Çin Üzerine Kongre Yürütme Komisyonu (CECC), Çin'deki kötüleşen insan hakları koşullarını vurgulayan 2018 yıllık raporunu 10 Ekim'de yayınladı. Özellikle, komünist rejim Falun Gong uygulayıcılarını, Gao Zhisheng gibi insan hakları avukatlarını ve etnik azınlıkları bastırmaya devam ediyor.
Zorla organ toplamadan da bahsedildi. CECC internet sitesinde bulunan 324 sayfalık rapora göre: “Çeşitli uluslararası kuruluşlar, Çin'deki sayısız organ naklinde Falun Gong uygulayıcıları da dahil olmak üzere gözaltındaki tutukluların organlarının kullanıldığına dikkat çeken raporlarla endişelerini dile getirdi."
"Küstahça Bastırma"
ABD Senatörü Marco Rubio (sağda) ve ABD Temsilcisi ve CECC Başkanı ve Eş Başkanı Chris Smith (solda), 2018 CECC yıllık raporunu 10 Ekim 2018'de sundu. |
ABD Senatörü Marco Rubio ve ABD Temsilcisi ve CECC Başkanı ve Eş Başkanı Chris Smith, o gün bir basın toplantısıyla raporu sundu. “Komünist Parti, hükümet, toplum ve iş üzerindeki kontrolünü dramatik bir şekilde arttırdı ve amaçlarını ilerletmek için teknolojiyi acımasızca kullanıyor. Amerikan politikacıları, ABD-Çin ilişkilerini bilgilendiren yanlış yönlendirilmiş varsayımları giderek daha fazla yeniden gözden geçirirken, Çin'in iç baskılarının küresel etkileriyle ilgili keskin görüşlü olmalıyız” diye belirtti Rubio.
Komünist parti tarafından dini grupların bastırılmasının da Çin ve ABD arasındaki ilişkiyi bozduğunu söyledi. Komünist partinin sadece ABD güvenliği, ulusal çıkarları ve ahlaki değerleri için değil, aynı zamanda temel haklarına ve gerçek politik reformlarına karşı koruma talep eden Çinli vatandaşların umutlarıyla da tutarlı olması için evrensel değerlere bağlı kalması gerekiyor.
Sorumlu komünist yetkililere karşı yaptırım çağrısında bulundu. Komite'nin kınamasının Çin halkına değil, Çin Komünist Partisine yönelik olduğunu söyledi. Aslında, Çin halkı ve Çin kültürü, insan uygarlığına büyük katkılarda bulunmuştur.
“Bu rapor Çin hükümetinin evrensel standartlara uyma konusundaki başarısızlıklarına ışık tutuyor; işkence gören ve istismar edilen siyasi mahkumların davalarına ışık tutuyor” diye açıkladı Smith ve devam etti, “Çin Komünist Partisi düşük standartlarına rağmen, bu yıl küstahça baskıcı oldu.” dedi. Dini grupların, etnik azınlıkların ve insan hakları avukatlarının bastırılmasının Kültür Devrimi'nden bu yana en şiddetlisi olduğunu söyledi.
Yıllık raporda organ toplama da dahil olmak üzere, elim durumdaki uygulamaya karşı eylemler alınması gerektiğini söyledi.
Falun Gong'a Yapılan Zulüm
Rapordan alıntı: “Önceki yıllarda olduğu gibi, yetkililer, Falun Gong uygulayıcılarını tutuklamaya ve onları sert muamelelere tabi tutmaya devam ettiler, İnsan hakları örgütleri ve Falun Gong uygulayıcıları, fiziksel şiddet, zorla ilaç uygulaması, uyku yoksunluğu ve diğer işkence biçimleri de dahil olmak üzere gözetim altındayken uygulayıcılara karşı zorlayıcı ve şiddet içeren uygulamaları belgelediler.”
ABD merkezli kar amacı gütmeyen kuruluş Dui Hua Vakfı, Falun Gong uygulayıcılarının Çin Ceza Muhakemesi'nin 300. Maddesi uyarınca mahkum edilen 800 kişinin çoğunluğunu oluşturduğunu tespit etti. 2017 yılından bu davalar yargı veritabanlarında mevcuttur.
Bunlar arasında, Yunan Eyaleti, Yuxi Şehrinden Deng Cuiping, altı yıllık bir cezayla hala hapiste. Hebei Eyaleti, Tangshan Şehrinden Bian Lichao, 12 yıl hapis cezasına çarptırıldı. Liaoning Eyaleti, Dandong Şehrinden Zhang Ming ve Li Quanchen de Haziran ayı sonlarında tutuklandı.
Diğer milletlerin vatandaşları bile etkilendi. 5 Ocak 2018'de, Guangdong Eyaletindeki Shenzhen Ara Mahkemesi, bir Malezya vatandaşı Miew Cheu Siang'ın (bir yıl altı ay) ve eşi Yu Linglan'ın (beş yıl) temyizi üzerine cezasını onadı. Onlar, Falun Gong materyallerini bulundurma ve dağıtmayla suçlanıyorlar.
ABD merkezli bir haber kuruluşu olan Epoch Times, 2017 yılının Aralık ayında, yetkililer tarafından yapılan kötü muamele nedeniyle 2017 yılında Falun Gong uygulayıcılarının 29 doğrulanan ölüm vakasını bildirdi.
FBI Soruşturması için Çağrı
Raporda ayrıca, komünist partinin “biyometrik verilerin genişletilmiş toplanması, gözetleme ağlarının büyütülmesi ve sosyal kredi sisteminin geliştirilmesine devam edilmesi yoluyla Çin vatandaşlarının özel hayatlarına yeniden müdahalede bulunduğu” belirtildi.
Rubio ve Smith ayrıca FBI'dan ABD'de yaşayan Çin, Uygur ve Tibet diaspora topluluklarını hedef alan “kabul edilemez” sindirmelere ve tehditlere nasıl bir tavır alınmasını rapor etmesini istediği bir mektup yayınladı.
“Çin'in otoriterliği, özgürlüklerimizi ve en derin değerlerimizi ve ulusal çıkarlarımızı doğrudan tehdit ediyor” diyerek Rapor Özetinde belirtildi.
Çince metin: http://www.minghui.org/mh/articles/2018/10/11/美国会人权报告-中共仍在迫害法轮功-375651.html
İngilizce metin: http://en.minghui.org/html/articles/2018/10/12/172813.html
* * *
Clearharmony'de yayınlanan tüm makaleleri kopyalayabilir ya da çıktı alabilirsiniz, fakat lütfen kaynak belirtiniz.