55 yaşındayım ve uygulamaya başladığımdan beri sağlam bir şekilde gerçek anlamda uygulama yapan kişinin hasta olmaması gerektiğine inanıyorum. Hastanede çalışmama rağmen, geçmişte on seneden uzun bir süredir hiç ilaç kullanmadım ve işyerimde gerçekleştirilen yıllık genel sağlık taramasına da hiç katılmadım.
Bazen komşularım hastanemde çalışan uzman bir doktor tarafından muayene edilmek için bana gelip yardım istediklerinde, onlara hep, “Hastanede çalışıyor olsam bile, hastalığı iyileşebilecek bir uzmanın kim olduğunu gerçekten bilmiyorum. Eğer hastalığını iyileştirmek istiyorsan bana gel.” derdim. Onlar neden diye sorduklarında “Çünkü ben hastalığı iyileştirecek bir uzmanım. Düşün, kim hasta olmaz ve ilaç içmezse, o kişi gerçek anlamda bir uzmandır, doğru değil mi?” diye yanıt verirdim ve sözlerimi duyunca herkes gülerdi, çünkü onların hepsi Falun Gong uygulaması sayesinde birçok fayda elde ettiğimi biliyorlardı.
Fakat 2012 yılının Temmuz ayının son döneminde, birden ciddi bir “hastalık” durumuna girdim: sol kalçamdan ta topuğuma kadar sanki sımsıkı bir sinirle bağlanmış gibi sol bacağımı dümdüz olarak uzatamıyorum, dayanılmaz bir sancı ile beraber oturursam bile kalkamıyordum ve sol ayağım sanki bana ait değilmiş gibi zorla hareket edebiliyordum. Yatarken de sağa sola dönemiyordum.
Geçmişte beşince takım egzersiz yaparken lotus pozisyonunda bir saat oturabilirdim ama şimdi ayağımı kaldırmak bile oldukça zordu, üstelik sol dizimde sanki parçalanmış gibi bir sancı da vardı ve bazen sadece 3 ile 5 dakika oturabiliyordum. Böyle bir durumda birkaç gün geçtikten sonra, zihnim biraz sallanmaya başladı. Nasıl yapacağım? Aşağı kattaki bir hemşireye sordum ve o dedi ki, “Acaba Femur başın mı bozulmuş? Hemen bir röntgen filmi çektir. Sakın gecikme yoksa felç olabilirsin.” Onun lafı beni çok etkiledi. Uygulamaya başladıktan sonra, ölümden korkmuyorum, fakat engelli olmaktan korkuyorum, çünkü eğer felç geçirip engelli bir kişi olursam, o zaman uygulamaya da devam edemem. İşte ne konudan korkarsam o gerçekleşir. Fakat hemşirenin lafı aynı zamanda da beni uyandırdı. Ben şimdiye kadar on seneden fazla uygulama yaptım, Dafa uygulayıcısının ölümsüz beden’inin nasıl olur da femur başı bozulabilir ki? Bu kesinlikle olamaz bir şey!”
Kocam topallayarak yürüdüğümü görünce bana ne olduğunu sordu. Ben de, “Bir şey yok. Sadece uzun süre oturduğum için oldu. Birkaç saat boyunca devamlı oturduğumdan kaslarım gerilmiş.” diye karşılık verdim. Kocam hemen iki şişe “Voltaren” getirdi ve “Bu ilaç çok iyi, ne kadar sancın olursa olsun birkaç defa sürdükten sonra kesin iyileşir.” diye ısrar etti. O anda gerçekten kullanmak istedim, çünkü sancım o kadar fazlaydı ki neredeyse dayanma sınırına gelmişti. Fakat ona daha sonra şaka yapacağı bir konu bırakmak istemedim. Çünkü belki bir gün bana şu şekilde “Hani Falun Gong’u uyguladığın için hiç hastalanmayacaktın?” diye sorabilir ve o durumda nasıl cevap veririm. O yüzden en iyisi dayan diyerek kendi kendimi güçlendirmeye çalıştım.
Bizim mahallemizde kör bir kişi tarafından açılan bir masaj dükkânı var. Kızım bacağımda sancı olduğumu öğrendikten sonra, defalarca masaj yatırmama için beni ikna etmeye çalıştı. Körün ne kadar iyi masaj yaptığını ve birçok kişinin sadece birkaç kere ona masaj yaptırdıktan sonra iyileştiğini söyledi. Ben kızımı reddettim, çünkü Falun Dafa’yı uygulayan ve Tanrı yolunda yürüyen bir kişi eğer bir köre tedavi olmak için giderse, evrendeki bütün yüce varlıklar beni hor göreceklerdir!
Sıradan insanların söylediklerine inanmam ve dinlemem, sıradan insanların yapmamı istedikleri şeyleri asla yapamam. Karşılaştığım bu zorluk karşısında nasıl yapacağım? Fa’yı çalışmaktan başka çarem yok. Ben elimle zorla iki bacağımı lotus pozisyonuna yerleştirdim ve yüksek sesle Shifu’nun Hong Yin II kitabından “Korkacak Ne Var?” şiirini defalarca okudum, ondan sonra Zhuan Falun’un yedinci konuşmasındaki “Hastalıkları Tedavi Etme Konusu” ve “Hastane Tedavis ve Qigong Terapisi” bölümlerini tekrar tekrar okudum. Fa’yı çalışırken sakin bir şekilde Shifu’nun söylediklerini iyice kavramaya ve Fa’ya göre tek tek düşüncelerimi karşılaştırıp yanlış olanları düzeltmeye de çalıştım. Fa’yı çalıştıktan sonra, hiçbir şey düşünmeden hemen kalkıp eskisi gibi normal bir şekilde yürüyebildim. Ben aniden Shifu’nun bana durumumun hastalık olmadığını ima etmeye çalıştığını kavradım.
Başka bir defasında, bir uygulayıcı arkadaşım telefon edip acil bir iş için beni çağırdı. Bir an evvel evine yetişmek için acele acele yürüdüm ve bütün yol boyunca bacağımda ufacık bir sancı bile hissetmedim. İş bittikten sonra, ben olayı arkadaşıma anlattım ve o da bana, kendisinin tanıdığı benim yaşlarımda başka bir uygulayıcı varmış, onun durumu da aşağı yukarı benimkine benziyormuş ve onun doğru düşüncesi güçlü olmadığından dolayı artık yataktan kalkamıyormuş. En son yanından ayrılırken arkadaşım kesin bir şekilde Fa’ya göre kendimi düzeltmem için beni cesaretlendirdi.
Bacağımın bazen iyi bazen kötü olmasının sebebi aslında benden kaynaklanıyordu. Bir gün bacağımdaki sancı çok hafifledi ve sancıyı hızla gidermek için kocamın görmediği zamanda onun bana verdiği “Voltaren”i dizimden topuğuma kadar sürdüm. İlacı sürdükten sonra, kendi kendimi teselli ettim, bu zaten hastane tedavisi gibi değil, topu topu sadece su gibi bir şey sürdüm. Sürdüğüm gün herhangi bir problem olmadı. Fakat ertesi gün bacağımda birdenbire aşırı sancı başladı ve ayağımın üzerinde dik olarak duramıyordum. Önceki gün yanlışlık yaptığımı fark ettim. Sol bacağımdaki sancı gittikçe daha da ağırlaştı ve dayanılmaz bir hale geldi, o anda “bütün sancıyı sol bacağım tek başına taşıyor, keşke diğer bacağım da birazcık paylaşabilseydi.” diye bir düşünce aklımdan geçti. Böyle bir anlık yanlış düşüncemin sonucu sağ bacağımda da hemen sancı hissetmeye başladım. Artık iki bacağımda da aşırı derecede sancı vardı ve hiç adım atamıyordum. Hemen Fa-Zhen-Nian (Doğru Düşünce Yollama) yaparak yanlış düşüncemi temizlemeye çalıştım ve ağzımdan “Yanlış düşündüm, yanlış düşündüm.” diyerek tekrarladım.
Bu defaki zorluktan şahsen kavradım ki, eğer bir uygulayıcının düşüncesi doğru değilse ne istiyorsa veya aklına ne gelirse kişi kendi kararlaştırıyor. Ciddi bir “hastalık” sana zulmettiği zaman, uygulamanın gerçekten sağlam olup olmadığı ciddi bir sınavdır. Kararlı bir şekilde doğru düşünceyi tutmak, sağlam bir şekilde Shifu’ya ve Fa’ya inanmak, kişinin ağzından çıkan bir laf ile olmaz. Gerçekten olağanüstü bir insan olmak istiyorsan, o zaman sıradan insandan daha üstün doğru düşünceye sahip olmalı, gerçek anlamda insani düşüncelerden ve insanın kabuğundan dışarı çıkmalısın ve binlerce sene boyunca oluşan insani ilkeleri tamamen temizlemelisin. Uygulama esnasında karşılaştığımız bazı zorlukları ve sınavları, ancak hakikaten çok ama çok güçlü doğru düşünceler ile geçebiliriz. Bu durumdayken, söylediklerimiz, düşündüklerimiz ve yaptıklarımızda bazen en ufacık bir sapma olduğunda bile zorluklar ve sınavlardan geçemeyebiliriz, üstelik belki başka problemler de meydana gelebilir. Bir insan kendini geliştirerek yüce bir varlık olmak istiyorsa, sağlam ve gerçek anlamda uygulama yapmazsa, sıradan insana ait bütün takıntıları kökenden bırakmazsa, başarabilir mi? Evrendeki bütün yüce varlıklar gözlerini bile kırpmadan yeryüzündeki uygulayıcılara bakmakta!
Çince metin: http://www.minghui.org/mh/articles/2013/1/27/向内找也是为他的-268265.html
* * *
Clearharmony'de yayınlanan tüm makaleleri kopyalayabilir ya da çıktı alabilirsiniz, fakat lütfen kaynak belirtiniz.