Hapsedilmenin Yedi Karanlık Yılı

Facebook Logo LinkedIn Logo Twitter Logo Email Logo Pinterest Logo

8 Mayıs 2002 günü öğleden sonra, Heilongjiang Eyaleti, Mudanjiang'ın en işlek caddesi üzerindeki şehrin en büyük alışveriş merkezi karşısındaki bir telefon kulübesi önünde, yapılı, orta yaşlı bir adam beni arkamdan yakaladı. Hapsedilmemin yedi yılı - 2556 gün - böyle başladı.


Beni esir alan Yangming Polis Departmanı'ndan bir polis memuruydu. O, bir Falun Gong uygulayıcısı olduğum için beni tutukladı. Altı ay boyunca gözaltında tutuldum ve ardından da yedi yıl hapse mahkûm edildim.


Hapishanede üç kez sağlık muayenesinden ve kan testlerinden geçirildim. Falun Gong uygulayıcılarına diğer mahkumlardan daha sert, hatta azılı suçlulardan bile daha da kötü davranılmaktadır. Uygulayıcıların aile ziyaretlerine, ihtiyaçlarını satın almalarına ya da birbirleriyle konuşmalarına izin verilmez. Sadece Falun Gong uygulayıcıları hapishanede kan testlerine tabi tutulur. Hükümetin canlı uygulayıcılardan organ topladığını öğrendiğimde zihnim rahat değildi.


Karakolda Kırbaçlanma

Yangming Polis Departmanı'nda oraya getirilme nedenimi sordum. Konuşmam bitmeden beş memur beni dövmeye başladı. Onlar, cep telefonum ile birlikte yanımdaki 1500 yuan¹ nakit paraya el koydular.


Bir sandalyeye bağlandım ve akşam yemeğinden sonra sorguya çekildim. Onların sorularının hiçbirine cevap vermedim. Dövüldüm, ayakkabılarım çıkarıldı ve ayak parmaklarım elektrik kablosuyla kırbaçlandı. Kırbaçlanırken sanki bir hayvan beni ısırıyormuş gibi hissettim. Böylelikle acıyı ve ağlama isteğimi düşünmemek için ayaklarımı hareket ettirmeye çalıştım. Memurlar benim genital bölgelerimi kırbaçladı.


Protesto etmek için açlık grevine başladım. Memurlar Çin'in kuzeydoğusunda yer alan bu şehirde, geceleri hala soğuk olmasına rağmen, pencereyi açtılar. Başımdan aşağı soğuk su döktüler. Giysilerim ıslanmıştı ve soğuk rüzgar esiyordu. Titremeye başladım.


Başımın çevresi dövüldü. Dayan sadece bedenim sarsılmaya başladıktan sonra durdu.


Gözaltı Merkezinde Dayak

10 Mayıs gecesi, Mudanjiang 2 Nolu Gözaltı Merkezine götürüldüm.


Gardiyanlar ertesi sabah beni nöbetçi ofise götürdü ve açlık grevini durdurmamı istediler. Reddettim, bu yüzden dövüldüm. Onlar ayrıca beni zorla beslediler.


Gözaltı merkezi başkanı kelepçeler ve prangalar getirdi. Ayaklarımın yanı sıra ellerim de arkamdan kelepçelendi. Kelepçeler ve prangalar azami ölçüde arkamda kollarımı ve bacaklarımı germek için beni zorlayacak şekilde birbirine bağlandı. Her zaman diz çökmek zorunda kaldım. Tuvaleti kullanmam gerektiğinde serbest bırakılmadım. Bunun yerine, bir mahkûma idrarım için bir kap getirmesi emredildi. Öğlen yine sarsılmaya başladım ve serbest bırakıldım. Uzun süre hareket edemedim.

İşkence illüstrasyon: Arkadan bağlanan kelepçeler ve prangalar - Her iki el arkadan kelepçelenir ve her iki ayak zincirlenir. Kurbanın diz çökmesi gerekir ve kelepçeler ve prangalar telle mümkün olan en kısa uzunlukta bağlanır.

Ertesi gün, başka bir gardiyan yemek yememi istedi, ama ben reddettim. Plastik bir boruyla kalçalarımı dövdü ve daha sonra ben bir süre oturamadım.


Gözaltı merkezi günde sadece iki öğün yemek sağladı. Bu her zaman mısır ekmeği ve çorba (bu özellikle tuzlu su içinde birkaç yeşil yapraktı) oldu. Ben bir keresinde ekmeğin içinde bir sinek buldum.


Biz ayrıca Japonya'ya ihracat edilmek üzere yemek çubuklarını da paketlemeye zorlandık.


Haksız Ceza


Üst düzey bir yetkili bir keresinde gözaltı merkezine geldi. Gardiyanlar onun Heilongjiang Eyaleti 610 Ofisi² başkanı olduğunu söyledi. Onunla karşılaşmak için bir odaya getirildim. Ben onun istediklerini - inancımdan vazgeçmemi - reddettim. O öylesine sinirlendi ki, bana sert bir ceza vermeleri için bağırdı.


Mudanjiang Mahkemesi aileme haber vermeden 29 Ekim 2002 tarihinde davamı yargıladı. "Sizler (Falun Gong uygulayıcıları) şiddetli, sert cezalar çekmelisiniz!" bir kâtip duruşmada söyledi.


Mahkeme beni yedi yıl hapse mahkum etti. İtiraz ettim, fakat Mudanjiang Orta Mahkemesi cezayı onadı.

Hapishanede Zorla Çalışma

Altı buçuk yıl geçirdiğim Mudanjiang Hapishanesine 6 Aralık 2002 tarihinde konuldum.


Sert, el işçiliğinin her türünü yapmak zorunda kaldım. Baskı dükkanındakileri paketledim ve paketleri taşıdım, atıklardan metal telleri ayıkladım, oto koltuk yastıkları dokudum ve futbol topları diktim. Bir keresinde bitkinlik nedeniyle, üst ranzadan düştüm ve 2005 yılı Temmuz ayında sağ ayağım yaralandı.


Kötü Muameleye Dayanma

2006 yılı başlarında başlayan zulmü protestom yaklaşık üç buçuk yıl boyunca devam etti. Hapishane üniformasını giymeyi, yoklamaya cevap vermeyi ya da zorla çalıştırılmayı reddettim.


Hücre bölümümün müdürü bir keresinde beni ofisine çağırdı. Hapishane yetkilileri veya gardiyanların huzurundayken mahkumlar eğilirken hapishane kuralları gerektirse bile ben eğilmedim. Müdür gardiyanlara beni aşağı doğru bastırmalarını emretti. Sonra yere oturdum. O, tekrar tekrar beni tekmeledi ve bir gardiyana elektrikli cop almasını emretti. Gardiyan nedense elektrikli copla geri dönmedi ve ben öğle yemeğinde gittim.


Ertesi gün, siyasi eğitmen bana geldi ve beni hücre hapsine koymakla tehdit etti. Kışlık ceketimin yakılmasını emretti. Açlık grevine başladım. Gardiyanlar protestoma teslim oldu. Bir mahkûm geceleri egzersizleri yapabileceğimi söyledi. Sonrasında ben yemek yemeye başladım.


2006 yılı Kasım ayında 13 Nolu Bölgeye transfer edildim. Üçüncü Filo başkanı el işçiliği yapmamı emretti, fakat ben reddettim. O, beni tek kişilik bir hücreye çekmeye başladı. Giderken, beni çağırdı ve düzenli olarak bir hapishane hücresine terk etti.


Ben yoklamaya veya zorla çalıştırılmaya cevap reddetmeye devam ettim. Gardiyanlar, artık beni dafa fazla rahatsız etmedi.


2007 yılı Şubat ayında 8 Nolu Bölgeye transfer edildim. Gardiyanlar tekrar el işçiliği yapmamı talep etti. Ben reddettim ve onlar durdular.


2007 yılı Mayıs ayında 7 Nolu Bölgeye transfer edildim. Oradaki gardiyanlar beni tecride koymakla tehdit etti. Ben boyun eğemedim ve hiçbir şey olmadı.


Ailenin Yaşadığı Acılar

Ben hapisteyken, hem babam hem de kayınpederim baskı ve benim için endişelenmekten vefat ettiler.


Kızım sadece benden yardım almamakla kalmadı, bir de polisin tacizine maruz kaldı, bizim evimiz yağmalandı, onun telefonu izlendi ve okulda ayrımcılıkla karşı karşıya kaldı. Bir zamanlar kendi kendine dışarı giden, kendine güvenen kız temkinli ve bazen paranoyak oldu. Gelirim durdurulduktan sonra eğitim harcını ödeyemedi. Sadece akraba yardımı ile okuluna devam edebildi.


Ben 9 Mayıs 2009 tarihinde serbest bırakıldım.


Not:


1. "Yuan": Çin para birimidir; 500 yuan kentte çalışan bir işçinin aylık gelirine eş değerdir.


2. "610 Ofisi": Özellikle Falun Gong’u zulüm yapmak için kurulmuş bir kurumdur. Çin devletinin bu kuruma verdiği güç ÇKP’nin yönetimindeki, tüm diğer politik ve adli sistemlerin daha üstündedir.


İlgili Çince makale

Çince metin: http://www.minghui.org/mh/articles/2015/9/30/我在牡丹江监狱遭到的迫害(上)-316733.html


İngilizce metin: http://en.minghui.org/html/articles/2015/10/18/153280.html

* * *

Facebook Logo LinkedIn Logo Twitter Logo Email Logo Pinterest Logo

Clearharmony'de yayınlanan tüm makaleleri kopyalayabilir ya da çıktı alabilirsiniz, fakat lütfen kaynak belirtiniz.