Antik Çin Hikayeleri:“Eğer Gözleri Eklersem, Ejderhalar Uçup Gideceklerdir.” - Efsanevi Ressam Zhang Sengyao’nun Hikayeleri

Zhang Sengyao, Çin’de Güney Liang Hanedanlığında (502-557) efsanevi bir ressamdı. Sadık bir Budist olan Zhang, sanatında Buda’ları, tanrısal varlıkları ve ejderhaları tasvir etmekten zevk alırdı. Çalışmalarında gerçekçilik için çabaladı ve gerçekçiliği yeniden yaratmak için etkileyici teknikleri bir araya topladı.

Hatta biri gelip onun sanatının o kadar gerçekçi olduğunu söyleyebilirdi ki bazen canlı bir hale gelirdi. Zhang kendi döneminde perspektifi, ışık ve gölgeyi anlayan nadir sanatçılardan biriydi. Autu Stili denen teknikle maket kabartma resimlerinde bir uzmandı.

Sağlık Raporunda, yazar Xu Hao, Zhang’in çalışmalarından bir olan “Autu Tapınağı” hikayesini kaydetmişti.

Liang Hadedanlığının Zhaoling Prensi, Nanjing Şehri’nin hemen dışında bulunan Yicheng Tapınapını ziyaret ederken, kapısında Zhang tarafından boyanmış üç boyutlu çiçek desenli bir motif farketti. Çiçekler kırmızı ve yeşilin farklı gölgelendirilmesinden oluşuyordu. Uzaktan üç boyutlu görünüyor, fakat yakında düzlerdi. Prens o kakar çok etkilenmişti ki Zhang bu tekniği kullandıktan sonra tapınağın adına rumuz takmıştı.

Chaoye Qianzai kitabı, Zhang’in çizimlerinin ne kadar gerçekçi olduğuna dair başka bir hikaye kaydetmişti. Runzhou’daki Xingguo Tapınağında, yüzlerce güvercin her gün gelip ana holün çatısı altında dinleniyordu ve onların gübreleri Buda heykelini kirletiyordu.

Zhang, doğu duvara bir kartal ve batı duvara doğan kuşu çizmekle görevlendirilmişti. Her iki resmedilmiş kuş, kafaları ve gözleri ana holdeki çatıya odaklanmış şekilde duruyordu. Güvercinler bundan sonra bir daha asla görünmediler.

Zhang’in en ünlü hikayesi, kendisi tarafından çizilmiş ejderhalara göz eklediğinde canlanmalarını içeren The Volumes of Classic Paintings kitabında kaydedilmişti. Hikaye, Jinling Şehri’ndeki Zhang’in Anle Tapınağına dört ejderha çizmesinden bahseder. Fakat, bu ejderhaların gözleri eklenmemiştir. Ne zaman insanlar sorsa, o, “Eğer gözleri eklersem, ejderhalar uçup gidecekler.” demiştir.

İnsanlar ona inanmadı ve resmi bitirmesi için ısrar ettiler. Bu nedenle, o da dört ejderhadan ikisine göz ekledi. İnsanlar, birkaç dakika sonra duvara şimşeğin isabet edip, iki ejderhanın canlanarak gökyüzüne uçup gitmesine şok oldular, diğer iki ejderha resmi ise duvarda duruyordu. Bu olay Çin deyimi, “Bitirme dokunuşu olarak ejderhalara gözleri eklemek”in nasıl meydana geldiğiydi. Aslında tarihte olağanüstü bir olaydan çıkmış olsa da, deyişin anlamı modern dile uyarlanarak, bir yazı veya konuşmaya onu daha canlı hale getirmesi için eklenen bir şeyi anlatmak için kullanıldı. The Volumes of Classic Paintings kitabı aynı zamanda Zhang hakkında iki başka hikayeye daha sahiptir. Bir tanesi Wucao’daki dekorasyonlarında asla ejderha kullanmayan insanlardan bahseder. Ejderhaları çok seven Zhang, Longquan Kasrı yakınlarında bir çoğunu resmetmişti.

İnsanlar bunun hakkında çok düşünmemişti, ta ki Taiqing zamanında kasırda büyük bir fırtına olana kadar. Resmedilmiş ejderhaların hepsi duvarlardan yokolmuştu. İnsanlar, ejderhaların şimşekte canlanıp uçup gittiklerini farkedince hayrete düşmüşlerdi. Başka bir hikaye, Zhang tarafından çizilmiş iki Hintli keşiş hakkındaydı. İki resim Houqing savaşı zamanında birbirlerinden ayrılmışlardı. Bir tanesi devlet yetkilisi Lu Jian tarafından alınmıştı.

Lu kritik bir şekilde hastalandığında, rüyasında bir Hintli keşişin ona, “Yoldaşımdan ayrıldım. O şu anda Luoyang şehrinde Li ailesiyle birlikte. Eğer onu bulup bizi yeniden birleştirirsen, senin hastalığının iyileşmesine yardım edeceğim.” dedi. Bir süre baktıktan sonra Lu, diğer resmi Luoyang şehrinde buldu ve hızlıca iyileşti. Volumes of Classic Paintings yazarı şöyle dedi, “Zhang hakkında birçok hikaye var ve onun sihirli resimleri hakkında, bu nedenle hepsini kaydetmek zor.”

Zhang gibi, çoğunlukla tanrısal varlıkları resmeden birçok antik çağ ressamında mucizeler gerçekleşti. İnançları nedeniyle, insan dünyasının ötesinde yeteneklere mükafatlandırılmışlardı. Toplum ve teknoloji geliştikçe, insanlar yüksek seviyedeki varlıklara daha da az inanmaya başladı, bu mucizeleri geçmişin efsanelerine çevirdi.

İngilizce metin: İngilizce Metin İçin tıklayınız

Çince metin: Çince Metin İçin tıklayınız