Ben yakın gözlüğü kullanıyordum. Son zamanlarda gözlüksüz hiçbir şeyi okuyamıyordum. Kitap , telefon, bilgisayar v.b, gözlüksüz okuyamıyordum, hatta daha net görmek için derecemi yükseltme zamanı geldiğini düşünüyordum. Evde, çantamda ve iş yerimde kullandığım üç gözlüğüm vardı. İki kez gözlüğümü kaybettim, ne kadar aradıysam bulamadım ama tekrar yaptırdım.
Bir gün bir rüya gördüm. Rüyamda, tam karşımda bir yaşlarında bir erkek çocuğu oturuyor. Çocuk önce gülüyor, sonra birden ağlamaya başlıyor ve bir anda çocuğun iki gözü şeffaf bantla bantlanmış, katlanmış beyaz kağıtlar beliriyor. Rüyamda o kâğıtları, Shifu bana ipucu vermek için yapıştırmış. Heyecanla çocuğun gözlerinden kağıtları alıyorum. Çocuk susuyor, kâğıtları açıyorum. Yazıyı çok net görüyorum fakat meraktan ve heyecandan ne yazıldığını okuyamadan uyanıyorum.
Çok net bir rüyaydı. Anlam çıkarmaya çalıştım, ama aklıma bir şey gelmiyordu. Bir iki gün sonra dernekte bir arkadaşla okuma yaparken elektrik kesildi. Cep telefonunun ışığıyla okumaya devam ettik. Uygulayıcı arkadaşım okumayı kesip konuyla ilgili bir şey söylerken, ben okuma gözlüğümü anlıma koydum, sıra bana gelince gözlüğün anlımda olduğunu unutup gayet net görerek okumaya devam ettim. Sonra gözümde gözlük olmadan okuduğumu fark ettim, biraz sonra arkadaşımın da dikkatini çekti ve çokta iyi okuduğumu söyledi. O an, rüyamın ne anlama geldiğini hemen anladım.
Shifu gözlerimi açmıştı ve bana onun ipucunu vermişti. O sebeple gözlüğümü iki kez kaybetmiştim, ama ben neden kaybettiğimi anlamamıştım ve tekrar yaptırmıştım.
Shifu diyor ki:
“Uygulaması esnasında, bir kişinin karmasının bazı yönleri ile baş etmek kolaydır ve o yüzden de, o kişi için dönüştürülürler. Fakat bazı kişiler için durum o kadar da basit değildir. Eğer bir kişinin karmasının bu yönü sadece sıradan ise, çabucak yok edilecektir ve o kişi artık gözlük takamayacaktır. Eğer takarsa bulanık görecektir. Gözlükleri çıkardığında ise, görüşü iyi olacaktır -normal gözler kadar iyi olacaktır. Bu, o kişilere gözlük takmamaları gerektiğini ve gözlerinin artık iyi olduğunu söylemek içindir. Geçen sefer New York'ta Fa'yı öğretmeyi henüz bitirmiştim ki, birisi kolunu salladı ve bir başkasının lensine çarptı. Lensler dışarı fırladı ve kırıldı, fakat gözünü incitmedi -aynen o durum gibi. Aslında bu olay, ona gözlerinin normal hale dönmüş olduğunu söylemek içindi. Fakat bunu anlamadı ve başka lens takma konusunda inat etti. Fakat lens takılmamış olan göz, lens takılmış göz ile aynı şekilde görüyordu ve her şeyi çok net görüyordu. Net bir şekilde görüyor olmasına rağmen ve görüşü mükemmel bir hale gelmiş olmasına rağmen, hala başka lens takmaya devam ediyordu. Bu kişi, iki gözü arasında bir farklılık olduğunu anladı ve kendisini rahatsız hissetti. Bu durum, lensin artık görüşünü düzeltemeyeceği ve çıkarması gerektiği anlamına geliyordu. Fakat bunu yapmadı ve takma konusunda ısrar etti. Fakat durumun yarısına aydınlanmıştı: Göze lens takılmaması gerektiğini biliyordu, fakat hala beceriksizce başka lensler takıyordu. Aslında, iki gözü de iyileşmişti.
Fakat bazı insanlar farklıdır. Bazı kişilerin miyopluğu başka faktörler ile [uygulamasına devam ettikçe], yavaş yavaş halledilmesi gereken karmaşık faktörler ile bağlantılıdır ve bu yüzden de çabucak yok edilmezler. Eğer kişinin aklına: "Diğer insanlar uygulamaya başladıktan kısa bir süre sonra gözlüklerini çıkardılar, o yüzden ben de çıkarmalıyım" ya da: "Bunu yapamasam dahi çıkarmam gerekiyor" gibi bir düşünce girerse, o durumda işyerinde ya da günlük yaşantısında başına iş açabilir. Kendisini bunu yapmaya zorladığı için, bu niyete sahip olduğu için ve bunu bu şekilde yapmak istediği için yapabilir. Fakat bu, onun açısından bir zorluktur. Ve eğer bunu zorlarsa başına iş açabilir, hem de zaten bir işe yaramaz. Dolayısıyla, bu konuya gelince, duruma göre davranmamız gerekiyor. Çünkü bu, uygulamanızı etkileyebilecek olan diğer sağlık problemleri gibi değildir. Gözlük takan bir kişi kitap okuyabilir ve egzersizleri yapabilir. Eğer uygulamanızı etkiliyorsa, o zaman onu gerçekten, özellikle çözüme kavuşturmamız gerekir. Dolayısıyla, bir şeyleri aynılaştırmayın veya standartlaştırmayın -bunu yapmamalısınız." (Avrupa Fa Konferansında Fa'yı Öğretme, 30-31 Mayıs 1998 ~ Frankfurt, ALMANYA)
* * *
Clearharmony'de yayınlanan tüm makaleleri kopyalayabilir ya da çıktı alabilirsiniz, fakat lütfen kaynak belirtiniz.