Virüsün İnsan Vücudunu İstila Etmesinden Kavradıklarım

Facebook Logo LinkedIn Logo Twitter Logo Email Logo Pinterest Logo

Modern tıp bilimine göre, virüs insan vücudunu istila eden dışarıdan gelen bir heterojendir. Bu virüs insan vücudunu istila ettikten sonra, ilk olarak bir hücreye girer ve ardından hileyle orijinallerini sahtesiyle değiştirme yoluyla RNA veya DNA gibi kalıtsal genleri hücre içine yerleşir. İstila edilen hücre farkında olmadan virüsün genine göre metabolizmayı değiştirerek insan vücudunun asıl yolundan sapmasına ve virüs tarafından kontrol edilir hale gelmesine ve ardından durmaksızın üreyen yeni virüsler yayarak diğer hücreleri istila ederler. Dolayısıyla, insan vücudunda virüs tarafından istila edilen bu ilk hücre “virüs fabrikası” olarak adlandırılır. Bir kişinin vücudunda istila edilen hücre belli bir miktara ulaştıktan sonra, o kişi hasta olmaya başlar.

Virüs neden insan vücudunu istila etmeyi başarabilir? Ana sebebi insan vücudunun bağışıklık ve arıtma sistemindeki fonksiyonların zayıflaması, virüsün vücudu istila etmesi için uygun bir ortam sağladı ve bundan dolayı virüs insan vücudunu istila edebilme fırsatı buldu.

Yukarıdaki virüsün insan vücudunu istila etme yönteminde bir uygulayıcının yapması gereken “kendi içine bakma”nın önemini anladım. Shifu defalarca “kendi içine bakma”nın xiulian uygulaması için değerli bir hazine olduğunu söyledi. Fakat günlük yaşam esnasında, bir olayla karşılaştığımda hep alışkanlık üzerine dış nedenleri aramaya çalıştım, yaklaşık her defasında yaptıklarım veya söylediklerimin haklı ve mantıklı olduğunu düşündüm. Geçen ay bir uygulayıcı arkadaşım ile birlikte bir proje üzerine çalışırken, güvenlik konusundan endişelendiğim için, arkadaşıma kesin bir şekilde istediklerimi yapması gerektiğini söyledim. Fakat arkadaşım bunun üzerine çok mutsuz oldu ve bana, “Sen neden başkalarına güvenmiyorsun ve hep diğer kişinin eksiklerine bakıyorsun?” dedi. Arkadaşımın bu lafı beni oldukça şaşırttı. Ben gerçekten onun söylediği gibi bir kişi miyim? Sakin bir şekilde düşündüğümde oldukça şaşırdım, çünkü ben Shifu’nun söylediği “kendi içine bakma” Fa ilkesini sürekli ağzımda dolaştırıyordum hatta başka uygulayıcı arkadaşlarım ile konuşurken sık sık “kendi içine bakma” konusundan bahsediyordum, fakat zihnimin derinliklerinde aslında sadece diğer kişinin “kendi içine bakma”sını istediğimi ve bu Fa ilkesiyle sadece başka kişiyi ölçtüğümü fark ettim. Yani “kendi içime bakmak” yerine hep “dışarıya bakma” yolu seçiyordum ama belli bir süre “kendi içime bakma” yapmazsam, yavaş yavaş alanım temiz olmayacak, çevrem ile de uyum içinde olmayacak ve bu durumda şeytani kötülüğün istilasına fırsat verecektim. Shifu 1998 yılında bize, “Herhangi bir şeyin, bu dünyada bir dayanak noktasına sahip olması için, istikrarlı kalması ve de kendisini oluşturması için, kilit bir faktöre sahip olması gerekir: bu boyutta bir alan, fiziksel anlamda var olan bir alan biçimlendirmek zorundadır.” (Avrupa Fa Konferansından) Tıpkı yukarıda bahsettiğim vücudu istila eden virüs gibi, şeytani kötülük ancak alanımızda kalabilmek için bir yer bulup yerleşirse o zaman bize zulmetmeye cesaret edebilir.

Minghui websitesinde, yakın zamanlarda farklı bölgelerde çok sayıda uygulayıcının tutuklanmış olduğuna dair haberler gördüm. Fa-düzeltmesi bu aşamaya geldi ve Shifu sırf bizler daha fazla insanı kurtarabilelim ve Fa’yı onaylayalım diye büyük bir çaba sarf ederek uzattığı bu en son zaman, kötülüğün vahşice davranması için değildir. Bugüne kadar hala bu kadar büyük ölçüde zulüm olayının meydana geliyor olması karşısında bizlerin gerçekten iyice düşünmemiz gerekir. Biz hep dış sebeplerden bir bahane bulmamalıyız, çünkü Shifu “2009 Uluslararası Büyük New York Fa Konferansı”nda dedi ki, “Ortam, sizin insan takıntılarınız tarafından biçimlenmektedir. Ortam kötü ise, bunun sebebi sizin ona sebep olmuş olmanızdır.

Bunun dışında, Shifu “2009 Uluslararası Washington Fa Konferansında” bize, “Eğer bir Dafa uygulayıcısının kalbi çalkantılı (değişken) ise, içinde bulunduğu ortamın değişmesine sebep olacaktır. Örneğin korku taşıdığınızda, etrafınızdaki canlıların yeterince düzgün olmadığını göreceksiniz. Bunu değiştirdiğinizde, varlığınız insanları tazeler ve canlandırır, zihniniz genişler ve tamamen iyimserlik ile dolar; etrafınızdaki şeylerin de, buna bağlı olarak, değiştiğini göreceksiniz. Gerçekleri açıklarken, Fa'yı onaylatırken ve bir şeyler yaparken zorluklar ile karşılaştığınızda, kendinizi düzeltin ve olaylara doğru düşünceler ile bakın. Etkili olduğunu kesinlikle kanıtlayacaktır.

Fa-düzeltmesi durmaksızın ilerlerken, bu konu giderek daha da belirgin bir hal alacaktır, çünkü şeytanın gücü azalırken sizin gücünüz artacaktır. Fakat bununla birlikte, insani takıntılarınızın güçlü olduğu, şeytandan ve kötü faktörlerden kaynaklanan engellemelerin olduğu anlarda, siz güçlü olduğunuzda, o daha da zayıflayacak; siz zayıf olduğunuzda ise, o daha güçlü hale gelecektir. Fa-düzeltmesi ilerledikçe ve kötü faktörler daha büyük oranda [sizinle artık kıyaslanamayacakları noktaya kadar] yok edildikçe ve zayıfladıkça, gücünüz kendisini giderek artan biçimde gösterecek. Gelecekte, belirli bir noktaya gelindiğinde, Dafa uygulayıcılarının git gide güçlerini sergilediklerine şahit olacaksınız ki o noktaya ulaşmış olmak, sona gelinmiş olduğu anlamına gelecek -en nihai sona. O yüzden, Dafa uygulayıcıları Fa'yı onaylatmaya ve canlıları kurtarmaya giderken, davranışları, zihinsel durumları, olayları gerçekleştirme tavırları -bunların hepsi kritik bir öneme sahiptir. Çünkü bu gibi şeyler, bu dünyada ne gibi değişiklikler olacağını belirleme gücüne sahiptir. Sadece tek bir kişi belirli bir alan içerisindeki olayların akıbetini belirleyebilir ve çok daha fazla Dafa uygulayıcısından bahsettiğimizde [çok fazla, on milyonlarca Dafa uygulayıcısı olduğu için] -onlar zihinlerini bir şeye odakladıkları an, o şey dikkate alınması gereken bir şeydir.” dedi.

Fa-düzeltmesinin bu en son aşamasında, bütün Dafa uygulayıcıları gerçek anlamda her zaman ve her olayda kendi içimize bakalım, şeytani kötülüğe istila etmesi için hiç fırsat vermeyelim, gerçek anlamda tarihi görevlerimizi gerçekleştirerek, Shifu’nun merhametli kurtarışını göz ardı etmeyelim.

Kaynak: http://zhengjian.org/zj/articles/2012/1/14/79914.html

* * *

Facebook Logo LinkedIn Logo Twitter Logo Email Logo Pinterest Logo

Clearharmony'de yayınlanan tüm makaleleri kopyalayabilir ya da çıktı alabilirsiniz, fakat lütfen kaynak belirtiniz.