Tecrübe Paylaşımı

  • Gerçekler Kalbi Açabilir

    2010 yılında memleketime gitmek için bir otobüse bindim. Otobüs boştu; arka tarafa oturdum. Daha sonra genç bir kadın bindi. Bir an için etrafa baktı ve yanıma oturmaya karar verdi. Çok solgun görünüyordu ve kaşları çatıktı. Yüzünde endişeli bir hal vardı. Görünüşe göre ağlamıştı. “Bu kadının benimle karşılaşması önceden belirlenmiş olmalı” diye düşündüm. Çantamdan bir elma çıkarttım ve ona uzattım. İstemediğini belirtmek için başını hafifçe salladı, ama elmayı eline bıraktım. Eline dokunduğumda çok soğuk olduğunu ve soğuk terler döktüğünü fark ettim. Hasta olup olmadığını sordum.
  • Uygulayıcılar Her Koşulda Dürüst Olmalı

    Batı toplumundaki “Bir beyefendi yalan söylemez” sözü ile aynı anlama gelen Budizm'de denir ki: “Bir keşiş asla yalan söylemez”. İki cümlede de yalan söylememe tavsiye ediliyor, çünkü yalan, başkalarını yanıltmak ya da kandırmak amacıyla söylenir. Doğruluk, dürüstlük ve güvenilirlik çok değerli özelliklerdir. Geleneksel Çin kültüründe insanlar güvenilirliği korumak adına, sözlerini tutamamak yerine hayatlarını kaybetmeyi yeğlerler. Bununla ilgili bir Çin sözü: “Bir söz bin gram altından daha değerlidir” der. Bu geleneksel değerler, yarım yüzyılı aşkın bir süredir Çin Komünist Partisi tarafından ateist eğitim ile tahrip edildi.
  • Diğer Boyutta Gördüklerim: Bir Koordinatörün Zorlukları Aşmasına Yardımcı Olduk

    Üçüncü gözümle göksel varlıkların uygulayıcıların eksiklerini aradıklarını görüyorum. Buldukları eksikleri uygulayıcılara zorluklar yaşatmak için bir bahane olarak kullanıyorlar. Örnek olarak, aşağıdaki olayı sizinle paylaşmak istiyorum: Geçen sene, iki uygulayıcı birbirlerinden habersiz beni görmeye geldiler. Yerel koordinatörümüzün sağlığının iyi durumda olmadığını düşündüklerini söylediler. Her ikisi de onun için doğru düşünceler göndermemizi önerdiler. Ertesi gün, başka üç uygulayıcıyla daha buluştum ve onlarla doğru düşünceler gönderdik.
  • Öfkeyle İlgili Düşüncelerim

    Aynı zamanda öfkenin de bir duygu olduğunu ve kökünün bencillik olduğunu fark ettim. Yüksek seviyelerdeki yaşamlar düşük seviyelere indiklerinde, birçok yaşam boyunca sıradan insan seviyesine ulaşırken, birçok duygu ortaya çıktı. İnsan dünyasına geldikten sonra bazılarında nefret ve öfke kendini gösterdi. Fa çalıştığımız için, bencilliğin eski kozmosun bir özelliği olduğunu biliyoruz. Bencillik hayatın her aşamasında var. Sanırım birçok uygulayıcının hayatlarının derinliklerinde öfke gizli ve yok edilmesi de çok zor. Yalnız Dafa’dan yaratılan bir yaşam kendi çıkarlarından vazgeçebilir.
  • Şehvetin Gerçek Doğasını Anlamak

    Şehvet nedir? Shifu, bunu Zhuan Falun'da Altıncı Ders içerisinde "Şehvet Şeytanı" olarak adlandırdı. Bir süre önce, neredeyse aynen Shifu'nun Zhuan Falun'da anlattığı gibi şehvetin bir tür Futi olduğuna aydınlandım. Onlar neden aynılar? Bunu güçlü bir şekilde istediğimiz zaman şehvetimiz ortaya çıkıyor. Bize fiziksel zevk ve romantik duygular gibi şeyler veriyor, fakat bunu karşılıksız vermiyor. Zhuan Falun'da Futi konusunda anlatıldığı gibi, Futi, Yaşam İksiri'ne sahip olmak istiyor. Yaşam iksiri karşılığında sınırlı zaman için bize bu zevki veriyor. İnsanlar kendilerini zevke bıraktıkları zaman genellikle kendilerini yorgun, güçsüz yada halsiz hissediyorlar.
  • Kendimle Övünme Takıntısı: Bu Dersi Acı Bir Şekilde Öğrendim

    Ben Çin’de yaşayan bir Falun Dafa uygulayıcısıyım. Geçtiğimiz birkaç yıl içinde, bazı deneyimlerim yüzünden, uygulama durumumu ciddi bir şekilde gözden geçirmek zorunda kaldım. Bunu yaptığım zaman, dürüst olmayan düşüncelerimin şeytani engellemeler yarattığını ve ayrıca uygulama yolumda zorluklara yol açtığını fark ettim. Bazı örneklerden bahsetmek istiyorum. Bir gün arabamdan inerken birden bacaklarımın gücü kesildi ve dizlerimin üzerine düştüm. O an çok acım vardı. İlk düşüncem: “Ben iyiyim” oldu. Sonra ayağa kalktım ve normal bir şekilde yürüdüm. Fakat sonraki günlerde dizlerim çok ağrıyordu ve neredeyse meditasyon yapamıyordum.
  • Ciddi Yanık Sonrası Mucizevi İyileşme

    2016 yılı Kasım ayında Kore’deki bir elektronik fabrikasının kafeteryasında yeni bir işe başladım. Bu fabrika 20 yıl önce faaliyete başlamıştı. Kafeteryadaki tüm çalışanlar Falun Dafa uygulayıcısıydı. Ben de orada çalışan dördüncü uygulayıcıydım. Koreli patronum Falun Dafa uygulayıcılarına güvenir ve kendimiz için ne para ne de herhangi bir şey almayacağımızı bilir. Geçen yılın Mart ayında bir gün, çalışanlardan biri ana gaz şalterini kapattıktan sonra brülörü kapatmayı unutmuş. Ertesi gün işe geldiğimde ilk önce ana gaz şalterini açtım, sonra eğildim ve brülörü yaktım. Brülörün altındaki sızan gaz alev aldı ve büyük bir ateş topu halinde...
  • Başkalarına Tavsiyede Bulunmak Yerine, Kendi İçimize Bakmalıyız

    Zulüm gören uygulayıcılara, bencillikten arınarak yardım etmek son derece değerlidir. Ancak, yardım etme şeklimize dikkat etmeliyiz. Uygulayıcılara genellikle doktormuşuz gibi davranıyoruz: Gözlemliyor, soru soruyor ve analiz ediyor, uygulayıcıların mevcut durumunu tespit ederek “reçete” hazırlıyoruz. Mağdur olan kişiler, diğer uygulayıcıların görüşlerinin mantıklı olduğunu düşünüyorlar. Ancak daha sonra hangi “tavsiyeye” uymaları gerektiğini bilemiyorlar. Sonunda da, olumsuz “belirtiler” devam ediyor ya da daha da kötüleşiyor. Sorun nerede? Aslında ana sorun şudur: yardım eden uygulayıcılar yardım teklifi yaparken, bu sırada kendilerini de...
  • Falun Dafa'nın İnanılmaz Gücü

    Falun Dafa'nın olağanüstü şifa gücü biliniyor. Uygulamamın yirmi yılından fazla bir süre içersinde bu gücü yaşadım. Annem 1995 yılında uygulamaya başladı. 2004 yılında caddede karşıdan karşıya geçerken ona bir araba çarptı. Havaya fırladı ve tekerleklerin tam önüne düştü. Şanslıydı ki araba tam zamanında durdu. Sürücü kontrol için hastaneye gitmesinde ısrar etti. Kontrolden sonra ona iki lifinin koptuğu ve acilen ameliyat olması gerektiği söylendi. Annem doktora şunu söyledi: "Ben bir uygulayıcıyım. Falun Dafa egzersizleri yaptıktan sonra en kısa sürede yaralanmam iyileşir." Hastaneyi terk etti ve evine gitti.
  • Diğer Boyutlarda Gördüğüm Sahneden Edindiğim Anlayış – İhmal Ettiklerimizle Yüzleşmenin Önemi

    1998 yılında, sadece birkaç yaşındayken annemle birlikte Falun Dafa’yı (Falun Gong olarak da bilinir) uygulamaya başladım. Yıllar boyunca diğer boyutlardan çok sayıda olağanüstü sahneler gördüm. Bunların birkaçını sizinle paylaşmak istiyorum. Küçük bir çocukken diğer boyuttaki Nantianmen’i [Cennetin Güney Kapısı. Çin efsanesinde Nantianmen, Cennet Sarayı’na girmek için geçilen ilk büyük kapıdır] ziyaret ettim. Parlak kırmızı girişin önünde dururken, nasıl saygı duyduğumu hatırlıyorum. Kapının bir sütunu üzerinde oyulmuş, çok canlı gibi görünen altın bir ejderha vardı. Keskin gözlerle beni izliyordu.
  • Uygulamamda Büyük İlerleme

    20 yıldan fazla bir süre önce Falun Gong uygulamaya başladım. Bu, 1996 yılıydı. Üç işi yapmama rağmen ve dışardan çabalı gözükmeme rağmen, uygulama yolumda iyi yapmadığım çok utanıyorum. Kısa bir zaman önce gerçek bir uygulayıcı olmayı ve koşulsuz içime bakmayı öğrendim. 2005 yılında yasadışı bir şekilde tutuklandım. Serbest bırakıldıktan sonra doğru düşüncelerim sayesinde serbest kaldığımı düşündüm. Eşimin bana zulüm edenlere 20.000 yuan [2,600€] (şehirde ortalama gelir yaklaşık 300€) verdiğini öğrendiğimde kendi içime bakacağıma eşimden şikayet ettim. Eşim yeni bir uygulayıcıydı, yaklaşık bir yıl önce Fa'yı elde etmişti.
  • O Sahneyi Gördüğümden Beri Hiç Gevşemedim

    Bir sabah doğru düşünceler gönderme zamanı geldiğinde alarmım çaldı. Düşündüm ki: “Biraz daha vakit var...” ve gözlerim kapalı yatmaya devam ettim. Sonra rüyamda mavi bir kol gördüm, sağ kolumu tutuyordu ve kalkmama izin vermiyordu. Uyandığımda saat 6:17 idi. Doğru düşünceler gönderme zamanını kaçırmıştım. Sağ kolumu yaralanmış gibi hissediyordum, karıncalanma vardı ve uyuşmuş gibiydi. Normalde diğer boyutlardan hiç bir şey göremiyorum, ama bu sefer sahneyi çok net görebilmiştim. O zamandan beri, uygulamamda bir daha hiç gevşemedim. Uygulayıcılara uygulamalarında çabalı olmaları gerektiğini hatırlatmak için...
  • Kendi İçine Bakmak Sadece Davranışlardan Geçmez

    Fa'yı öğretirken Shifu kendi içine bakmaktan bahsediyor. Ben kendi içime bakarken, uzun bir süre kendimi kandırmışım. Bir problemle karşılaştığımda aslında içe değil dışa doğru bakıyordum. Kendi sorunlarımı çözmeye çabalamak yerine, diğerlerine yardım etmeye ve gelişmelerine yardımcı olmaya çalışıyordum. Kısa zaman önce bu zihniyeti değiştirdim. Sonra kendi içime bakmanın ne kadar harika bir olay olduğunu gördüm. Bana iki liste halinde Çin Komünist Partisi ve ona bağlı kuruşlardan çıkan insanların isimleri verildi. Fakat iki listedeki isimlerin birçoğu aynıydı. Ayrıca iki listenin yazım şekli de benzer görünüyordu.
  • 104 Yaşındaki Bir Falun Gong Uygulayıcısı

    Bu sene 104 yaşına girdim. Sağlıklı ve mutluyum. Gri saçlarım siyahlaştı, zihnim açık ve hafızam gençlerinki kadar iyi. Herkes 80’den fazla görünmediğimi söylüyor. Bunu tamamen Falun Gong’a borçluyum. Eğer Falun Gong olmasaydı, 20 yıl önce ölecektim. Hayatımı yenileyen Falun Gong’un kurucusu Usta Li Hongzhi oldu. O sadece beni kurtarmadı, bu derin uygulamayı yapabilmem için hayatımı da uzattı. Onun benim için yaptıklarının karşılığını asla ödeyemem. Dünya Falun Dafa Gününde Ustaya minnettarlığımı ifade etmek isterim. Ben küçükken “Saf Toprak” Budizmini (Budizmin bir dalı) uygulamaya başladım.
  • Egomun Farkına Vardım - Başarıdan Aşırı Gurur Duyuyordum

    Uygulayıcılarla birlikte çalıştığım iki projede, son altı ay içerisinde sürekli sorunlar çıktı. Teknik anlamda eksik olduklarını düşünüyordum. İyi düşünülmüş fikirlerimi reddettiler. Yeteneklerimi kullanmamı engellediklerini ve bunun da projenin sonucunu olumsuz yönde etkilediğini düşünüyordum. Benim tutumum da olumsuzdu. İş yerinde çok fazla işim olduğu için proje üzerindeki etkim de çok az olmuştu. Kısa süre önce bölgemizdeki bir erkek uygulayıcı hayatını kaybetti. Her zaman uygulamayı iyi yaptığını ve Falun Dafa’yı onaylamak için çok şey yaptığını düşünüyordu. Bu nedenle diğer uygulayıcıların önerilerini dinlemeyi reddediyordu.