Çin Deyimleri ve Hikâyeleri: Kırılan Aynanın Yeniden Birleşmesi

破鏡重圓 (Pò Jìng Chóng Yuán)
 
Facebook Logo LinkedIn Logo Twitter Logo Email Logo Pinterest Logo

Güney ve Kuzey Hanedanlığının son döneminde (M.S.420-581), Chen ülkesinde güzelliği ile bilinen Lechang adında bir prenses yaşarmış. Prenses, yeteneği ve bilgisine hayran olduğu Xu Deyan adında bir lider ile evlenmiş.

Genç çift, birbirini çok sevmiş ve bir süre mutlu bir şekilde yaşamış. Fakat çok geçmeden, Sui ülkesinden askerler Chen’i işgal etmiş ve mutlu çift saraydan kaçıp sürgüne gitmek zorunda kalmış.

Saraydan ayrılmadan önce, Deyan yuvarlak bir bronz aynayı iyiye bölerek, yarısını kendisi almış, yarısını da prenses olan eşine vermiş ve eğer birbirlerini kaybederlerse, bu ayna daha sonra onların yeniden birleşmelerinin bir sembolü olasına karar vermişler.

Onlar, eğer ayrılırlarsa her yılın birinci ayının 15. günü, yani Fener Bayramında başkentteki Pazar yerinde buluşmak üzere birbirlerine söz vermişler. Ondan sonra karı-koca kendisine ait ayna parçasını alıp saraydan ayrılmış.

Kısa süre sonra, Chen ülkesi savaşı kaybetmiş ve ardından gelen kargaşa içinde genç çift ayrılmışlar.

Ertesi sene, Deyan kendisine ait yarım ayna ile Pazar yerine gidip, orada eşi ile karşılaşmayı ve kırılan iki parça aynayı yeniden birleştirmeyi ümit etmiş. O, bütün pazarı aramış, fakat eşinden hiçbir iz bulamamış.

Tam ümidini kaybetmişken, Deyan birden yaşlı bir adamın yarım ayna sattığını görmüş. Onun karısına ait olduğunu farkına varınca hemen adamın yanına gidip prensesi sormuş.

Adam, kendisinin prensesin hizmetçisi olduğunu ve prensesin kendi başına kocası ile buluşmaya gelemediği için yarım aynayı onunla beraber pazara gönderdiğini Deyan’a açıklamış. Ne yazık ki, Chen ülkesinin yıkılmasından sonra, prenses güçlü bakan Yang Sui’nin cariyesi olmuş.

Bu haberi duyan Deyan’ın gözyaşları yanaklarından aşağı süzülmüş. O eline bir fırça alarak, prensese ait yarım aynanın üzerine bir şiir yazmış. “Ayna ile ayrıldın, artık sensiz aynayı gördüm. Ay içinde Chang E olmadan, parlaklığı israf edilmekte.” Ondan sonra presense götürmesi için aynayı hizmetçiye geri vermiş.

Aynanın üzerindeki şiiri okuduktan sonra, prenses günlerce ağlamış, çünkü kocasını gerçekten çok özlemiş.

Onların gerçek aşkını öğrenen bakan, ayrı kalan bu karı kocaya çok acımış ve prensesin aşkını asla kazanamayacağının da farkına varmış. Dolayısıyla, Deyan’ı evine çağırmış ve prensesi geri almasına izin vermiş. Böylece prenses ve Deyan birbirine kavuşmuşlar.

Bu hikâye, Tang Hanedanlığı döneminde (M.S.618-907) Meng Q tarafından derlenen kısa hikâye koleksiyonu olan “Ayette Hikâyeler (Ben Shi Shi)”¹ kitabında yer almaktadır.

Bu hikâye, “Kırılan aynanın yeniden birleşmesi” (破鏡重圓 Pò Jìng Chóng Yuán) deyimine ilham kaynağı oldu. Mecazi olarak, bu deyim zorunlu ayrılıktan sonra karı-kocanın yeniden birleşmesi anlamına gelmektedir. Genellikle iletişimi kaybeden veya ilişkileri bozulan bir çiftin yeninden birleşmesi veya barışması için kullanılır.

Not:

1. “Ayette Hikâyeler - Ben Shi Shi,” kitabı genelde nesir türünde şiirsel hikâyeler içermektedir. Yedi kategoriden oluşur: Güven, Duygusal Konular, Gizli Hazineler, Hüzün ve Öfke, Olağandışı Şeyleri Keşfetmek, Felaketleri İncelemek ve Mizah.

* * *

Facebook Logo LinkedIn Logo Twitter Logo Email Logo Pinterest Logo

Clearharmony'de yayınlanan tüm makaleleri kopyalayabilir ya da çıktı alabilirsiniz, fakat lütfen kaynak belirtiniz.