Dış Koşullar Değil, Takıntılarım Beni Sinirli ve Rahatsız Hale Getirdi

Facebook Logo LinkedIn Logo Twitter Logo Email Logo Pinterest Logo

Dün akşam bir uygulayıcıyla çok hızlı bir şekilde telefonda konuşuyordum. Bir sonraki telefon konuşmamızda: “Son görüşmemizde sesin çok sabırsız geliyordu.” dedi. Ben bir an şaşkınlık içinde kaldım ve ona: “Belki de o anda yapmam gereken çok fazla işim vardı, bu nedenle biraz telaşlıydım.” dedim.

Telefonu kapattıktan sonra, sabah ufak bir hata yüzünden çocuklarımı azarladığımı hatırladım. O an çok üzgün ve sinirliydim ve kendi kendime: “Bugün de her zamanki gibi işlerim var. Neden bugün xinxing’im bu kadar kötü?” diye düşündüm. Sakinleşip içime baktıktan sonra, gerçekten de birkaç takıntımı buldum.

Son birkaç gündür bir tercüme üzerinde çalışıyordum. Mesleki ifadeler ve terminoloji içeren bir metini tercüme etmem gerekiyordu, bu iş benim için çok zor ve yorucuydu. Ayrıca o tercümeyi çok kısa bir süre içinde bitirmem gerekiyordu, bu nedenle geceleri ve hafta sonları da onun üzerinde çalışıyordum. Günlerdir gözlerim ağrıyordu. Ayrıca yaptığım bu iş karşılığı alacağım para hala azdı ve zamanın dar olmasına ve bu metnin tercümesinin zorluğuna rağmen ve yükselmiyordu. Daha da kötüsü, bu metin karşılığında ödenecek paranın aslında normal bir metin için verilenden bile az olmasıydı. Kendi içimden şöyle düşündüm: “Dafa projeleri için yapmam gereken o kadar çok iş var. Çeviri işi geçimimi sağlamak için çok yavaş bir yöntem gibi görünüyor. Ben para kazanmak için daha hızlı bir yol bulmak zorundayım…” Bu düşünceler sonucu tercüme edeceğim o metine karşı git gide daha da isteksiz davranmaya başladım. Bu iş daha da zor bir hale geldi ve gözlerim eskisinden daha da çok ağrımaya başladı. Bu işi bitirmesi için başkasına devretmek düşüncesi gittikçe bana daha cazip gelmeye başladı. Ancak bunu yapamazdım, çünkü bu iş için ayrılan süre çok daralmıştı. Çocuklarım sürekli gürültü yapıyorlardı ve ayrıca Dafa projeleri ile ilgili de yapmam ve kısa bir süre içinde teslim etmem için çok fazla iş verilmişti. Üzerimde biriken bu baskının çok güçlü olduğunu hissediyordum ve artık kaldıramayacak hale gelmiştim.

O uygulayıcı bendeki sabırsızlığı hissettiğini söylediğinde, bir anda dikkatimi bulunduğum ortama, xinxing’ime yönelttim ve kendi içime bakmaya başladım. Çeviri yapmak istemememin temel nedeninin tembellik ve kendi çıkarlarıma düşkünlüğüm olduğunu anladım. Farklı bir işte bir saat içinde ne kadar çok para kazanabileceğimi ve bu yaptığım iş için ne kadar az para ödeyeceklerini çok fazla düşünüyorum. Ayrıca bazen sabah saat 7:00’den gece yarılarına kadar bütün gün boyunca bilgisayar karşısında oturup çalışmak zorundaydım, ev işleri ve yemek yapmak dışında günde toplam on saatten fazla zamanı bu iş için harcıyordum. Yüzeysel olarak şöyle düşünüyordum: “Ben geçinmek için çok yavaş para kazanıyorum. Fa-düzeltmesi ile ilgili o kadar çok fazla proje var. Eğer daha hızlı para kazanmanın bir yolu olsaydı, ne kadar fazla insanı kurtarabilirdim?”

Benim bu direniş duygumdan dolayı, iş daha da çok zor bir hale gelmişti ve gözlerim çok acıyordu. Bunları kavradıktan sonra, aslında bu metnin tercümesinin oldukça kolay olduğunu fark ettim ve sadece belli terimleri sözlükten bakmam gerekiyordu. Gözlerimin durumu da düzeldi, kendim de birden bire rahatladım, başkalarına karşı sakin ve cana yakın davranmaya başladım ve artık o kadar çok fazla yoğunmuş gibi hissetmiyordum.

Bundan birkaç sene öncesinde ailemin maddi durumu iyi değildi. Ben her şeyin Shifu’nun kontrolü altında olduğunu bilmeme rağmen, o zamanlar kendimi mutsuz hissetmekten ve endişelenmekten kendimi alamıyordum. Şimdi ise maddi sorunum yok, fakat hala rahatsız oluyor ve bana yeterince para ödemediklerini düşünerek endişeleniyorum.

Ayrıca birkaç sene öncesinde, Dafa’ya ve Shifu’ya olan inancım biraz daha yoğunken, rahatsızlık duyma ve endişelenme durumum daha azdı. Şimdi ise gerçekten bayağı takıntımdan kurtulduktan sonra rahatsızlık duyma ve endişelenme durumum yavaşça ortadan kayboldu. Bu nedenle bizim rahatsızlık duyma ve endişelenme duygumuzun hayatımızdaki dış koşullardan değil kalbimizden kaynaklandığı sonucuna vardım.

Çince metin: http://minghui.ca/mh/articles/2009/10/4/209449.html
İngilizce metin: http://en.minghui.org/html/articles/2009/10/17/111670.html

* * *

Facebook Logo LinkedIn Logo Twitter Logo Email Logo Pinterest Logo

Clearharmony'de yayınlanan tüm makaleleri kopyalayabilir ya da çıktı alabilirsiniz, fakat lütfen kaynak belirtiniz.