Hong Kong Hükümetinin Kendi Vatandaşlarına Karşı Ayrım Gözetmeyeceğini Umuyorum

Çin’in mükemmel tarihini ve Tanrılar tarafından verilen kültürünü yeniden canlandıran Shen Yun Gösteri Sanatlarının gösterileri tüm dünyadaki seyircilerine zevk verdi. Bu grubun Çin halkının gurur kaynağı olduğuna hiç şüphe yok. O yüzden Shen Yun’un dünya çapında 100’den fazla şehirde sunduğu tüm gösteriler beğeni ve coşkuyla kabul görmesi şaşırtıcı değil.

Fakat grubun Hong Kong’a doğru yola çıkmasından öncesinde ve gösterinin tüm biletleri satılmışken, Hong Kong Göçmen Bürosundan bir duyuru geldi. Duyuruda Shen Yun Gösteri Sanatları Grubundan kilit konumdaki altı teknisyenin vizelerinin reddedildiği bildiriliyordu. Burada şu soru kafalara takılıyor: Çin’in geleneksel tarihi ve kültürünün görkemi Batılı insanlarda ve Çin dışında yaşayan Çinlilerde hayranlık ve sevince neden oluyor, fakat Hong Kong vatandaşlarının böyle mükemmel bir gösteriyi izlemesi hükümet tarafından reddedildi- neden Hong Kong hükümeti kendi vatandaşlarına bu şekilde davranıyor?

ÇKP, geleneksel Çin kültürünü ve onu oluşturan düşünce ve felsefeyi yok etmek için uzun zaman Marksizm-Leninizm doktrinlerini kullanarak Çinlilere ve Çin kültürüne karşı aleyhte politika sürdürüyor. “Bazı milli özellik” bahanesi altında onlar Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Sözleşmesi tarafından garanti altına alınan Çin vatandaşlarının haklarını reddediyorlar. Bunun gibi sonucu bilinmeyen hak ihlali hareketlerinden burada sadece birkaç tanesini örnek vereceğim. Çin Basın’ı dikkatlerini basitçe tutsak tutulan Irak askerlerine yöneltiyor, fakat onlar haklarını arayan Falun Gong uygulayıcılarına, insan haklarını savunan avukatlara ve bunun gibi muhalif görüşe sahip tüm Çin vatandaşlarının çiğnenmiş haklarına sessiz kalıyorlar. Yurt dışından gelen yabancıların kaldıkları oteller Batı’dan sunulan haberleri gösteren uydu kanalları ile donatılırken Çin vatandaşlarının aynı programları sunma gücüne sahip uydu cihazlarını kullanmaları hükümet tarafından kanunen yasak. Çin’den bazı internet sitelerine erişim Olimpiyat Oyunları süresince kısa bir süreliğine açılmıştı ve Olimpiyat Oyunları bittiğinde hemen acele bir şekilde yeniden kapatılmıştı.

Tarihte Hong Kong’un kaderi özgür dünya ülkeleri sıralamasında yer alıyordu. 1997 senesinde Çin’e geri döndüğünde bile Hong Kong “tek ülke, iki sistem” şemasına uygun olarak genel özgürlüğün tadını çıkarmaya devam ediyordu. Neden o zaman Hong Kong hükümeti ÇKP’ye benzeyip vatandaşlarına bu şekilde davranıyor?

Herkesçe bilinen bir olgu açıkça görünüyor ki, 1997 senesinden başlayarak Pekin’deki merkezi hükümet yavaş yavaş Hong Kong’un bağımsızlığını bastırmakta. Fakat Hong Kong’un geleceği ve Hong Kong’un hala özgür dünya ülkelerinin bir parçası olmaya devam etmesi vatandaşlarının elindedir. Neden, Çin’in yönetimi altına girmeden öncesinde Hong Kong “Doğunun İncisi” olarak anılıyordu? Neden “tek ülke-iki sistem” şartı koyuldu? Hong Kong’un gelişiminin ÇKP’nin engellemelerinden önce var olduğu meydandadır. Komünist Parti her şeyi anlıyordu, “tek ülke-iki sistem” şartını kabul etmekten başka seçeneği olmadığını da, diğer türlü 1997 senesinden önce Hong Kong sakinlerinin topluca ülkeden çıkacağı belliydi. İnsanların ülkeyi terk etme tehlikesinin nedeni, Hong Kong vatandaşlarının bilinçlerinde ÇKP’nin yönetimi altında ülkenin gelişiminin imkânsız olduğunu anlamalarıydı, ellerindeki özgürlük ise refah içinde yaşamalarının temeliydi. Özgürlüğü kaybetme, uzun seneler süren büyük çabalarla elde edilmiş bir başarıyı kaybetmekle eşitti.

Shen Yun’ün sanatçılarının neredeyse hepsine vize verip, sadece altı kilit personele vize vermeyi reddederek Hong Kong Göçmen Bürosu halkın toplu isyanını yumuşatmaya çalıştı. Ama yine de ve iyi ki de birçok kurum ve şahıs bu olayı alenen eleştirdiler. Onlar, Hong Kong ilkelerini anakara Çin’den farklı olduğunu ve Hong Kong halkının hala eskisi gibi kendi düşüncelerini ifade etme haklarının var olduğunu anlıyorlar. Onlar aynı şekilde, eğer bunun gibi hükümetin utanç verici hareketleri karşısında susmaya devam ederlerse ellerinde olan özgürlüğün kökten yok olmasının fazla beklemeyeceğini de anlıyorlar. Ben içtenlikle, Hong Kong hükümetinin kendi halkına karşı ve halkının özgürlüğüne karşı şu an yaptığı şeye önyargısız bir şekilde bakacağına ve kendi yaptığı hareketin üzerinde yeniden düşüneceğini umut ediyorum.

Çince metin: http://www.minghui.org/mh/articles/2010/1/25/216907.html
İngilizce metin: http://www.clearwisdom.net/html/articles/2010/1/27/114175.html