Birkaç gün önce bir uygulayıcıya yazdığım makaleyi düzenlemesini rica ettim. O da “Peki” diyerek kabul etti. Fakat o anda bilgisayarda çalıştığı için, ben yazımı mümkün olduğu kadar erken bitirmesi gerektiğini yineledim ve eğer vakti yoksa ve işi çoksa başka bir uygulayıcıdan yardım isteyebileceğimi de belirttim. Bunun üzerine uygulayıcı şöyle sordu: “Sen bana güvenmiyor musun?” Ben ona güvendiğimi, sadece hatırlatmak istediğimi söyledim.
Aradan iki gün geçmesine rağmen o hala hiçbir şey yapmamıştı. Ben ona her gün hatırlatıyordum. Gittikçe endişelenmeye hatta içimden kızgınlık duymaya ve onu izlemeye başladım. Dışarıdan memnuniyetsizliğimi göstermiyordum, fakat bu içten içe beni boğuyordu. Sürekli gözlerimi onun üzerinden ayırmamak bile durumumu düzeltmedi ve sürekli endişe içindeydim. Bugün onu bilgisayar önünde görünce, kendimi sakinleştirmeye zorladım ve ona yeniden: “Zaman sıkışıyor, yazımı düzenlemeyi unutmayın” diye hatırlattım. O uygulayıcı soğuk bir şekilde: “Bana aynı şeyi bir saat içinde beşinci kez hatırlattın!” Ben kapıyı çarptım ve odadan dışarı çıktım. Biraz temiz hava almam gerekiyordu.
Oturdum ve kendi içime baktım. Anlaşmazlıklarda, bir taraftan, sıradan insan alınganlığı mevcut, duygusallık ve şüphecilik; diğer taraftan ise biz, Dafa uygulayıcıları olarak hoşgörü niteliğimizi geliştirmeliyiz. Anlaşmazlıklarda bile Dafa uygulayıcılarının gerçek merhametini sergilemeliyiz. Söz konusu sadece iyi kalpli olmak değil, aynı zamanda uygulayıcılara da merhamet gösterebilmek. Biz, uygulayıcılar tek bedeniz. Biz tek bedenimize olumsuz düşünceler ve fikirler katmamalıyız, eğer katarsak bu bizim insanları kurtarma işimize engel yaratabilir.
Bunu düşünür düşünmez kalbimdeki düğüm anında çözüldü. Benim ve uygulayıcılar arasında nasıl bir anlaşmazlık ortaya çıkarsa çıksın ben hep merhametle davranmaya karar verdim, çünkü üzerimizde çok büyük bir sorumluluk taşıyoruz. Tüm endişelerim ve şüpheciliğim tamamen ortadan kayboldu. Zihnim yeniden temiz ve net oldu. O uygulayıcıya tamamen güvendim. Onun o işi yapacağından ve de iyi yapacağından emindim.
Ben vücudumdan sıcak bir enerji akışı hissettim. Olumsuz düşüncelerden arındıktan sonra, doğru enerji onların yerine geçti. Çok mutluydum. Başka bir odada olmama rağmen, o uygulayıcının benim yazım üzerinde çalıştığını hissedebiliyordum. Odaya girdiğimde onun gerçekten de benim yazımın üzerinde çalıştığını gördüm. O geç saate kadar yazımın üzerine odaklanarak çalıştı.
Ertesi gün uygulayıcı yazımı hazır bir şekilde bana teslim etti. Üstün yazı yeteneği karşısında sarsıldım. Kelimeler dolgun ve güçlü, mantıklı yerleştirilmişti. İnsanlar onu okurken saygısını sunmaktan kendini alamıyordu. Yazıyı okurken mutluluk hissediyordum. O uygulayıcı hiçbir şey söylememesine rağmen, ben çalışmasında onun dürüstlüğünü ve özenini gördüm.
Çince metin: http://www.zhengjian.org/zj/articles/2010/8/22/68066.html
* * *
Clearharmony'de yayınlanan tüm makaleleri kopyalayabilir ya da çıktı alabilirsiniz, fakat lütfen kaynak belirtiniz.