Bulgaristan: Seminerle Falun Gong Uygulayıcılarının Organları Üzerinden Yürütülen “Kanlı Kampanya”yı Açığa Vurma

Bay David Kilgour, Bulgaristan’ın başkenti Sofya’da 3 Nisan 2007 tarihinde düzenlenen bir seminerdeki konuşmasında “ÇKP küçük gezegenimizdeki insanlığa saygımızı bölemeyecek. Farklı inanç grupları ve demokratik toplumların üyeleri Falun Gong’u zulme karşı korumak adına bir arada olmak zorundadır, aksi taktirde pek çok diktatörlük dünya çapında var olmaya devam edecektir.” dedi.

Bulgaristan Helsinki Komitesi, Bay Kilgour’u Kanadalı insan hakları avukatı Bay David Matas ile birlikte hazırladıkları “Kanlı Kampanya” başlıklı Çin’deki Falun Gong Uygulayıcılarından Organ Toplanması Üzerine İthamlar Güncellenmiş Raporunu sunması için davet edildi. Bu bağımsız rapor tanıtıldıktan sonra dünya çapındaki otuzdan fazla ülkeden, Birleşmiş Milletlerden ve Avrupa Parlamentosundan güçlü destek aldı.

David Kilgour (sağda) Bulgaristan da güncellenmiş raporu sunarken

Araştırma ilk olarak 6 Temmuz 2006 yayınlandı ve Şubat 2007’de elde edilen yeni kanıtlar ile yeniden güncellendi. Raporda Çin’de Falun Gong uygulayıcılarından hala organlarının toplandığını doğrulayan otuz üç farklı kanıta yer verildi. Bu kanıtlar, şahitlerle yapılan röportajlar, tutukluların kan testi raporları, genelde bir veya iki hafta içinde uygun organ temin edebileceklerini belirten Çin’deki hastanelerle yapılan görüşmelerin telefon kayıtlarını içermektedir.

Bay Kilgour, Falun Gong’un yetmiş sekiz ülkede uygulandığını ama sadece Çin’de yasaklandığını ve zulmedildiğini vurguladı. Ona göre, Komünist propaganda sadece Falun Gong’a karşı dinsel nefreti kışkırtmakla kalmayıp aynı zamanda demokratik açıdan gelişmiş ülkelerdeki insanlara karşıda nefret oluşturmakta, bu yasa dışıdır. Eski Kanada Dışişleri Bakanlığı Asya-Pasifik bölge sekreteri ve Parlamenteri Bay Kilgour, hazırladıkları raporu sunduğu her yerde karşılaştığı uygulayıcılar için, “doğruluk, merhamet, hoşgörü ilkelerini izleyen, sevecen ve iyi insanlar, örnek vatandaşlar.” olduklarını söyledi.

Bulgaristan Helsinki Komitesi başkanı Bay Kramisir Kanev’e göre rapor, Bulgaristan’ın bir rejim tarafından –Komünist, totaliter rejim- uygulanan şeyleri iyi bilindiğini ve üzüldüğünü, temel hakları hiçe sayan herhangi bir baskıyı hoş görmediğini söyledi. Raporu okuduğunda derinden sarsıldığını, orada tanımlanan şeyin bir soykırım olduğunu açıkça belirtti.

Çin’de inanç olmadığı için uygulayıcılardan organ toplandığını, Bay Kilgour’un sunduğu araştırmadaki kanıtların geçen yüzyılın ortasında Auschwitz’den kurtulan ve insanların orada öldürüldüğünü anlatan bir Yahudi’yi hatırlattığını söyledi. " Ama kimse ona inanmamıştı" dedi. Birkaç yıl sonra o gerçekler dünyanın her yerinde bilindi. Eski Kanadalı politikacı, Bay Matas ile birlikte yazdıkları raporu okuduktan sonra kendilerinin de şok olduklarını söylediler. Böylesi acımasızlıklara izin vermemek için halkı haberdar etmeye karar verdiler ve bu yüzden raporda bu durumu 21. yüzyılda devam eden “kötülüğün yeni formu” olarak tanımladılar.

Bay Kilgour, Olimpiyat Oyunlarının kendi insanlarını öldüren bir ülkede düzenlenmemesi gerektiğini söyledi. O ve Bay Matas, Olimpiyat Oyunları Komitesi başkanı Bay Jacques Rogue’ye bir mektup yazarak, Çin’deki insan hakları kayıtlarının yeniden gözden geçirilmesine, ayrıca Çin’de insan haklarının uygulanması ile ilgili zorluklar yaşandığına ve bunun Oyunların düzenlenmesinde kriterlere uymadığına dikkat çektiler.

Seminere ikisi Çin Xinhua ve Ekonomi Günlüğünden olmak üzere on dört basın üyesi geldi ve sorular sordular. Bazıları elektronik ve yazılı basın seminer hakkında ön bilgi yayınladı. Bulgaristan ulusal haber ajansı (BTA) seminer hakkında bir duyuru yayınladı.

Bay Kilgour, Güçlü Bir Bulgaristan İçin Demokrasi Partisi Parlamenteri ve birçok olayda Bulgaristan’daki Falun Gong uygulayıcılarına destek olan Bay Ivan Ivanov ile görüştü. Bu seminere katılamamasına rağmen, desteğini ve Çin’deki Komünist rejimin suçlarını sona erdirmek için çağrıda bulunan kısa bir mesajı seyircilere okundu. Bay Kilgour, Bulgaristan’daki Kanada Onursal Avukatı Bay Levon Hamparcumian ile de görüştü.