Belçika: Temsilciler İnanç Özgürlüğü Seminerinde Falun Gong Zulmünü Kınadılar

28 Kasım 2006’da Epoch Times ve bazı insan hakları örgütleri Brüksel’deki Avrupa parlamentosu merkez bürosunda Çin Komünist Partinin inançları bastırması hakkında bir seminer düzenlediler. Konuşmacı olarak davet edilen Avrupa Falun Gong Derneğinden bir temsilci 1999 senesinden itibaren Çin’de Falun Gong’a karşı uygulanan acımasız zulmü açığa vurdu ve Avrupa Birliğinin ÇKP’nin insan hakları ihlallerini açıkça kınamasını talep etti.

Brüksel’deki Avrupa Parlamentosu merkez bürosunda düzenlenen seminer	Avrupa Falun Gong Derneği temsilcisi Bayan Waltraud Ng

Avrupa Parlamentosu İrlanda üyesi ve Avrupa parlamentosunun en büyük parti sözcüsü Bay Simon Coveney

Bay David Kilgour	Bay Edward McMillan-Scott

Seminer başkan yardımcısı Edward McMillan-Scott ve Parlamento üyesi Bay Simon Coveney tarafından düzenlendi; Almanya’dan Çin uzmanı Dr. Thomas Weyrauch, Stockholm Üniversitesi Asya Araştırma Merkezinden bir yetkili olan Bay Erping Zhang ve eski Kanada Asya-Pasifik Bölüm Sekreteri David Kilgour seminere katılmaları için davet edildiler. Farklı dinler ve inanç grupları da katılmaları için davet edildi.

İlk olarak Bay Coveney Çin’den sınır dışı edilen Tibetli rahibelerden bahsetti, özellikle David Kilgour ve David Matas tarafından hazırlanan canlı Falun Gong uygulayıcılarının organlarının toplanması hakkındaki araştırma raporu, Avrupa Parlamentosunun ve diğer birçok ülke hükümetlerinin dikkatini güçlü bir şekilde uyandırdı.

Avrupa Parlamentosu insan hakları sözcüsü Bay Coveney konuya dikkat çekti, onun görevi insan haklarını garantiye almaktır, Avrupa Birliği ve Çin arasındaki ekonomik ve ticari işbirliğinin geliştirildiği bir dönemde böyle bir seminerin yapılması çok uygundur, Avrupa Birliği bunun gibi açık ve samimi bir tartışma ile ÇKP’nin dikkatini kesin bir şekilde çekebilir.

Semineri yöneten Avrupa Parlamentosu başkan yardımcı McMillan-Scott yaptığı konuşmada Avrupa Birliğinin, eski Sovyetler Birliği Komünist Parti Kamplarına tekrar dönüş olmaması için 1992 yılında hazırlanan demokrasi ve insan hakları önerisini kabul ettiğinden bahsetti. Şimdi ÇKP çok acımasız, saçma, anormal ve dar görüşlü bir rejimdir. Bu yıl Mayıs ayında Pekin’de Caodong adında bir Falun Gong uygulayıcısı ile karşılaştım, Caodong tutuklandıktan sonra Falun Gong uygulayıcılarının öldürüldükten sonra vücutlarından organlarının toplandığına tanıklık etti. Bay McMillan-Scott, Falun Gong uygulayıcılarının organlarının kar amaçlı toplanmasını acilen durdurulması gereken bir soykırım olduğunu düşünüyor; 2008 Olimpiyat Oyunlarının bu şartlar altında Çin’de düzenleneceğine inanamadığını belirtti.

Alman Çin uzmanı Doç. Thomas Weyrauch, geçen yıl Eylül ayında yayımlanan, “Ejderhanın Büyük Acısı” isimli, Çin’in ÇKP kontrolü altında geçen yıllarda çektiği şiddetli zulmün acıları ve Çin’deki insan hakları durumunun tanıtıldığı monografisi, Alman “Uluslararası İnsan Hakları Derneği” tarafından insan hakları haberi özel ödülüne layık görüldü. Bay Weyrauch konuşmasında Çin’in hazırladığı anayasası ve imzaladığı uluslararası insan hakları sözleşmesi vb. vatandaşlarının hepsine inançlarını uygulamasına izin vermeyi garanti etmektedir, fakat şimdiye kadar hala dinsel faaliyetlere izin verilmemektedir. İnanç özgürlüğüne sahip olabilmek için inananlar ateist hükümet tarafından kontrol edilen dinsel gruplara kayıt yaptırmak zorundadır. Bu çok komiktir ve kendiyle çelişmektedir, Çin’de dinsel faaliyetler ÇKP kontrolündeki ateist hükümet tarafından yönetilmektedir. Bu parti yasal din şeklini ve din adamlarının hepsini tanımlayabilir ve inanç grupları hükümet tarafından “TARİKAT” olarak kabul edilerek bastırılabilir. Dini inanç sahiplerine karşı zulümde genelde cinsel şiddet kullanılır, örneğin Hıristiyan kadınlar, Tibetli rahibeler ve kadın Falun Gong uygulayıcıları. Kendini geliştirme uygulaması grupları olarak adlandırılan Falun Gong, başlangıçta hükümet tarafından tanıtıldı ve sonrasında bastırıldı. Doktor Weyrauch, özellikle “610” ofisleri barışçıl Falun Gong uygulayıcılara zulüm etmek için kurulan ve direkt olarak ÇKP tarafından yönetilen özel bir bölümdür. Şu anda Çin’de hiçbir şekilde inanç özgürlüğü yoktur.

Stockholm Üniversitesi Asya Araştırma Merkezi Uzmanı ve Asya Araştırma Derneği başkanı Bay Erping Zhang, Çin’deki farklı din ve inançlardan, özellikle Konfüçyanizm, Budizm, Taoizm ve Falun Gong uygulaması hakkında derin bir analiz sundu, bunların hepsinin kaynağı geleneksel Çin kültürüne dayanmaktadır ve ÇKP’nin Maksizmi temel doktrinlerinlerinden farklı uyguladığını ifade etti. Bay Erping Zhang özellikle Falun Gong kendini geliştirme uygulaması grubu başta olmak üzere Çin’deki inanç gruplarına ve din adamlarına uygulanan zulüm hakkında özel bir konuşma yaptı.

Bu seminere özellikle katılan eski Kanada (Asya-Pasifik) Bölge Sekreteri Bay David Kilgour, ÇKP’nin sadece iki alanda hatalı olduğuna dikkat çekti: raporlar doğruluğunu kanıtladı. Bu rapor on altı dile çevrildi. Bay Kilgour bu yıl Ağustos ayındaki Bay McMillan-Scott ile yaptığı görüşmeden ve Avustralya ve Yeni Zelanda’ya yaptığı ziyaretlerden ve ÇKP tarafından canlı Falun Gong uygulayıcılarının organlarının toplanması olayının araştırılması sürecinin sürdüğünden bahsetti. Yakın zamanda Avustralyalı bir grubun organ nakli için Çin’e gitmeyi planladığını, planın Avustralya’nın çabaları sonucu belirlendiğini açıkladı.

Avrupa Falun Gong Derneği temsilcisi Bayan Waltraud Ng Temmuz 1999’dan beri Çin’deki Falun Gong uygulayıcılarına karşı sürdürülen zulümden özellikle de bu yıl açığa çıkan canlı Falun Gong uygulayıcılarının organlarının toplanması acımasızlığı hakkında konuştu. Waltraud Ng ayrıca insan hakları avukatı Zhisheng Gao’nun durumu ve şu anda Çin’deki zulmün mevcudiyeti hakkında ÇKP liderine üç defa mektup yolladığını söyledi. O, ÇKP’yi Falun Gong zulmüne bir son vermeye, tutuklanan Falun Gong uygulayıcılarını serbest bırakmaya ve bu zulmün baş suçlularını insan hakları mahkemesinde yargılamaya çağırıyor. Ayrıca Avrupa Birliğinin de ÇKP’nin insan hakları ihlallerini açıkça kınamasını talep etti.

Diğer Avrupa Parlamentosu üyeleri, yardımcıları, sivil toplum örgütlerinin temsilcileri, uzmanlar, medya ve diğerleri seminere katıldılar. Avrupa Birliğinde görevli iki ÇKP memuru, ÇKP’nin Xinhua Haber Ajansı ve Ekonomi Günlüğünden bir muhabir konuşmaları dinlemek için geldi.