Ji Gong, Song Hanedanlığının efsanevi garip keşişi (Resimleyen: Yeuan Fang / Epoch Times) |
Ji Gong (M.S.1130-1207), Güney Song Hanedanlığının başlangıç döneminde zengin bir ailede doğdu. On sekiz yaşındayken, anne ve babası öldü. Kısa süre sonra, Hangzhou şehrindeki bir Budist manastırı olan Lingyin Tapınağına katıldı ve genç bir keşiş oldu. Ona “Tao ile insanların kurtuluşuna yardım etmek” anlamına gelen Daoji adı verildi.
Genç bir keşiş olarak Ji, tapınaktaki diğer keşişlere yemek pişirdi. Oldukça aktif bir şekilde yorulmadan çalıştı, fakat çoğu keşişin aksine hep yırtık pırtık, özensiz bir şekilde giyindi ve bazen de et yedi. Bir defasında, yaşlı bir keşişe ait çok pahalı kıyafetleri alarak sattı. Kısaca, sahip olduğu garip karakter ve tuhaf düşünceleri, diğer keşişleri rahatsız etti. Bu ona “Deli Keşiş Ji” takma adını kazandırdı.
Sadece yaşlı baş keşiş Ji’nin doğuş kalitesini gördü ve onu tapınaktan kovulmaktan her zaman şahsen korudu ve Ji’yi “sevinçle aklını kaçıran keşiş” olarak çağırdı. Garip bir kişiliği olmasına rağmen Ji, iyi kalpli, samimi ve Budist öğretilerinin başarılı bir takipçisiydi. Sıkıntı da olanlara ve tehlikedeki insanlara yardım etmesi, hatta bazen hayatlarını kurtarması ile biliniyordu. O insanlar tarafından Ji Gong ya da “Usta Ji” olarak adlandırılmakta ve sevilen birçok Çin halk efsanesi, onun çeşitli kahramanlık olaylarını anlatır. O genellikle yüzünde büyük bir gülümseme ile paçavra kıyafetler giyen, sol elinde sihirli kırık bir yelpaze tutan, sağ elinde su kabağından bir şarap testisi ya da Budist tespihi tutan bir keşiş olarak tasvir edilir.
Bir kuyudan dışarı odunları çıkartmak
Popüler bir hikâyede, Ji Gong’un doğaüstü gücünü kullanarak bir kuyudan dışarı odunları çıkartışı anlatılır. Hangzhou şehrinde inşa edilecek bir tapınağın çok miktarda tahtaya ihtiyacı vardır. Oysa en iyi odunlar, sadece yaklaşık 900 mil uzaklıktaki Sichuan eyaletinde bulunmaktaydı. Keşişler bu durum karşısında umutsuzdu.
Fakat bu Ji Gong’u durdurmadı. O, kendi güçlerini kullanarak birbiri ardına odunları getirdi. Diğer keşişler getirilen odunları istiflemeye çalıştılar. Rakamı saymaktan sorumlu keşiş “Yeter!” diye bağırdığında, Ji Gong bir tane odunun yarısını kuyudan dışarı çıkartmıştı, ama keşişin bağırdığını duyunca hemen onu durdu. İşte en son kuyudan çıkarmaya çalıştığı tahtanın yarısı dışarıda yarısı ise kuyunun içinde öylece durdu ve daha sonraki kuşaklar onun üzerinde bir köşk inşa ederek, ona “Tanrısal Teleportasyon Kuyusu” adını verdiler.
”Yelpaze Sokağı”nda yaşlı bir çifte yardım etmek
Hangzhou şehrindeki “Yelpaze Sokağı” adındaki bir cadde bize Ji Gong ile ilgili başka bir hikâyeyi anlatmaktadır. Birçok fakir insanın oturduğu bu caddenin daha önce bir adı yoktu. Oturanlar arasında yaşlı bir çift vardı ve onlar küçük bir dükkân içinde yelpaze yapıyor, tamir ediyor ve satıyorlardı ama kazandıkları para ile yaşamlarını dahi sürdüremiyorlardı. Yaşlı çift, açlık ve yoksulluk yüzünden acı çekerek yaşıyordu.
Bir gün paçavralar içindeki bir keşiş bu küçük dükkâna girdi ve bir yelpaze bırakıp yaşlı çiften onu tamir etmesini istedi. Yaşlı adam yıpranmış yelpazeye acı bir gülümseme ile baktı: yelpaze çok yıpranmış ve tamir edilemez durumdaydı. Fakat o henüz bir şey söylemeden önce gelen keşiş çoktan ayrılmıştı. Yaşlı çift çok yoksul olmasına rağmen, bu çok daha yoksul keşişe sempati duydular ve ona söylemeden bıraktığı yelpazeyi yenisi ile değiştirmeye karar verdiler.
Keşiş iki saat sonra döndüğünde, yaşlı çift ona yeni bir yelpaze verdi. Keşiş yeni yelpazeyi görünce çok şaşırdı ve tamir ücreti karşılığında para bıraktı. Dükkândan çıktıktan sonra, keşiş arkasına döndü ve bir gülümseme ile dükkânın kapısına bir şeyler söyledi.
Ondan sonra, yaşlı çift kapının üzerinde “Mükemmel zanaat çok çalışma ve iyi kalp ile gelir” ve “Güzel yelpaze zenginliği ve serveti bulur.” yazılı iki yeni kâğıt gördüler.
Bu hikâye çok geçmeden yayıldı ve birçok kişi bu dükkânı ziyarete geldi. Yaşlı çiftin işleri oldukça iyiye gitti ve onların yiyecek konusunda bir daha endişe etmelerine gerek kalmadı.
İnsanlar daha sonra bu keşişin Ji Gong olduğunu fark ettiler ve bu cadde o günden itibaren “Yelpaze Sokağı” olarak adlandırılmaya başladı.
* * *
Clearharmony'de yayınlanan tüm makaleleri kopyalayabilir ya da çıktı alabilirsiniz, fakat lütfen kaynak belirtiniz.