Ben, Anakara Çin'de yaşayan küçük bir uygulayıcıyım. Bu yıl on üç yaşına girdim. Büyükannemin anlattığına göre dört yaşında hastalandım, yarım sene kadar doktorlar hastalığımı teşhis edemedi. Daha sonra doğru teşhis kondu "Kemik Tüberkülozu".
O dönemde ailemin maddi durumu iyi değildi, babam verem hastasıydı, yıllar boyu pek çok defa iğne oldu, verem sağlık hastanesinde defalarca yattı, tedavisi için çok para harcandı. Tüm akraba ve arkadaşlarından borç para alıp tedavi için harcadık. Birkaç sene sonra babam öldü.
Büyükannemin söylediğine göre beş yaşıma gelene kadar üç defa ameliyat geçirmişim. İlk ameliyatı sırtımdan olmuşum; bu ameliyatın üzerinden pek de zaman geçmeden, omzumda bir şey çıkmış ve bunun üzerine tekrar ameliyat oldum; bu ameliyattan hemen sonra ise bu defa da ayağımın üstünde çıkan bir şey yüzünden yine ameliyat oldum. Üç defa ameliyat geçirmeme rağmen hastalığıma tedavi bulunamamıştı, her gün vücudumdan cerahat ve salgılar akıyordu, çok para harcandı. Hastanede konan teşhise göre hastalığımın tedavisi mümkün değildi. Borç para aldığımız akraba ve arkadaşlar arasındaki iki geleneksel Çin tıbbı hekiminin teşhisine göre de tedavi imkânı yoktu.
Tüm bunlardan sonra eve geri döndük. Babam aramızdan ayrılmıştı ve bana da artık fazla yaşamaz gözüyle bakılıyordu, annem kardeşimi de yanına alarak evden ayrıldı, o ikizimdi. Annemin gözyaşları içinde evden çıktığını duydum. Annem artık beni terk etmişti ve bundan sonra büyükanne ve büyükbabamla yaşamaya devam edecektim. Büyükbabam ve büyükannem, bana artık ölecek gözü ile bakıyorlardı ve çıkıp kocakarı ilaçları toplamaya başlamışlardı. Bunlardan da hiç bir sonuç alamadım, büyükannem ne yemek yiyor ne de uyuyabiliyordu, büyükbabamla her gün yas tutuyordu. Bu yaşlı çift benim bu dünyadan ayrılacak olmamı kabullenemiyordu ama kim beni kurtarabilirdi ki?
Aynı zamanda 2000 senesi Mart ayında bir gün büyükannem Falun Dafa yapan birisi ile karşılaşmış. Büyükanneme; Falun Dafa yap! demiş. Sadece Falun Dafa bütün ailenizi kurtarabilir. Dafa, normal ötesidir, sadece içtenlikle Falun Dafa yap, tüm hastalıkların şifa bulacaktır. Bu vesile ile büyükannem ve ben Falun Dafa'yı elde ettik.
Başlangıçta ne ayakta durabiliyor ne de yerimde oturabiliyordum, okuma yazma bilmediğim için sadece Shifu Li'nin konferans kasetlerini dinleyebiliyordum. Shifu Li'nin Jinan'daki on dört kasetlik konferansı. Ben ve büyükannem okuma-yazma bilmiyorduk, sadece her gün Fa kasetlerini dinledik, her gün bunu tekrarladık. Bütün konferans kasetlerini bitirdikten birkaç gün sonra bir anda oturabiliyordum. Büyükannem bir uygulayıcıdan Zhuan Falun kitabını ödünç aldı. Bu uygulayıcı bana okumayı ve sözlük kullanmayı öğretti. Büyükbabam da okumayı öğrenmeme yardım etti. Bu şekilde yarım seneden daha kısa bir sürede hastalığım iyileşti. Büyükbabam beni hastaneye kontrol için götürdü. Test sonuçlarına göre vücudumda hastalıktan eser kalmamıştı. Hastane bir sağlık raporu düzenledi; okula gidebilirdim.
Şimdi ikinci sınıfta öğrenciyim. Okuma-yazmayı, henüz tam olarak öğrenemedim. Dafa hakkındaki derin hislerimi yazıya dökebilecek kadar bilgi sahibi değilim. Sadece Shifu'ya ve Dafa'ya müteşekkirim. Beni ölüm yolundan kurtaran Shifu Li ve Dafa'dır. Dafa adına bir şeyler söylemek istiyorum! Falun Dafa, Çin yetkililerince zulüm altında tutulmaktadır. Dafa insanları iyilik yapmaya yöneltiyor, kötülük yapmaya değil. Merhametli olmayı öğretiyor. Başkalarını düşünmeyi öğretiyor. Shifu bizlere Doğruluk, Merhamet, Hoşgörü'nün ne olduğunu öğretiyor.
* * *
Clearharmony'de yayınlanan tüm makaleleri kopyalayabilir ya da çıktı alabilirsiniz, fakat lütfen kaynak belirtiniz.