Almanya: Münih’te Çin Komünist Partisinden Geri Çekilenler

Falun Gong uygulayıcıları 20 Ocak 2008’de Münih’teki Çin Konsolosluğu önünde pankartları yerleştirmeye hazırlanırken bir uygulayıcı çok duygusal bir şekilde, “Ne kadar çabuk. Sayı yeniden güncellendi” dedi. Falun Gong uygulayıcıları Çin Komünist Partisinden (ÇKP) geri çekilenleri desteklemek ve insanlara otuz milyon insanın ÇKP’yi terk ettiğini duyurmak için düzenledikleri mitingin üzerinden sadece iki hafta geçmişti. Bu iki hafta boyunca her gün otuz ila elli bin arasında insan ÇKP’yi ve bağlı kurumlarını terk etti.

ÇKP’nin acımasızlıklarına son vermeye çağrıda bulunan dilekçeyi imzalayanlar	ÇKP’nin acımasızlığını gören bir aile çok üzgün hissetti

ÇKP’den geri çekilen 30 milyonu desteklemek ve ÇKP’nin Falun Gong’a karşı zulmünü protesto etmek

Ocak ayı olmasına rağmen hava oldukça ılıktı. İnsanlar akın akın dışarıda geziyorlardı. Onların birçoğu durup Çin konsolosluğu önündeki “ÇKP’yi terk edene otuz bir milyon insanı destekle”, “Çin Komünist rejimi canlı Falun Gong uygulayıcılarından organ toplamakta” ve diğer pankartları okudular. Orada ayrıca canlı Falun Gong uygulayıcılarından organ toplanmasının canlandırıldığı bir ameliyat masası da vardı. İnsanlar durup sergilenen panolardaki bilgileri okudular ve Falun Gong uygulayıcıları ile konuştular.

Falun Gong uygulayıcısı Miller, ÇKP’nin canlı Falun Gong uygulayıcılarından organ toplama acımasızlığından haberdar olan birçok insanın kendisi ile konuştuğunu söyledi. Bazıları daha önce Çin konsolosluğu önünde protesto yapan Falun Gong uygulayıcılarından bazıları da basından öğrenmişti. Bazı insanların akrabaları ve arkadaşları Çin’de çalışmaktaydı ya da Çin ile işbirliği içindeydi. Onlar arkadaşlarının ÇKP’nin Falun Gong zulmünü öğrenmelerini sağlayacaklarını söylediler. Birçok insan ÇKP’nin acımasızlıklarını durdurmaya çağıran dilekçeyi imzaladı.

Yoldan geçen bir iş adamı uygulayıcıların onunla konuşurken başlangıçta tamamen soğuk ve stresliydi ve Çin’i tamamen iyi olarak düşünüyordu. Miller ile yaptığı derin bir konuşmanın ardından Çin’deki ortağı ile birçok problemler olduğunu itiraf etti ve Falun Gong zulmü hakkında kendisine bilgi verdiği için uygulayıcıya teşekkür etti. Bir televizyon kanalında kameraman olarak çalışan biri meslektaşlarından birinin Çin ile işbirliği sonucu bir film yaptığını söyledi. O meslektaşına zulmü anlatacağını belirtti. Yaşlı bir beyefendi Falun Gong zulmüne itirazlarını göstermek için ailesi ve arkadaşlarına imzalatmak için boş bir imza formu istedi.

Bir çift çok dikkatli bir şekilde sergilenen panolardaki bilgileri okudular. Uygulayıcılar onları dilekçeyi imzalamaya davet ettiklerinde bayan onların hala bazı tereddütleri olduğunu söyledi. Onlar zulmün çok acımasız olduğunu kabul ettiler ama ilk olarak Falun Gong ne olduğunu ve Çin Komünist rejiminin Falun Gong’a neden zulmettiğini öğrenmek istediler. Uygulayıcılar onlara Falun Gong’un “Doğruluk, Merhamet ve Hoşgörü” ilkelerini takip eden bir kendini geliştirme uygulaması olduğunu ve insanlara daha iyi bir kişi olmayı öğrettiğini anlattılar. Uygulayıcılar ayrıca Falun Gong’u uygulayıcıların gönüllü olarak öğrettiklerini ve Falun Gong egzersizlerinin dünya çapında ücretsiz olduğunu söylediler. Bunları duyduktan sonra bayan çok ilgilendi, çünkü şu anda bir qigong kursuna gidiyordu ve oldukça pahalıydı. Uygulayıcılar, Falun Gong’un izlediği “Doğruluk, Merhamet ve Hoşgörü” ilkeleri Çin Komünist Partisinin nefret dolu kötü doğasına tamamen aykırıdır. Bu yüzden uygulama Çin Komünist rejimi tarafından zulüm görmektedir.

Falun Gong uygulayıcılara çifte ayrıca Komünist Partinin kötü doğası ve “Komünist Parti Üzerine Dokuz Yorum”dan bahsettiklerinde çift her şeyi anlamaları üzerine başlarını salladılar. Adam Alman hükümetinin ekonomik çıkarlardan dolayı zulmü görmez geldiğini düşündü. Oradaki bir Falun Gong uygulayıcısı: öreğin Çin’de bir kadına cadde de tecavüz edilse çoğunlukla yüzlerce insan sakince bunu izleyecektir. Bu aynı hükümetlerin Çin Komünist rejiminin acımasızlıklarını duymamak ve görmemek için yaptıkları numaralar, tecavüz edilen kadını izlemekten farklı değildir. Tanrının gözlerinde böyle ulusların ve böyle insanların geleceği ne olacaktır? Çift söylenenleri kabul etti. Onların oğulları Çin’de çalışıyor ve onlar oğullarının okuması için “Komünist Parti Üzerine Dokuz Yorum”dan bir kopya aldılar. Bayan herhangi bir tereddüt duymadan dilekçeyi imzaladı. Dilekçeyi imzaladıktan sonra, “Haydi gidelim. Seni niye dilekçeyi imzalamadın.” dedi. Kocası telaşla, “Bende dilekçeyi imzalamak istiyorum.” dedi.