang Jitian (唐吉田), 21 Mart tarihinde resmen “Heilongjiang Islah Bürosu Yasal Eğitim Merkezi” olarak bilinen kara hapishanelerden Qinglongshan Beyin Yıkama Merkezinde alıkonulan Falun Gong uygulayıcılarının serbest bırakılması talep ettikleri sırada tutuklandılar.

İnsan Hakları İzleme Örgütü 7 Nisan’da Çin komünist rejimini kara hapishanelerin varlığını resmen kabul edip, kapatmaya ve avukatların gözaltında işkence ve kötü muamele iddialarını araştırmaya çağırdı. Örgütün Çin direktörü Sophie Richardson, “Çin hükümeti kara hapishanelerinin varlığını itiraf etmeli ve onları kapatmak için hızla hareket etmelidir.” dedi.

Bay Zhang Junjie’ye gözaltında maruz kaldığı şiddetli dayak sonucu sırtında üç kaburgasının kırıldığı tanısı kondu. Diğer üç avukat ise 6 Nisan’da serbest bırakılmalarının ardından yaşadıkları işkenceleri kamuoyu ile paylaştılar. İnsan Hakları İzleme Örgütünün raporuna göre, kolları arkadan çapraz şekilde iple bağlandı ve ayakları yere değmeyecek şekilde asıldılar. Polis onları dövdü ve göğüslerini, başlarını, sırt ve bacaklarını tekmeledi.

Soldan sağa: Avukatlar Jiang Tianyong (江天勇), Zhang Junjie (张俊杰), Wang Cheng (王成) ve Tang Jitian (唐吉田)

Çin Rejiminin Falun Gong Uygulayıcılarına Karşı Misillemesi

Jiansanjiang kolluk güçlerinin insan hakları ihlali avukatların tutuklanması ve işkence görmeleri ile bitmiyor.
21 Mart’ta Green Tree Inn’de kalan dört avukat ile birlikte yedi Falun Gong uygulayıcısı da tutuklandı. Onların arasından Bayan Wu Dongsheng (吴东升), Ding Huijun (丁惠君) ve Meng Fanli (孟繁荔) 30 Mart’ta Tongjiang Şehri Çin Tıbbı Hastanesinin acil servisine gönderildiler.

İnsan hakları avukatlarını ile ilgili davanın uluslararası kamuoyuna yansıması üzerine endişelenen Pekin ve Heilongjiang Eyaletinden yetkililer kurbanlara yapılan zulmü denetlemek, herhangi bir olumsuz tanıtımına neden olacak her türlü olasılığın önüne geçmek ve gerekenleri planlamak için bölgeye gitti.

Heilongjiang Kamu Güvenliği Bakanlığı ve Jiansanjiang’daki yetkililer, büyük bir yalanla Jiansanjiang’daki bütün sorunlara Jiamusi Şehrindeki Falun Gong uygulayıcılarının ve orada Beyin Yıkama Merkezinde hapsedilen uygulayıcılar ile görüşmeye çalışan avukatların neden olduğu iddia ettiler. Ve ardından internet aramaları ve telefon görüşmelerinin izlenerek daha fazla uygulayıcının tutuklanmasını emrettiler. Çin ulusal güvenlik personeli de izleme ve tutuklamaları yürütmek üzere Jiamusi Şehrine gitti.

3 Nisan’da polis olaya karıştığı iddiası ile Falun Gong uygulayıcısı Bayan Liu Lijie’nin dairesine baskın yaptı. Polis daireyi aradı ve ona ait Falun Dafa materyallerine, bilgisayarına, bilgisayar ekipmanlarına ve parasına el koydu. O halen Jiamusi Gözaltı Merkezinde tutulmaktadır.

Kara Hapishaneler Yeniden Dikkat Çekti

Bu kara hapishanelerin uluslararası kaygıya ilk neden olmuyor. 2009 yılında İnsan Hakları İzleme Örgütü “Cehennemde Dar Bir Sokak, Çin’deki Kötü Muamele Adresi ‘Kara Hapishaneler’” başlıklı bir rapor yayınladı.

53 Sayfalık bu raporda hükümet yetkilileri, güvenlik güçleri ve diğer hükümet birimlerinin Pekin ve diğer Çin şehirlerinden sokaklardaki insanları nasıl rutin bir şekilde kaçırdıkları, onların eşyalarını soyduğu ve onları hapsettiği belgelenmektedir. Bu kara hapishaneler genellikle devlete ait oteller, bakım evleri ve psikiyatri hastaneleri içinde bulunmaktadır. Falun Gong uygulayıcıları özellikle hedef konumunda olup, kara hapishanelerde kötü muamele görmektedirler.

Minghui internet sitesinde beyin yıkama merkezleri ve akıl hastaneleri üzerine yayınlanan birkaç özet raporda bu tesislerde yaşanan ihlaller ayrıntılı bir şekilde açıklanmıştır.

Jilin Eyaleti, Tonghua Şehrindeki Hejia Otelinin dördüncü katı 2010’dan 2013 yılına kadar beyin yıkama merkezi olarak kullanılmıştır. Dördüncü kattaki pencerelerde demir parmaklıklar var. Bu kara hapishanenin tipik bir örneğidir.

Heilongjiang Eyaletindeki avukatların tutuklanması ve işkence görmeleri yoluyla, Çin hukuk uzmanları ve halka bir kez daha bu kara hapishanelerin karanlık sırları hatırlatıldı.

İnsan hakları avukatı Li Jinxing (aynı zamanda Wu Lei takma adıyla da bilinir) bu olayın, ülkenin her yerinde “yasal eğitim merkezi” adı altında kurulan kara hapishanelerde yaşanan insan hakları ihlallerini açığa vurduğuna dikkat çekti. Li Jinxing, “Ayrıca bunun halka yansımasına ve [Falun Gong] manevi gruba yönelik büyük ölçekli zulmün eleştirilmesine neden oldu.” dedi.

İnsan hakları avukatların geçenlerde tutuklanıp, kötü muamele görmesi üzerine bir grup Çinli avukat kara hapishanelerin kapatılması ve faillerin yasalar kapsamında sorumlu tutulması için çağrıda bulundu.

İngilizce metin: http://en.minghui.org/html/articles/2014/4/10/124.html