Ağustos 2020'de bir gün kocamın cildi aniden sarardı. Bölgemizdeki iki farklı hastaneye gittik ve ikisi de eşimin safra kanalının tıkalı olduğunu tespit etti. Daha sonra Çin'in en büyük askeri hastanesi olan Pekin'deki 301 Hastanesi'ne gittik ve burada karaciğer, safra kesesi, ince bağırsak, dalak ve pankreası içeren karmaşık bir ameliyat geçirdi. Ameliyattan sonra kocama safra kanalı kanseri teşhisi kondu.
Doktor, kemoterapi yapılması gerektiğini, çünkü bu hastalığın hızla kötü huylu hale gelebileceğini söyledi. Ek olarak, bu kanser türü için spesifik bir ilaç yoktu ve doktor bunun yerine sadece diğer kanserleri hedef alan ilaçları kullanabiliyordu. Bir tur kemoterapiden sonra kocamın durumu sadece kötüleşti. Kanser hepatik portala yayılmış ve boyutu dört santimetreye kadar büyümüştü.
Bütün ailemiz derin bir keder içindeydi. Doktor şaşırmadı çünkü bu kanser türünün nüksetmesi genellikle çok hızlıydı. Bazı insanlar birkaç ay veya hafta bile hayatta kalamamıştı. Daha sonra yakınımızda yaşayan bir kişinin aynı rahatsızlıktan hastaneye kaldırıldıktan 25 gün sonra hayatını kaybettiğini öğrendik.
Doktor yeni bir ilaçla başka bir kemoterapi turuna başladı. Bu sefer kocam daha da sert bir darbe aldı. Yatalak oldu ve tüm saçlarını kaybetti. O zaman ben de bazı hastalık belirtileriyle mücadele ederken, onun tüm ihtiyaçlarıyla ilgilenmek zorunda kaldım.
Kemoterapi devam ederse, kocam yakında aramızdan ayrılmış olacaktı. Sonunda ailem kemoterapiyi durdurmaya ve kaderimize boyun eğmeye karar verdi. Doktor bizi tüm korkunç sonuçlar konusunda uyardı.
Eve döndükten sonra kocamı Falun Dafa'yı uygulamaya başlaması için teşvik etmeye karar verdim. Konuyu açar açmaz bana dedi ki, “Ben her gün 'Falun Dafa iyi; Doğruluk-Merhamet-Hoşgörü iyi, diye tekrarlıyorum, hatta ameliyat masasındayken bile.” Şok olmuştum. Kocam yıllardır Falun Dafa'yı uygulamama karşıydı ve bu konuda birçok kez kavga etmiştik.
1996 yılında Falun Dafa'yı uygulamaya başladım. O zaman, ailem uygulamama itiraz etmedi. Kayınvalidem de Dafa'yı uyguladı ve kalp hastalığı iyileşti. Ancak 1999 yılında zulüm başladıktan sonra korktu ve Dafa'yı uygulamayı bıraktı. Kalp hastalığı da nüksetti.
Bütün aile zulüm görmekten korktu ve hepsi beni uygulama yapmaktan vazgeçirmeye çalıştı. Ne zaman evde Falun Dafa hakkında konuşsak, kayınvalidem komşuların bizi duyabileceğinden endişe ettiği için hemen tüm pencereleri kapatırdı. Eşimle bu konuda çok tartıştık. Daha sonra onu ikna etme çabalarımdan vazgeçtim. Ciddi bir şekilde hastayken Dafa'yı düşünmesini beklemiyordum.
Kocam, Dafa'nın ana metni olan Zhuan Falun'u okumak istediğini söyledi. Kitabı okurken beni dinledikten sonra, kendisi okumak istedi.
Ondan Dafa ve Shifu hakkında söylediği saygısız şeyleri geçersiz kılmak için ciddi bir açıklama yazmasını istedim. Kabul etti. Minghui web sitesinde yayınlandı.
Herhangi bir ilaç kullanmadan, her gün uğurlu sözleri söylemeye devam ettiği için kocamın sağlığı günden güne iyileşiyordu.
Altı ay sonra başka bir muayene için hastaneye gittiğinde, doktor onun hala hayatta olduğunu görünce şaşırdı. Kocamın tümörünün mucizevi bir şekilde ortadan kaybolduğunu görünce daha da şaşırdı. Doktor buna inanamadı ve modern tıbbın bunu açıklayamayacağını söyledi.
Kocam bu yaz başka bir check-up yaptırdı ve her şey yolundaydı. Ailem, akrabalarım ve arkadaşlarım çok mutluydu ve Dafa'ya onun hayatını kurtardığı için minnettar oldular.
Kaynak: Minghui.org
Çince metin: https://www.minghui.org/mh/articles/2022/9/4/448499.html
İngilizce metin: https://en.minghui.org/html/articles/2022/9/28/204064.html
* * *
Clearharmony'de yayınlanan tüm makaleleri kopyalayabilir ya da çıktı alabilirsiniz, fakat lütfen kaynak belirtiniz.