Bir zamanlar, hayatını bir kuyunun içinde geçiren bir kurbağa varmış. O her defasında yukarı kuyunun ağzına doğru bakıp göğü gördüğünde, “Gökyüzü ne kadar da küçük!” diye düşünürmüş.
Bir gün, bir deniz kaplumbağası oradan geçerken, kuyunun dibinde oturan bir kurbağa görmüş.
Merakla kendini izlemekte olan kaplumbağayı görünce, kurbağaya şu gerçeği anlatmak için sabırsızlanmış, “Kuyuda hayatım gerçekten mutlu! Kuyudan yukarı çıkınca, kuyu kenarına tırmanırım. Geri döndüğümde, kuyu içindeki bir çatlağın içinde uyurum.”
“Yüzerken, kuyu içindeki su beni örter ama kafam suyun üstünde durur. Çamurda oynarken, ayaklarımı onun içine gömerim. Bu ne muhteşem bir yaşam! Lütfen içeriye gel ve kendin tecrübe et.”
Kurbağanın daveti üzerine, kaplumbağa kuyunun içine girmek istemiş. Fakat sol ayağını kaldırıp hareket ettiğinde, sağ bacağı kuyunun kenarına takılmış. O kuyunun kenarından geri çekilmiş ve kurbağaya denizden bahsetmeye başlamış.
Deniz hakkındaki bilgileri duyduktan sonra, kurbağa şaşırmış ve kuyudaki hayatının küçüklüğünü fark etmeye başlamış.
Bu hikâye Zhuangzi¹ adlı kitapta yer alan Kuzey Denizi Ruhu Beihai ve Sarı Nehir Ruhu Hebo arasındaki bir diyalogdan gelmektedir.
Hebo, büyük denizin enginliğini duyana kadar yaşadığı Sarı Nehir ile kıyaslanabilecek hiçbir şeyin olmadığını düşünmüştü.
Beihai Hebo’ya, “Çevre sınırlamalarından dolayı, bir kuyunun dibindeki kurbağa ile okyanus hakkında hiçbir şekilde konuşulamaz. Sadece kendi mevsim koşullarını bilen yaz böceklerine hiçbir şekilde buzu açıklayamazsın.”
“Aldıkları öğretimden dolayı engellenen sınırlı bakış açılarına sahip olanlar ile Tao hakkında konuşmanın hiçbir yolu yoktur. Bugün, sırf kendi gözünle büyük denizi gördüğünden, kendi cehalet ve önemsizliğinin farkına vardın.”
Bu tartışma insanları şunu tavsiye eder, kişi ancak ve sadece ufuklarını genişletir ve önyargılı kavramlarını bırakırsa, düşüncesini özgürleştirip daha yüksek ilkeleri kabul edebilir.
Kelimenin tam anlamıyla ‘kuyun dibindeki kurbağa’ olarak çeviren井底之蛙 (jǐng dǐ zhī wā) ifadesi, daha sonra Çince bir deyim haline geldi.
Bu deyim, sadece bir kuyunun ağzından gökyüzünün küçücük bir kısmını görebilen dar fikirli veya sınırlı bilgiye sahip olan kişileri tanımlamak için kullanılır.
Not:
1. ZhuangZi 莊子 (M.Ö.369–286): Lao Zi ile birlikte Taoizm’de önemli bir patrik olarak bilinir. Zhuang Zi’nin hayatı hakkında çok az şey bilinir; fakat onun adını taşıyan kitabı “Zhuangzi” nesiller boyunca aktarılmış ve saygı duyulan bir eserdir.
* * *
Clearharmony'de yayınlanan tüm makaleleri kopyalayabilir ya da çıktı alabilirsiniz, fakat lütfen kaynak belirtiniz.