Türkiye: Türkiye Falun Dafa Derneği 30 İl Valiliğine Falun Gong ve Çin'deki Zulüm Hakkında Mektup Yolladı

Konu: Organ Ticareti

İlgi: Falun Gong uygulayıcılarının Çin’de organlarının gizlice çıkartılıp satılması, Toplama Kampları ve konunun raporlarla belgelenmesi

Bu mektubu Türkiye Falun Dafa derneği adına, Falun Dafa uygulayıcılarına Çin’de iktidar partisi tarafından dünya kamuoyundan gizli olarak yapılan sistematik baskı ve yıldırma amaçlı zulüm konusundaki kaygılarımızı insan hakları çerçevesinde siz devlet büyüklerimize duyurmak amacıyla yazmaktayım.

Falun Dafa bir kişisel-gelişim uygulamasıdır. Geleneksel olarak xiu-lian denir. Bu kelime zihnin ve bedenin birarada geliştirilmesi anlamına gelen birleşik bir kelimedir. 5 takım egzersizden oluşur ve kişiye içsel disiplin sağlamayı amaçlar. Okulu veya kursu yoktur. Tüm dünyada ücretsiz ve şeffaftır; dünya genelinde yaklaşık 400 milyon kişi tarafından uygulanmaktadır. Egzersizler genelde açık havada, parklarda gruplar halinde yapılır. Politik, dini ve ekonomik hiçbir altyapısı yoktur.

İlk olarak, 1992 yılında Çin'de Usta Li Hongzhi tarafından öğretilmiş, çok kısa bir süre içerisinde uygulayıcı sayısı sadece Çin'de 100 milyon kişiyi aşmıştır. Bugüne kadar 80 ülkeden ve Birleşmiş Milletler de dahil olmak üzere dünya ölçeğindeki 500 kuruluş ve örgütten 2700 uluslararası ödül ve 1198 destek mektubu almıştır. 2000, 2001 ve 2002 yıllarında 3 kez üst üste Nobel Barış ödülüne aday gösterilmiştir. 12 bin Falun Dafa uygulayan insan üzerinde bir araştırma yapılmış ve hastalık iyileştirme oranı %99.1 olarak tespit edilmiştir. Kesin tedavi oranı %58.5, fiziksel sağlığın düzelme oranı %80.3, zihinsel sağlığın düzelme oranı %96.5 olarak tespit edilmiştir. Ayrıca vücudun savunma mekanizmasını oluşturan hücrelerin ömrünü uzattığı, hastalıklara olan cevabı hızlandırdığı, gen yapısını olumlu yönde değiştirdiği raporlar ile belgelenmiştir. Beyaz kan hücrelerinin moleküler ve hücresel değişimleri ortaya konmuştur.

Falun Dafa şu anda dünya üzerindeki en önemli fenomenlerden biri durumunda. Avustralya, Kanada, Rusya, İngiltere, Japonya, Fransa, Almanya, İsrail, Yeni Zelanda, Tayvan, Amerika, İsviçre, İsveç, Finlandiya gibi ülkeler başta olmak üzere, dünyanın birçok ülkesinde bir Falun Dafa günü, haftası ve ayı ilan edildi. 13 Mayıs günü tüm dünyada Falun Dafa günü olarak ilan edildi.

ŞOK KARAR

Falun Dafa, 20 Temmuz 1999 yılında, Çin'deki iktidar partisi olan Çin Komünist Partisi (ÇKP) tarafından yasaklandı çünkü uygulayıcı sayısı ÇKP nin üye sayısını aşmıstı. ÇKP yönetimi politik bir yapılanmayla karşı karşıya kalabileceğini düşünerek, hiçbir politik altyapısı olmayan Falun Dafa'yı derhal yasaklayıp, hem ülke içinde hem de yurtdışında diplomatik kanallarla kapsamlı karalama kampanyaları başlattı.

Fakat sadece yasaklamakla kalmadı. Bu yasaklama kontrolsüz bir şekilde genişleyerek birkaç yıl içerisinde dünyanın en büyük insan hakları felaketine dönüşmüştür. Çünkü bu konu canlı insanlardan organ çıkarılarak yüksek fiyatlara kar amaçlı satılması durumlarına bile sebep olacak bir hal almış durumdadır.

Ortaya çıkarılan Sujiatun Toplama Kampı ile yasal olarak hiçbir suç işlememiş olan bu sivil insanlardan zorla çıkarılan kornea, kalp, böbrek, karaciğer gibi organların fahiş fiyatlara gizli bir şekilde satılmakta olduğu, dünya kamuoyunun gündemine yapılan tespitler ile şok bir şekilde oturmuş durumda. Kanada eski Asya-Pasifik sorumlusu ve bürokrat David Kilgour ile ünlü insan hakları avukatı David Matas hazırladıkları ve tüm dünyaya sundukları çok detaylı bir rapor ile, bu organ ticaretinin varlığını ortaya çıkardı. Bu insanlık dışı işlenen suçlar Uluslararası Af Örgütü, İnsan Hakları İzleme Komitesi, Dünya Psikiyatri Birliği, Birleşmiş Milletler İnsan Hakları İzleme Komisyonu raporları ve dünya çapındaki medya organizasyonları tarafından belgelenmiş durumdadır. Bu vahşete iştirak ettiği belirlenen tüm ÇKP yetkilileri hakkında onlarca ülkede soykırım ve cinayet suçundan davalar açılmıştır.

Bu rapor şu anda tüm dünya ülkelerinin en önemli gündeminden biri durumunda ve bu konu ile ilgili tüm ilgili kurumlar, sivil toplum örgütleri, insan hakları kurulusları yoğun bir şekilde çalışmaktadır. 2007 yılında kurulan ve 300 kişilik bir avukat, profesör, doktor, bürokrat ve insan hakları örgütleri yöneticilerinden olusan CIPFG (DÜNYA FALUN GONG ZULMUNÜ ARAŞTIRMA KOALİSYONU) 2008 Olimpiyatlarından önce bu insanlık suçunun bitmesi için, tüm kıtaları ve toplamda 150 şehri dolaşacak olan “İnsan Hakları Meşalesi” Koşusunu başlattı. Çok üzücü de olsa şu anda dünyada kaçak yolla satılan organların büyük bölümünün Falun Dafa uygulayıcılarından çıkarılan organlar olduğu anlaşıldı. Organları çıkarıldıktan sonra bu insanlar ölü yakma bölümlerinde yakılmakta. Acımasızca yürütülen baskı ve şiddetin boyutlarını kavramak dahi çok zor. Falun Dafa'yı Çin'de yok etmek için harcanan para Irak savaşında, Afganistan savaşında harcanan paradan daha fazla. Şu anda dünyanın 80 ülkesinde faaliyet gösteren Falun Dafa derneklerinden birisi olarak Türkiye Falun Dafa Derneğinin amacı da, bu organ çıkarma vahşetinin bitmesini hızlandırmak için kamuoyuna, kurum ve kuruluşlara bilgi vermek ve oluşmuş olan büyük kamuoyuna destek olmaktır.

Çalışmalarınızda başarılar diler, saygılarımla bilgilerilerinizi arz ederim.

Ozan Buğdaycı
Türkiye Falun Dafa Derneği Başkanı