Ortadoğu Fa Konferansına Katılma Sürecinde Kavradıklarım

Yaklaşık bir ay önce İstanbul düzenlenen II. Ortadoğu Falun Dafa Uygulama Tecrübeleri Paylaşım Konferansına katıldım. Bu deneyimin öncesi ve sonrasında yaşadıklarımı sizlerle paylaşmak istiyorum.

Yaklaşık beş seneden fazla bir süredir Falun Dafa uygulayıcısıyım ve yaşadığım bölgede tek başına uygulama yapan biriyim. Konferansın düzenleneceğinden bir telefon ile haberim oldu. O zaman ki durumum pek iyi değildi, yani uygulamamda bir gevşiyor bir çabalıyordum. Kısaca uygulamaya ilk başladığım zaman ki kadar azimli değildim.

Maddi durumum da belirsizdi, çünkü yeni bir daire almıştık ve borcu yeni ödenmişti. Fakat bir hafta önce kredi kartı için telefon gelmişti ve kabul etmiştim. Tarla ortağım da birkaç kere istememe rağmen bana vermesi gereken parayı bir türlü vermiyor, her defasında beni atlatıyordu. Bir gün hiç beklemediğim bir anda çarşıda gezerken yanıma gelip çok istekli ve neşeli bir şekilde parayı verdi. O kadar heyecanlı ve hevesle parayı verdi ki oldukça garip buldum. Fakat ardından bu hareketin ne anlama geldiğini birden anladım. Shifu konferansa katılabilmem için bana yardım etmişti ve böylece maddi konuda sıkıntım kalmamıştı.

İstanbul’a gitmeden önce evde eşim ve annesi ile bir tartışma yaşadım. Bu yüzden biraz şaşkın ve gergin bir şekilde bindiğim otobüste birkaç saat uyuyakalmışım. Uyandığımda birden sol gözüm ve kaşımda şiddetli bir yanma vardı, oldukça korktum. Yaklaşık 10 dakika boyunca ağrım daha da şiddetlenmişti ki İstanbul’a vardım, bu yüzden geri gitmemin iyi olmayacağını düşündüm. Sol gözüm ve çevresindeki ağrı devam ediyordu ama İstanbul’daki otelin önüne gelince biraz hafifledi. Çin Konsolosluğunun önündeki faaliyette ise çok daha rahattım ve ağrı tamamen ortadan kaybolmuştu. Sonrasında anladım ki eski güçler, Fa’dan uzaklaşmamı ve uygulamamdaki zayıf durumumu kullanarak beni engellemeye çalışmıştı. Shifu ise yeminimi yerine getirebilmem ve Fa’yı onaylamam için bana yardım etmişti.

Bugüne kadar tek başıma küçük bir ilçede uygulama yapıyordum ve İstanbul gibi bir metropol’de ve yaklaşık 80 uygulayıcının bir arada olduğu faaliyetlerde yer almaktan büyük sevinç yaşıyordum. Kalbim oldukça sakindi ve bu sayede birçok tecrübe edindiğime de inanıyorum.

Bu süreç içinde kendimdeki eksikliklerin farkına vardım ve bazı uygulayıcılar ile aramda xinxing sınavları yaşadım. Bu sayede aslında tek başına uygulama yapmanın zorluğundan yakınmama rağmen her ortamda ve birlikte uygulama yapmanın da zorlukları olduğunu görme ve anlama imkânı buldum.

Faaliyetler sırasında Falun Dafa hakkındaki gerçekleri açıklayan broşürler dağıttık, egzersizleri yaptık, Çin Konsolosluğunun önünde Çin’de yaşanan zulmü barışçıl bir şekilde protesto ettik, birlikte Fa çalıştık ve birlikte uygulama yapmanın avantajlarını da tattım. Hep birlikteyken oluşan enerji alanı çok güçlüydü ve Shifu hep yanımızdaydı.

Faaliyetlerin bitmesinin ardından memleketime döndüm ve kendi kendime üç işi iyice yapmaya söz verdim. Şu anda uygulamamda azimli bir şekilde ilerliyorum. Hergün düzenli bir şekilde Fa çalışıp, egzersizlerimi yapıyorum. Ve umarım Shifum bu durumumdan memnundur.

Artık anladım ki, ben Fa için doğmuş bir varlığım ve sadece Fa’nın içinde olduğumda mutlu oluyorum.

Fa’nın bir parçası ve Yüce Shifu’nun bir öğrencisi olarak artık daha iradeli bir şekilde uygulama yapmaktayım. Uygulamamda azimle ilerlemeyi umuyor ve başıma gelen şey ne kadar kötü olursa olsun Fa bakış açısı ile onu kesinlikle benim için iyi bir şey olarak değerlendireceğim. Shifu’ya verdiğim yemini yerine getirmeme engel olan tüm karmaşık düşüncelerden ve duygulardan kurtulmam gerekiyor.

Yukarıdakiler bu dönem kavradıklarımın yansımasıdır. Eğer yanlış bir şey bulursanız merhametle beni uyarmanızı rica edeceğim.