Ben Falun Dafa'yı 1996 yılında uygulamayı başladım. Ne zaman üstadın, Falun Gong'un öğretilerini öğrettiği ve yaşamları kurtardığı sırada gösterdiği büyük merhamet ile ilgili hikâyeleri duyduğumda veya okurken, çok derinden duygulanıyorum.
Bir defasında, Falun Gong'un kurucusu Üstat Li hakkında bir hikâye duydum. Bu, 2004 yılının sonbaharında olmuştu. Ben bir kırtasiye dükkânın sahibine Falun Gong'a karşı zulmü ortaya koyan birkaç materyali götürmeye gittim. Fakat dükkân sahibi başka yere taşınmıştı. Yeni sahibi bir masaj terapistiydi. Onun karısı ve çocuğu da evdeydi. Ve beni oldukça sıcak karşıladılar, eve oturmam için eve davet ettiler.
Ben Falun Dafa hakkındaki gerçekleri ve Falun Gong'a nasıl zulmedildiğini anlatmaya başladım. Konuşmamı daha bitirmeden terapist dedi ki, “Ben Televizyonda söylediklerine zaten inanmadım, çünkü ben senin Üstadın ile karşılaştım.”
Ondan sonra, terapist bana Üstat ile nasıl karşılaştığını anlatmaya başladı, “Olay Üstadın yeni yeni Falun Dafa'yı öğretmeye başladığı zaman olmuştu. O gün ben Jilin ilindeki Tieling şehrinde bir arkadaşıma ziyarete gittim. O sırada tesadüfen arkadaşım Üstadıyla birlikte bir lokantada yemek yiyordu ve ben de katıldım. Üstat uzun boylu ve çok terbiyeliydi. Konuşurken hem alçakgönüllü hem de sevimli. Eller daima bir pozisyonda durarak orada düz ve dik oturdu. Yemek sırasında, arkadaşım onun komşusundan –dört tane oğlu olan yaşlı bir kadın, fakat oğullarının annelerine kötü davrandığından- bahsetti. Onlar çok terbiyesiz ve sürekli olarak annelerine küfrediyorlar. Yemek bittikten sonra, Üstadın arkadaşımdan o dört kişiyi lokantaya getirmesini istedi. O dört oğul geldikten sonra, Üstadın yumuşak ve nazik bir şekilde onlarla uzun uzun konuştu. O dört oğul sessizce orada boyunlarını büküp oturarak dinliyorlardı. Ondan sonra, o dört oğul annelerine saygılı davranmaya başladı ve çok iyi insanlar oldular.”
Ben terapiste, “Vay, Üstadımızla şahsen karşılaşabildin, sen ne kadar inanılmaz yazılı kadere sahipsin.” dedim. Onun karısı, “Kocam televizyonda yayınlananları gördüğünde hemen bunların hepsi yalan diyor. O kadar iyi birinin onların söylediği gibi olmasına nasıl imkân olabilir ki?” diye ekledi.
Ben Üstadımı şahsen hiç görmemiş olmama rağmen, Üstadım hakkında böyle bir hikâye duyduğum için çok şanlıyım. Bunun da benim için umut verici bir şey olduğunu farkettim.
* * *
Here is the article in English language:
http://en.clearharmony.net/articles/a33549-article.html
Clearharmony'de yayınlanan tüm makaleleri kopyalayabilir ya da çıktı alabilirsiniz, fakat lütfen kaynak belirtiniz.