Uykuyu Yenmek

Az bir zaman önce uygulayıcı arkadaşlarım sayesinde uygulamam düzene girdi. Her gün zamanımızın az kaldığını ve acele etmem gerektiğini hissediyorum. Uyku saatimi azalttım ama sürekli uykum vardı ve uyumak istiyordum. Kitabı okuyordum ama sonucu garantili değildi. Bazen bir sayfa okumak için çok zaman harcıyordum ve Fa-Zheng-Nian yaptığım zaman ellerimi zor tutuyordum. Az uyumama rağmen Fa’yı da iyi okumuyordum. Nedenini düşünmeye başladım.

Bir gün bir uygulayıcı hepimizin bir günde sadece 24 saatimiz olduğunu kinayeli bir şekilde söyledi, onun söylediği benim için yeni bir şeydi. Doğru, bize verilen zaman hepimizin ki ile aynı ve bizden istenen şey onu akıllıca kullanmak. Önceden ben bu konuda başarısızdım, şimdi ise zaman çok azalıyordu. İyice düşünmeli ve zamanımın çoğu kısmını üç işim için harcamalıyım dedim. Ama yine de en büyük sorunum “uyku şeytanıydı”.

Onu anladıktan sonra, onu yok edebiliyoruz. Açıkçası “uyku şeytanı” –insan düşüncesi ve bizim lükse bağlı olduğumuz zaman o geliyor. Biz her insanın her gün 8 saat uykuya ihtiyacı var diye düşününce 3 saat uyku yetecek mi? Ve sabah erken kalkıp hareketleri yapamayacağımıza eminiz ya da gündüz biraz uyumak için fırsat arayacağız. Bazen kendim “erken yatayım, çünkü yarın sabah erken kalkamayacağım” diye düşünürdüm. Öyle düşündükçe sabahları hiç kalkamıyordum. Bu gibi düşüncelerimiz, insan tarafımızdandır. Her şeyin bir nedeni vardır. “Yeterli zaman uyumamak yine uykuyu çağırır” gibi düşüncelerimiz yüzünden sabahları kalkamıyoruz ve düzgün bir şekilde kitabı okuyamıyoruz.

Peki, uyumamak istediğimiz zaman ne yapmalıyız? Ben genelde leğene buz gibi bir soğuk su koyuyordum. Uyumak istemediğim zaman yüzümü o suyla yıkıyor ve bir süre için işe yarıyordu. Bazen o da yardım etmiyordu. O zaman eski bir hikâyeyi “Saçlarından kendini asmak ve ayağına iğne batırmak” hatırlıyordum. Kitap okuduğum zaman biraz uyanık kalıyordum, bu da uzun sürmüyordu. O zaman Shifu’nun kitaptaki sözlerini hatırlıyordum, et yeme sorunu: “Bu başka birisinin takip etmesiyle olmuyor ya da senin takip etmenle, sadece gönül isteğiyle oluyor ve gong seviyesiyle!” (Zhuan Falun Yedinci Bölüm)

Bu sözlerin uyku ile de ilgili olabileceğini anladım. Bizim için önemli olan –insan hislerinden kurtulmaktır. Nasıl bir tanrının uykusu gelebilir? Ama Shifu bunları da söylemişti: “Biz sadece kendimizi yetkinleştiren insanlarız, burada büyük tanrılar değiliz ama tanrı gibi düşünmemiz ve işleri de o şekilde yapmamız gerekiyor” ve Shifu’nun dediği bu zaman da “Tanrıların insanların arasında” olduğunda açıklanmıştır. (2005 Stockholm Avrupa Fa Konferansı)

Zhuan Falun Birinci Bölümünde: “Bazıları şöyle düşünüyor: “Ben iyileştiğim zaman uygulamaya başlayacağım.” Eğer sen uygulama yapmak istiyorsan –hiçbir engel koyma- o işe kendini ver.”

Biz Fa’yı uygulamak istiyoruz, o zaman Fa’ya temiz ve doğru kalbimizle ve -acaba şimdi saat kaç? Çok geç oluyor, yarın o işi yapacağım… gibi- hiçbir düşünce karıştırmadan yetkinleşmemiz lazım.

“Uykuculuk” uygulayıcıların bir durumu değildir. Bunu anladıktan sonra hiç uykumun gelmediğini hissettim, çünkü bunları anladım ve bu durumu geçtim.

Benim yorumumu okuyanlar sizinde uyku probleminiz varsa çabuk kurtulabileceğinize umut ediyorum, çünkü ben bundan kurtuldum.

Bir şey yanlışsa lütfen düzeltin.