Antik Çin Hikâyeleri: İnsan Önceden Belirlenmiş Felaketten Kaçamaz

Qing Hanedanlığı döneminde bir eyaletin Valisi, kızına fal bakması için oldukça meşhur bir falcıyı çağırtmış. Falcı kızın falına baktıktan sonra Valiye, kızın kaderinde gelecek sene Mart ayında kaplan yüzünden öleceğini söylemiş. Vali bu lafı duyar duymaz kahkahayı basmış, “Çok saçma konuşuyorsun. Kızım genelde dışarı çıkmaz ve çıksa bile yanında daima birkaç hizmetçi ve koruma bulunur, bu durumda bir kaplan kızıma nasıl yaklaşabilir ki?” demiş.

Vali ağzından inanmadığını söylese de içinden sürekli olarak endişe ediyormuş. Ertesi sene Mart ayının birinci gününden itibaren vali, kızının herhangi bir kaplan tarafından ısırılmaması için, kızını evin en üst katına koymuş ve kapısını iyice kilitlemiş, kızının yemekleri, içecekleri ve bütün ihtiyaçlarının hepsi camdan ip ile camdan yukarı çekiliyormuş. Her şey dört dörtlük yerleştirildikten sonra Vali çok memnum olmuş ve kızının yüzde yüz güvende olduğuna inanmış. Çünkü ona göre, bir kaplan ailesinin giriş katına gelse bile asla en üst kata tırmanamazmış.

Kızın kaldığı en üst katta, bir kaplan postu varmış. Kız günlerce kilitli kaldığı üst katta canı çok sıkılmış ve bir gün kaplanın postunun üzerine oturarak kaplanın bıyıklarıyla oynamaya başlamış. Fakat bıyıklar fazla sert ve keskin olduğundan kızın parmaklarından biri ufacık kesilmiş. Kesikte ne kanama ne de sancı varmış, kız bu yüzden ona hiç önem vermemiş. Fakat ertesi sabah, kız uyandığında önceki gün kesilen parmağının balon gibi şiştiğini görmüş ve aşırı derece de sancımaya başlamış ve kısa bir süre sonra kızın bütün vücudu şişmeye başlamış. Eyaletteki en iyi doktorların hepsi gelmiş, fakat kimse hastalığın sebebini anlamamış ve kız tam olarak Mart ayının son günü ölmüş. Falcının kızın kaplan yüzünden öleceği sözü tamamen gerçekleşmiş.

Aslında, insanlar önceden belirlenmiş felaketten hiç bir şekilde kaçamaz.

Çince metin: http://zhengjian.org/zj/articles/2010/4/3/65314.html