Antik Çin Hikâyeleri: Bir Öğretmenin Karısının Reenkarnasyonu

Qing Hanedanlığı dönemindeki Zhejiang Eyaletinde Zou soyadında ihtiyar bir öğretmen varmış. Öğretmenin karısı uzun zaman önce vefat etmiş. Öğretmenin iki oğlu ve bir kızı varmış. Kızı çoktan evlenmiş, fakat iki oğlu hala bekârmış. Öğretmenin dersler vererek kazandığı para ancak yemekleri için yeterli olduğundan evinde dört duvar dışında yaklaşık hiçbir şey yokmuş. Bir gün, birden genç ve zengin bir delikanlı öğretmeni ziyarete gelmiş. Delikanlı, öğretmeni görür görmez, “Soyadın Zou, bir kızın ve iki oğlun var, doğru mu?” diye sormuş. Öğretmen, ilk defa karşılaştığı bu delikanlının ailesinin durumunu bu kadar iyi bilmesi karşısında merak etmiş ve ona sormuş.

Delikanlı, “Ben önceki yaşamımda senin karındım. Öldükten sonra, Shanxi Eyaletinde zengin bir ailede reenkarne oldum. Bu hayatımda ailem yüzünden çok zengin olmama rağmen, aklımda sürekli önceki hayatımdaki kocamın yoksul durumunu hatırlıyordum ve sürekli ona yardım etmek istiyordum. Fakat anne babam hala yaşadığından, ailemden ayrılıp buraya gelmeye cesaret edemedim. Artık annemde babamda vefa ettiler, bu yüzden Shanxi Eyaletinden buraya sizi ziyarete geldim.” demiş. Ondan sonra, delikanlı geçmiş hayatındaki bir sürü olayı ayrıntıları ile tek tek anlatmış ve ardında evin içine girip geçmiş hayatında kullandığı eşyaları tek tek göstermiş. Söyledikleri ve seçtiği eşyaların hepsi doğruymuş ve konuşurken durmadan gözyaşı dökmüş. Tam o sırada, iki oğlu dönmüş ve delikanlı onların ismini de tek tek doğru olarak söylemiş.

Delikanlı öğretmene, “Ben bu defa on bin para getirdim. İki oğlumuza 4’er bin, kızımıza bin ve kalan bin para da senin yaşamak için. Bu yaşında bir daha para kazanmak için uğraşma.” diye söylemiş. Öğretmenin kızı olayı duyunca hemen gelmiş. Fakat annesinin reenkarnasyon sonucu genç bir delikanlı olduğunu görünce utandığından biraz uzakta durmuş. Delikanlı, kızının takma ismini çağırınca kız, bu delikanlının ölmüş annesi olduğunu kabul etmiş ve ağlayarak delikanlıya sarılmış.

Delikanlı öğretmenin evinde birkaç gün kaldıktan sonra, öğretmen ile birlikte kendisinin önceki hayatındaki mezarını ziyaret etmişler. Mezarlığa vardıklarında ve otların kapladığı mezarını görünce, hislenerek bayağı içini çekmiş. Delikanlı öğretmenin evinde birkaç ay kaldıktan sonra zorda olsa oradan ayrılmaya karar vermiş. Ondan sonra, iki aile en yakın akraba gibi sık sık birbirlerini ziyaret etmişler.

Aslında, Çin klasik kitaplarında buna benzer reenkarnasyon hikayeleri çok fazla bulunmaktadır. Tüm bunlar şunu ifade etmekte, reenkarnasyon bir gerçek ve var olan bir şey, insan öldükten sonra her şey boşuna gidecek diye bir şey yok.

Kaynak: http://zhengjian.org/zj/articles/2010/4/13/65478.html