Yıkıcı Rüyam Erkenden Kurtulma İsteğimi Yok Etti

Facebook Logo LinkedIn Logo Twitter Logo Email Logo Pinterest Logo

Uzun yıllardır Falun Dafa uyguluyorum ve insanlara zulümle ilgili gerçekleri açıklıyorum. Başlangıçta işimi iyi yaptığımı düşünüyordum. Zamanla uygulamadaki motivasyonumu kaybettim. Günlük hayat da beni ilgilendirmiyordu. Tüm işlerimi ve etkinlikleri sanki tatsız bir suyu içer gibi yapıyordum.

İlk başta bunun uygulama durumumun bir yansıması olduğunu düşündüm. Ancak Falun Dafa gerçeğini açıklayan materyalleri dağıtırken, birkaç kez büyük sorunlar atlattım. Bir şeylerin yanlış olduğunu hissediyordum.

Kendimi sakinleştirdim. Bir akşam meditasyon yaparken kendi içime baktım. Sorunlarımın sebebinin mümkün olduğunca en kısa süre içinde, tüm engellerden kurtulmak düşüncesi olduğunu fark ettim.

Geriye baktığımda 20 Temmuz 1999’da zulüm başladığından beri, zulmün sona ermesini istiyordum. Her çeşit kehaneti dinledikten sonra, 19. Komünist Parti Ulusal Kongresi’nden önce, bu isteğim daha da güçlendi. Fakat tahmin ettiğim gibi hükümet düzelmedi. Bunun ne zaman sona ereceğini umutsuzca kendime soruyordum. O zaman çok çaresizdim.

Bu takıntıyı bulduktan sonra zihnim çok daha berraklaştı. Birdenbire tekrar yönümü buldum. Artık enerji doluydum.

Korkunç Bir Rüya

Gece yarısı doğru düşünceler gönderdikten sonra uyudum ve çok canlı bir rüya gördüm. Bu rüyada uygulayıcılar ve Falun Dafa hakkında gerçekleri öğrenmiş bazı insanlar, yüksekte bir yerdeydiler. Sandığa benzer büyük bir gemideydik. Altımızdaki zemin üzerinde büyük bir alan vardı ve büyük şehirler görebiliyorduk. Sanki bir uçaktan aşağıya bakıyormuşuz gibiydi. Evler küçük kibrit kutuları gibi görünüyordu.

Karamsar bir hava vardı. Hepimiz aşağıda, derinde bir yerde “büyük ayıklama”nın geleceğini hissediyorduk. Hepimiz gergin bir şekilde yere bakıyorduk. Havada ağır bir sessizlik vardı-sanki her an bir savaş çıkacakmış gibiydi.

Uzakta aniden bir şimşek yüksek bir dağa çarptı ve bir gök gürültüsü sessizliği kırdı. Büyük bir fırtına ardından bir tufan, her yeri sular altında bıraktı. Su ne denizden, ne yağmurdan ne de topraktan geliyordu. Başka bir boyuttan geliyordu her yönden yüzlerce metreye yükseliyordu.

Saniyeler içinde tüm şehirleri su bastı ve yok oldular. Su, yüksek dağları bile yuttu. Bazı tepeler devasa dalgalar tarafından tek bir vuruşla parçalandı. Güçlü bir hava akımı arabaları ve diğer büyük objeleri toz halinde gökyüzüne çıkarttı. Filmlerde dahi böyle korkunç sahneler görmedim.

Oğlum korktu. Başını bacağıma yasladı ve bakmaya cesaret edemedi. Herkes gördüğü şeyden dolayı dehşete düştü ve kendisini çok kötü hissetti. Uygulayıcılar çok üzgündü ve insanları kurtarmada neden daha gayretli olmadığımız için kendimizi suçlu hissettik.

Sonra rüyam bitti, uyandım. Aklım karışıktı ve huzursuzdum. Sakinleşemedim, tekrar uyumam mümkün değildi.

Uyanış

Zulmün erken bitmesi umudumun korkunç ve bencilce olduğunu fark ettim. Günahkâr bir düşünceydi ve birçok insanı görmezden gelmiştim. Sayısız hayatın yok edildiğini görünce, hayatta kalanlar mutlu olamadılar. Sadece sonsuz acı ve keder vardı. Yaşadığımız ve uygulama yaptığımız yerin nasıl yok edildiğini gördüğümüzde, insanları kurtarmak için elimizden gelenin en iyisini yapmadığımıza acı içerisinde pişman olduk.

Bir uygulayıcı paylaşım makalesinde şunları yazdı: "Eğer biri bana sonun gelmesini isteyip istemediğimi sorarsa, sanırım istemediğimi söylerim. Her gün yaklaşık 100,000 insan Komünist Parti’den ve ona bağlı kurumlardan ayrılıyor. Bu, yılda yaklaşık 36 milyon insan demek. Fa-düzeltmesi şimdi biterse geride kalanlar kurtarılma şanslarını kaybetmiş olurlar.

Zulüm geçen yıl daha da kötüleşti. Geçen sene 1000 kişiden fazla uygulayıcıya hapis cezası verilmesine ve halen acı çekmelerine rağmen, 36 milyon kişi kurtarıldı. Bu durumda bu hikâyenin bu bölümü için nasıl bitirme kararı alınabilir?"

Birisi gerçekten zulmün derhal durmasını isteyip istemediğimi sorsaydı, istemiyorum derdim. Shifu’nun ayarlamasını takip etmek ve insanları kurtarma çabalarımıza devam etmek istiyorum.

Umarım tüm uygulayıcılar toplumdaki iniş ve çıkışları fazla dikkate almazlar. Uygulayıcıların zulmün başladığı dönemdeki gibi üç işi yapma konusunda çabalı olmaları gerek. Tamamen ona odaklanmalıyız. İnsanları kurtarmak için elimizden geleni yapmalıyız.


Çince metin: http://www.minghui.org/mh/articles/2018/2/7/360525.html

İngilizce metin: http://en.minghui.org/html/articles/2018/2/20/168817.html

* * *

Facebook Logo LinkedIn Logo Twitter Logo Email Logo Pinterest Logo

Clearharmony'de yayınlanan tüm makaleleri kopyalayabilir ya da çıktı alabilirsiniz, fakat lütfen kaynak belirtiniz.