Yakın bir zamanda bazı Falun Dafa uygulayıcıları hakkında düşündüm. Ben hep, onların yanlış şeyler yaptıklarını ve nasıl durumlarını iyileştirmeleri gerektiği hakkında düşünüyordum. Onlar için çok endişeleniyordum. Onlara yardım etmem gerektiğini düşünüyordum. Bu nedenle birkaç gün o uygulayıcılarla buluştum ve onlarla uzun uzun sohbet ettim. O kadar çok meşguldüm ki, Fa’yı bile okuyamıyordum. Sanki zihnimde kalın bir bariyerin oluştuğunu hissediyordum. Gözlerim kelimeleri görebiliyor, dudaklarım ise onları seslendirebiliyordu, fakat aslında Fa’yı okumuyor ve Fa prensiplerini anlayamıyordum.
Burada bir şeylerin yanlış olduğunun bilincindeydim, bu nedenle birkaç defa Fa-Zhen-Nian yaptım, fakat durum düzelmiyordu. Ben ise bütün gün bu tür işlerle uğraşmaya devam ediyordum. Sanki bir görevmiş gibi Fa’yı çalışıyordum. Zaman geçiyordu ve zihnimde bir engel olduğu düşüncesi gittikçe daha da güçleniyordu.
Yaklaşık aynı dönemde Shifu şöyle söyledi:
“Düşünceleriniz hangi türden yaşam ile uyum gösteriyorsa, o yaşam formu sizin üzerinizde derhal bir etkiye sahip olur.”
“Fakat aslında, bu gibi şeylerin sizin üzerinizde etki yaratmasına takıntılarınız sebep olmuştur ve bu durum onların takıntılarınızı güçlendirmesine sebep olmuştur.” (Dafa Uygulayıcıları Fa'yı Çalışmak Zorundadır; 2011 Washington Fa Konferansı’ndan)
Bu tamamen doğru! Bu kadar fazla takıntıyla nasıl Fa’yı elde edinebilirdim ki? Bu kadar fazla takıntı bana nasıl engel olmayabilirdi ki? Böyle bir durumda iken nasıl Fa-Zhen-Nian yapabildim ki?
Kendi içime baktığımda çok sayıda takıntı buldum ve herhangi bir sorunla karşılaştığımda her zaman başkalarını suçlama takıntımı buldum. Bende hep şu soruyu sorma isteği ortaya çıkıyordu: “Neden onlar böyleler?” Ancak yaptıklarım hakkında düşünmüyordum. Başka birini suçlamak ve birilerini şikâyet etmek artık alışkanlık haline gelmişti. Başkalarını düşünmüyordum. Ve “kendi içinde aramak” prensibine uygun hareket etmiyordum. Kendi içini aramak sadece boş bir laf haline dönüştü ve bende adeta bencil birine dönüşmüştüm. Sadece hoş şeyler duymak ve sadece konfor içinde olmak istiyordum.
Kendime neden sadece diğerlerinde eksiklikler görüyorum diye sordum. Neden onların güçlü taraflarını görmüyorum? Onlarda gördüğüm eksikliklerin uygulamada gelişmem için bana yardım etmesi gerekiyordu. Onlar bir aynaydı, ben ise uygulamada bana sunulan bu fırsatı değerlendirmedim.
Üç günü kendi içime bakarak geçirdim. Gün içerisinde Fa çalışmaya öncelik verdim. Fa’yı okuma sırasında bacaklarım çift katlanmış lotus pozisyonunda ve zihnim ise okumaya konsantre bir şekilde okuyordum. Dışarıdan gelen engelleri, kötü düşünceleri yok ediyordum ve Fa’yı kalpten okuyordum. Engel kısa bir süre içinde kayboldu ve ben gerçek “BEN”imin Fa’yı okumaya başladığını hissettim.
Ben tekrar tekrar Shifu’nun “Dafa Uygulayıcıları Fa’yı Çalışmak Zorundadır” jingwenini okuyordum. Fa’ya uygun davranmayı ve her bir düşüncemin Fa’ya uygun olmasını kendime karşı sorumluluk edindim.
Bundan birkaç gün önce yazıcıların tamirini yapan bir uygulayıcıyı davet ettik. O uygulayıcı birkaç gün boyunca yazıcıların tamiri ile meşguldü, fakat bazı yazıcılar yeniden bozuluyordu. O uygulayıcı bize yazıcıların nasıl tamir edildiğini öğretmeye karar verdi ve böylelikle gelecekte yazıcılarla ilgili sorun çıktığınca biz kendimiz tamir edebilecektik. Zaman kazanmak amacıyla biz bozuk bir yazıcı aldık ve birkaç uygulayıcıyı daha bu eğitime katılmaları için davet ettik.
Yazıcıları tamir etmemiz için bir yer sağlayan uygulayıcı eğitim için gelen bu kadar çok fazla insanı görünce çok şaşırdı ve üzülmüştü. Aniden sinirlendi ve: “Burada ne yapıyorsunuz? Siz sadece yazıcıları tamir etmek için bir mekânın lazım olduğunu söylemiştiniz. Bu kadar fazla insanın burada ne işi var? Onlar hemen burayı terk etmeliler” -diye bağırdı. Ben: “Onlar çok uzaklardan buraya geldiler ve en erken bu gece geç saatlerde eve gidebilirler" diye cevap verdim.
Kendi içimden: “O çok bencil ve başkalarını hiç düşünmüyor. Onun yazıcısını tamir ettik, kendisinin işi halloldu ve şimdi ise diğerlerini düşünmüyor” diye düşündüm. O anda kendi içime bakmam gerektiği düşüncesi aklıma geldi. O anda tamamen onu düşünmediğimi, onun beklenmedik şeylerle karşılaşınca stres yaşadığını ve olayın kendi kontrolünden çıktığını anladım. Ayrıca ona karşı saygısızca davrandığımı da fark ettim, çünkü planlarım hakkında ona önceden haber vermeliydim. Hemen sakinleştim ve sonunda bu sorun çözüldü.
Ayrıca bu defaki tecrübe paylaşım yorumumu kendi başıma yazdım. İlk defa bir makaleyi kendi başıma yazdım. Geçmişte hep diğer uygulayıcılardan benim için yazmalarını isterdim. Aslında, bir bayan uygulayıcı benim makalemi yazıya dökmesini istediğim her defasında bozuluyordu. O genelde geç saatlere kadar çok yoğun çalışıyordu. Fakat ben makalemi yayınlamak istediğimde her seferinde, o uygulayıcıdan benim için yazmasını rica ettiğimde hiçbir zaman onun çok çalıştığını ve yoğun olduğunu düşünmemiştim. Ben makalemi ona verir ve sonra sakince evime gider ve uyurdum ama o ise gecenin geç saatlerine kadar uyumazdı, çünkü benim verdiğim iş dışında halledip bitirmesi gereken daha başka birçok işi vardı. Şimdi bu yaptığımdan çok utanıyorum, diğer uygulayıcılara karşı haksızdım ve özür diliyorum. Bu sefer kendime, diğer uygulayıcıların Fa’yı okumak için daha da fazla zaman ayırabilmeleri için yazımı kendi başıma yazmam gerektiğini söyledim.
Takıntılarımı gidermeyi ve ilk olarak diğerlerini düşünmeyi öğrendim. Bu henüz başlangıç olmasına rağmen, bunun devamlı bir alışkanlık haline gelene kadar çaba sarf etmeye devam edeceğim.
İngilizce metin: http://en.minghui.org/html/articles/2012/7/7/134328p.html
* * *
Clearharmony'de yayınlanan tüm makaleleri kopyalayabilir ya da çıktı alabilirsiniz, fakat lütfen kaynak belirtiniz.