Birleşmiş Milletler, 21 Kasım 2008’de, ÇKP’den hemen bağımsız bir araştırma grubu kurarak, Falun Gong uygulayıcılarının maruz kaldığı kötü muamelelerin hatta canlı organ toplama olayının araştırılmasını ve zulme katılan sorumluların cezalandırılmasını istedi.
BM’nin İşkence üzerine özel raportörü Profesör Manfred Nowak, defalarca BM İşkenceye Karşı Komisyonuna canlı Falun Gong uygulayıcılarından organlarının toplandığına dair kanıtlar sundu |
İngilizce Epoch Times gazetesi muhabiri Charlotte Cuthbertson’un haberine göre, dünyanın en büyük uluslararası örgütü tarafından son yıllarda ilk defa bu kadar doğrudan ÇKP hükümetine insan haklarına karşı yaptığı geniş çapta zulümlerden sorumlu tutulacağı söylenerek emir verildi.
Birleşmiş Milletler İşkenceye Karşı Komisyonunda çalışan uzmanlar 7 Kasım’da, Uluslararası İşkenceyi Yasaklama Sözleşmesinin Çin’de uygulanma durumunu araştırdılar. Bu sözleşmeyi imzalayan ana ülkelerden biri olan Çin’in, sözleşmenin bazı maddelerini uygulamadığının tespit edilmesi üzerine Komisyon, 21 Kasım’da ÇKP’ye canlı Falun Gong uygulayıcılarından organlarının toplanması suçlarının ve Falun Gong’a karşı zulüm yapan sorumluları araştırmasını emretti.
İşkenceye Karşı Komisyonun önerileri: ÇKP, bağımsız bir araştırma grubu kurmalı, Falun Gong uygulayıcılarının yaşadığı zulmü ve canlı uygulayıcılarından organlarının toplanması suçlarını araştırıp suçluları cezalandırmayı garanti etmelidir.
Komisyon ayrıca, ÇKP’den Yeniden-Eğitim Sistemi, gizli devlet kanunları, avukatlara rahatsızlık verme, insan hakları savunucularına işkence yapma, yetersiz araştırma ve bilgiler toplama gibi sorulara cevap vermesini istedi.
“ÇKP’nin canlı Falun Gong uygulayıcılarından organlarını toplaması üzerine” araştırma raporunun yazarlarından biri olan David Kilgor’a göre, BM İşkenceye Karşı Komisyonu “ÇKP hükümetinin tüm dünyaya getirdiği gerçek insan hakları sorunlarına doğrudan karşı geldi.” Kilgor, Kanada Dışişleri Bakanlığı Asya Pasifik Bölümü eski sekreteri ve Parlamentonun kıdemli bir üyesidir.
Kilgor, “Birleşmiş Milletler, ÇKP hükümetinin insan haklarına zulüm yapan kişilerden sorumlu olmasını istedi ve bu çok nadirdir” dedi.
Raporun diğer yazarı ve uluslararası insan hakları avukatı David Matas, ÇKP hükümetinin Komisyonun önerilerini yerine getirmesi gerektiğini düşünüyor. Matas, basın toplantısında “Eğer ÇKP bağımsız bir araştırma grubu kurmaz ve Falun Gong uygulayıcılarının yaşadığı zulmü ve canlı organ toplama suçlarını araştırmazsa, o zaman ÇKP, İşkenceyi Yasaklama Sözleşmesindeki uluslararası yürüklülükler ile karşı karşıya kalacaktır.” dedi.
Matas, bu yıl 7–10 Kasım tarihleri arasında BM İşkenceye Karşı Komisyonunun Cenevre’de düzenlenen toplantısına katıldı.
Komisyonun diğer önerileri: ÇKP hükümeti ülke çapında işkence ve kötü muamele eylemlerini hemen yasaklamalı; ÇKP, çalışma kampları dâhil olmak üzere her türlü yasadışı tutuklama kanunlarını iptal etmeli; ÇKP, herhangi bir gizli alıkoyma merkezinde hiç kimsenin alıkonulmayacağını garanti etmeli; ÇKP, avukatların bağımsız çalışmasını engelleyen tüm kanunlarını iptal etmeli; ÇKP, bağımsız bir şekilde çalışan avukatları tehdit edenlere karşı hemen olumlu tedbirler almalı; ÇKP, insan hakları suçluları dâhil olmak üzere tüm suçlulara herhangi bir işkence ve kötü muamele yapılmamasını sağlamalı ve bu kişilere yapılanların en kısa zamanda araştırılması, araştırmaların adil ve geçerli olmasını garanti etmelidir.
2006 yılının Ağustos ayından itibaren, BM’nin İşkence üzerine özel raportörü Profesör Manfred Nowak ve BM’nin “Din ve İnanç Özgürlüğü” özel raportörü Asma Jahangir, Komisyona defalarca canlı Falun Gong uygulayıcılarından organlarının toplandığına dair kanıtlar sundular.
Raporun Yazarı: Canlı Organ Toplama Çin’de Hala Devam Etmektedir
Epoch Times gazetesi ilk olarak 2006 yılında, Çin’deki canlı organ toplama gerçeğini açıkladı. Ondan sonra, Kilgor ve Matas bir araştırma grubu oluşturarak, iki ay boyunca bağımsız bir şekilde araştırma yaparak kanıtlar topladıktan sonra, 6 Temmuz 2006’da toplam 49 sayfalık “ÇKP’nin canlı Falun Gong uygulayıcılarından organlarını toplaması” ile ilgili bir rapor yayınladılar.
Geçmiş iki yıl içinde, Kilgor ve Matas dünya çapında 40’dan fazla ülkede hazırladıkları raporu tanıtmaya çalıştılar ve uluslararası topluma ÇKP’nin canlı Falun Gong uygulayıcılarından organlarının toplanması suçunu durdurmak için yardım etmeleri çağrısında bulundular. Onlar, bu çabaları sayesinde birçok ülkenin hükümet ve kuruluşlarından destek kazanmanın yanında, aynı zamanda dünya çapındaki birçok tıp kuruluşu ÇKP’nin canlı organ toplama suçu işlemesini durdurmaya yönelik dikkat ve yardım etmeye başladı.
Kilgor, “Geçmiş iki yıldan fazla bir zaman içinde, Matas ve ben konuyla ilgili 50’den fazla kanıt bulduk. Bu kanıtlarla, ÇKP’nin canlı organ topladığının doğru olduğunu teyit ettik.” dedi.
Matas, konuyla ilgili örneğin, bazı Falun Gong uygulayıcılarına Çin’de hapsedildiği süre içinde kan testi yapılmakta, fakat Falun Gong uygulayıcıları ile birlikte hapsedilen diğer kişilere kan testi hiç yapılmamış olması gibi birçok yeni kanıt topladıklarını söyledi.
Matas şunu da vurguladı ki, organ nakli sayısının ve ayın zamanda anakara Çin’deki ölüm cezası sayısının da azalmasına rağmen, organ nakli ameliyatı sayısının tersine çok fazla artış gösterdiğini ve bu, ana olarak Falun Gong uygulayıcılarının öldürülmeye devam ettiği organlarının çalındığı anlamına geldiğini söyledi.
* * *
Clearharmony'de yayınlanan tüm makaleleri kopyalayabilir ya da çıktı alabilirsiniz, fakat lütfen kaynak belirtiniz.