Son zamanda ülkemizde birçok olay yaşanıyor ve hepimiz bu durumu yakından takip ediyoruz, üzülüyoruz. Hepimiz gibi benim de uykularım kaçtı, meraklandım ve yaşananlara üzülüyorum. Fakat bir süre sonra, bu zihinsel durumun zaten çok da iyi olmayan uygulama durumumu daha da kötüye doğru sürüklediğini fark ettim.
Olaylar başladığı zaman zihnimi etkilenmeden tutmaya çalıştım, fakat başaramadım. Sonuçta yapılan haksızlıkları ben de görüyordum, masum insanlara karşı gösterilen şiddet herkes gibi beni de çok üzdü, kızdırdı.
Bir ara Facebook’u açıp olayları takip ederken, listemdeki insanların esasen Fa-düzeltmesi döneminde kurtarılması gereken canlılar olduğunu düşündüm ve Shifu’nun “Daha ileri Yükselmeler İçin Esaslar I” kitabından bazı makaleleri paylaştım. Paylaştıktan birkaç dakika sonra bir mesaj aldım. 35-40 yaşlarında biri, bu makalelerin çok güzel olduğunu söylüyordu. “Ne kadar da temiz ve saf makaleler bunlar, inanamıyorum.” dedi. Ülke gündemi çok karışık olduğu halde bir kişinin böyle bir tepki vermesine çok sevindim. İnsanlar hala bizi bekliyorlar aslında ve onlar için tek kurtuluş umudu Dafa uygulayıcılarıdır.
Falun Dafa ve uygulayıcılar hakkında konuşmaya başladık. “Bugüne kadar çok sayıda kitap okudum, fakat doğru kaynağı bir türlü bulamadığımı hissettim. Kalbimi tamamen iyiliğe adamak istiyorum, fakat bunu nasıl yapacağını bile bilmiyorum.” dedi. Zhuan Falun’u hemen okumaya başlayacağını söyledi ve sizler çok iyi insanlarsınız diyerek veda etti.
Gerçekleri açıklama faaliyetleri yaptığımız zamanlar, bazen zorlukla karşılaşıyoruz. Bize “Burası Türkiye!... Size ne Çin’deki olaylardan diyor bazı insanlar. Bizi engelleyen bu element şimdiye kadar çok güçlü değildi ve bize çok sorun çıkarmadı, fakat artık biraz daha güçlenmiş olabilir, çünkü laik görüşteki insanların zihinleri ülke meselesine ve uğradıkları haksızlığa çok yoğun bir şekilde odaklanmış durumda. Bu durumun, bulunduğumuz ortamlarda gerçekleri açıklama işine engel yaratmasına izin vermemeliyiz ve zihnimizi Fa’da tutmalıyız.
Demokrasi ve çok partili sistem eski güçlerin düzenlemelerinin bir parçası. O yüzden, bu kavramlara olan bakış açımız aşırıya kaçmamalı ve tetikte olmalıyız. Zihnimizi kontrol etmeli ve insan seviyesine çok fazla düşmesine izin vermemeliyiz. Bu dönemde Fa’yı çok çalışmalı ve doğru düşüncelerimizi daha fazla güçlendirmeliyiz. Shifu son konferansında şöyle diyor: “Fa’yı ilk elde ettiğiniz zamanları hatırlıyorum, bu Fa’yı görür görmez –özellikle daha önce anlattığım üç gruptan ilk ikisi- kalbiniz gerçekten nasıl da kanatlanmıştı! “Bu harika!” Sonunda onu buldum!” şeklinde düşünmüştünüz. Tüm bu binlerce yıllık reenkarnasyon döngüsü ve bekleyiş, tamamen bunun için değil miydi? O zamanlar, varlığınızın derinliklerinden gelen bir his ile herhangi bir insani takıntıyı bırakabiliyordunuz ve kendinizi iyi geliştirmek konusunda kararlıydınız. Bu heyecan, sizi gayretli olmaya sevk edebiliyordu. Fakat zamanın geçmesiyle birlikte, bu his yavaş yavaş ortadan kayboldu. İnsan tembelliği, her çeşit insani düşünce, fikir ve kanı ve toplumda önünüzde duran çeşitli karmaşık şeylerin tümü, aklınızı çelmek ve size engelleme yaratmak için bir araya gelmiş durumdadır. Aynen: ‘Kendini eskiden sahip olduğun kalp ile geliştir ve işte o durumda tamamlanma kesindir’ deyişinde olduğu gibi. İnsanlar bana sıkça: ‘Geçmişte Fa’yı okurken seviyem çok hızlı yükselirdi. Ve kitabı okudukça, anlayışımı geliştirecek şeyler durmaksızın bana gösterilirdi. Nasıl oluyor da artık bunu yaşamıyorum?’ gibi şeyler söylüyorlar. O zaman şunu bir düşünün: ‘kendinizi bir zamanlar sahip olduğunuz kalp ile mi geliştiriyorsunuz?’”
* * *
Clearharmony'de yayınlanan tüm makaleleri kopyalayabilir ya da çıktı alabilirsiniz, fakat lütfen kaynak belirtiniz.