Son zamanlarda, karımda (uygulayıcı) büyük bir değişim olduğunun farkına vardım -bir şeyi yanlış yaptığımda veya kulak tırmalayıcı bir laf söylediğimde, o hep beni affedebilir hatta yanlışlığımı işaret ederken bile özellikle çok nazik ve yumuşak bir şekilde yapıyor, yani kısaca, karımın davranış tarzı ve konuşma şekli tamamen farklılaştı. Ona bu kadar büyük bir değişikliği nasıl becerebildiğini sorunca, bana, “Shifu yakın zamanlardaki birkaç yeni Fa öğretisi içinde bu konudan oldukça bahsetti, bu durumda eğer hala eskisi gibi devam edersem nasıl olabilirim ki?” diye cevapladı. “Bugünler ‘Başka kişiyi affetmek de egomdan vazgeçme sürecidir’ cümlesi sürekli aklıma geliyor. Kavradığım kadarıyla merhametli Shifu bu cümle ile bana imada bulunuyor ve bu konuya dikkat etmemi ve gelişmemi istiyor.” diye ekledi.
Geçen hafta birkaç uygulayıcı arkadaşımla birlikte Shifu’nun 1999 yılındaki Fa öğretilerini çalışırken, Shifu’nun “Avustralya Fa Konferansındaki Fa Öğretilmesi”nde çoktan bize şöyle öğrettiğini bir kez daha fark ettim: “Herkese merhametli olarak davranmalısınız ve herhangi bir problem ile karşılaşınca sebebini her zaman kendinizde arayın. Başka kişi bize küfrettiğinde ya da dövdüğünde bile, biz sadece kendi içimizi arayıp acaba bizde yanlış bir şey var olduğundan mı bu olay oldu diye sormalıyız. Bu şekilde çatışmanın asıl sebebini bulabiliriz, bu da bencil ve benim için takıntıları yok edilmenin en iyi yoludur. Kalbini kişisel xiulian uygulaman sırasında düşmanların da dâhil herkesi affedebileceğin kadar genişlet.” Ne yazık ki geçmiş on sene içinde Shifu’nun 1999 yılından önceki Fa öğretilerine çok az çalıştım ve sağlam bir şekilde kendimi düzelterek geliştirmeye fazla önem vermedim.
Geçmişte yürüdüğüm yol geriye doğru bakarken gerçekten çok kötüydü. Uygulayıcı arkadaşlarım defalarca hatalarımı ve eksikliklerimi işaret etmişler, fakat gözüm her zaman diğer kişilere takılıyordu. Başka kişiler yanlış bir şey yaparlarken, ben her zaman onları kınayıp şikayet ediyordum ve kolay kolay affetmiyordum. Fakat eğer kendim yanlış bir şey yaparsam, genelde uygulayıcı arkadaşlarımdan gelen eleştirileri veya fikirleri içten olarak kabul etmek istemiyordum, ne içimi aramaya ne de yanlışlığın sebebini bulmayı istiyordum. Tam tersine, her zaman başka kişilerden beni affetmeleri istedim.
Saygıdeğer Shifu’muz, “Kalbini kişisel xiulian uygulaman sırasında düşmanların da dâhil herkesi affedebilecek kadar genişlet.” (‘Avustralya Fa Konferansındaki Fa Öğretisi’) diye bize öğretti. Fakat ben yanımda benimle birlikte uygulama yapan arkadaşlarımı bile affedemiyordum, Shifu’nun istediği şeylerden ne kadar uzak kaldım! Benim bu durumumun asıl sebebi sadece ve sadece egomu bırakmak istememiş olmam, yani yaptığım ve düşündüğüm her şeyin diğer kişilerden daha doğru ve daha iyi olduğunu düşünüyordum, özellikle uygulayıcı arkadaşılarımla bir şeyler için tartışıp karar verirken, her zaman kendi fikirlerimin daha mantıklı ve daha haklı olduğunu iddia ediyordum. Bu tür kendini beğenmiş bir düşünce tam olarak şeytani ÇKP’nin kültüründen kaynaklanan bir parça değil mi? Bu tür düşünceden vazgeçemeyen bir kişinin içtenlikle başka kişiyi affetmesi mümkün olamaz. Bu yüzden, başka kişiyi affedebilmek aslında kişinin egosundan vazgeçebilme sürecidir.
Shifu ‘Manhattan’da Fa’nın Öğretilmesi’nde bize şunu öğretti, “Şu andan itibaren, olaylar sizin için böyle olacaktır. İster haklı olun, ister haksız, bir uygulayıcı için, bu hiçbir şekilde önemli değildir. Şunun bunun hakkında tartışmayın, kimin haklı veya haksız olduğuna odaklanmayın. Bazı insanlar, sürekli olarak, kendilerinin haklı olduğunu vurguluyor; fakat siz haklı ya da haksız olsanız bile ne fark eder? Fa temelinde gelişim gösterdiniz mi? En temel davranış olarak, insan düşüncesini kullanarak kimin haklı ve kimin haksız olduğunu vurgulamanın kendisi yanlıştır. Çünkü o durumda, kendinizi değerlendirmek için, sıradan insanların mantığını kullanmakta ve bu mantığı diğer kişileri zorlamak için kullanmaktasınız. Tanrılara göre, bir uygulayıcı açısından, insan dünyasında haklı ya da haksız olmak birazcık bile önemli değildir. Oysa insan düşüncelerinden kaynaklanan takıntı, saplantı ve tutkuları yok etmek önemlidir ve xiulian uygularken, insan zihninizin derinliklerine kök salmış olan o takıntı, tutku ve saplantılarınızı yok etme sürecini yönetmek, kesinlikle önemli olarak kabul edilen şeydir.”
Bir uygulayıcı olarak, ancak egomuzu bıraktığımızda, başka kişinin düşüncesini kalbimizle duyabiliriz, başka kişinin hatasını affedebiliriz ve bir olay ile karşılaşınca ilk önce isteyerek içimizi arayabiliriz. Bu süreç içinde kaybettiğimiz tek şey sadece insani takıntılarımız ve elde ettiğimiz şey ise seviyemizin yükselmesidir. Şu anda geriye bakarken, geçmişte yaşadıklarım gerçekten Shifu’nun söylediği gibi, “Xiulian uygulama yolunuz boyunca, üzerinde çalışmanız gereken şeylerin söylenmesidir. Uygulamanız sürecinde her ne yaşamış iseniz -ister iyi olsun ister kötü- iyidir; çünkü sadece siz xiulian uyguluyor olduğunuz için meydana gelmiştir. Bir uygulayıcı, insan düşünceleri ile doluyken, karmik borçlar ile doluyken veya takıntılar ile doluyken, Tamamlanmaya ulaşamaz.” (‘Chicago Fa Konferansından’) “Fakat gerçek anlamdaki gelişim bırakmaktan gelir, elde etmekten değil” (‘2002 Philadelphia Fa Konferansından’) “Başka bir deyişle kaybettiğiniz şeyler birtakım kötü şeylerdir. Bu şekilde orijinal ve gerçek benliğinize geri dönebilirsiniz. Peki, ne kazanırsınız? Seviyenizin yükselmesini; en sonunda meyve konumuna ulaşarak ve xiulian uygulamasını tamamlayarak en temel soruna çözüm getirirsiniz.” (Zhuan Falun)
Uygulama sırasında, birçok uygulayıcı arkadaşım büyük takıntılarından biri olan ego takıntısını bırakamadığı yüzünden, bazı Dafa projeleri ile ilgili görüşürken, kendi fikrini tutarak devamlı olarak başka kişiyi ikna etmeye çalıştığını gördüm ve bir takım Fa’yı onaylama işini bekletti ve Fa-düzeltmesinin ilerleyişini geciktirdi.
Şu anda egomu bırakmam ve başka kişiyi affetmemin ne kadar önemli olduğunu net olarak kavradım. Bu sadece kişinin egosundan vazgeçme süreci değil, aynı zamanda da merhamet ve hoşgörüye sahip olması gereken aydınlanmış bir varlığı oluşturma sürecidir. Madem bu konu bu kadar kritk ve önemli, o zaman biz hiç gecikmeden bugünden itibaren herhangi bir olay ile karşılaşınca, ilk önce kendi içimizi arayıp eksiklerimizi bulalım ve diğer kişiyi affetmeye başlayalım.
Çince metin: http://zhengjian.org/zj/articles/2010/8/17/67974.html
* * *
Clearharmony'de yayınlanan tüm makaleleri kopyalayabilir ya da çıktı alabilirsiniz, fakat lütfen kaynak belirtiniz.