Türkiye: Uygulayıcılar Sivil Sesler Festivalinde Gerçeği Açıkladı

Sivil Toplum Geliştirme Merkezi (STGM) derneğinin düzenlediği ve ülke çapındaki 400 sivil toplum kuruluşunun katıldığı Sivil Sesler Festivali 20-21 Eylül tarihleri arasında İstanbul Uniq Hall’de düzenlendi.

Avrupa Birliği Türkiye Delegasyonu tarafından desteklenen festivale Avrupa Birliği Türkiye Delegasyonu Başkanı Bülent Özcan, Avrupa Birliği Türkiye Delegasyonu Operasyon Bölüm Başkanı Andre Lys, İsveç Büyükelçiliği ve İnsani Yardım Bölüm Başkanı Malin Stawe, Uluslararası yardım kuruluşu Action Aid’in Yunanistan Ülke Direktörü Gerasimos Kouvaras ile STGM Kurucu Üyesi ve Doğa Koruma Merkezi Yönetim Kurulu Üyesi Sunay Demircan konuşmacı olarak yer aldı.

Katılımcılara Zulüm gerçeği anlatıldı

Uygulayıcıların Festivale katılım günü 20 Eylül’dü. Sabah 09:00’da stand açan uygulayıcılar akşam saat 19:00’a kadar ziyaretçilere gerçeği açıkladılar. Katılımcıların büyük çoğunluğu daha önce Falun Dafa’yı ve Çin’de 20 yıldır gördüğü zulmü duymadıklarını dile getirdiler.

STGM Yönetim Kurulu İnsan Hakları Yetkilisi Yrd. Doç. Dr. Levent Korkut ve Avrupa Birliği Türkiye Delegasyonu Başkanı, Avukat Bülent Özcan (Sağda)

STGM Yönetim Kurulu İnsan Hakları Yetkilisi Yrd. Doç. Dr. Levent Korkut ve Avrupa Birliği Türkiye Delegasyonu Başkanı Bülent Özcan’a Falun Dafa ve Çin’de gördüğü zulüm hakkında detaylı bir dosya verildi. Uygulayıcılardan bilgi alan Özcan ‘’Falun Dafa uygulamasını daha önce duymadım. Böyle bir zulüm görmesi çok üzücü ’’ dedi.

STGM Kurucu Üyesi ve Doğa Koruma Merkezi Yönetim Kurulu Üyesi Sunay Demircan

STGM Kurucu Üyesi ve Doğa Koruma Merkezi Yönetim Kurulu Üyesi Sunay Demircan Falun Dafa hakkında bilgi aldı ve Çin’de zulüm görmesine çok şaşırdı.

İstanbul Genç Girişimciler Derneğinden Cem bey (Solda) dikkatle bilgi aldı ve ‘’Çok güzel bir uygulama bunu öğrenmek isterim’’ dedi.

Batman Barosunda görev yapan Avukat Sanata Arslan ‘’ Çin’deki bu zulüm çok kötü, size nasıl yardım edebilirim’’ dedi.

Etkinlik boyunca uygulayıcılar uyum içinde çalıştılar. Uygulayıcılar yerel ve yabancı Avrupa Birliği temsilcilerinden bir kaçı ile görüşme fırsatını da buldular. 2 farklı medyaya da röportaj vererek zulmün daha fazla kişiye ulaşmasını sağladılar. Röportajlar sırasında zulmü duyan herkesin bunu sosyal medya ve yakınları ile paylaşmasını talep ettiler.