Çin Deyimleri ve Hikâyeleri: Her Çalıyı Düşman Askeri Gibi Görmek

Fu Jian, kardeşi ile şehir duvarının üzerinden Jin ordusunu gözetlemek için aşağıya baktı. O, Jin ordusunun sıralarının çok düzenli ve moralinin de yüksek olduğunu gördü. Dağın üzerindeki, tüm kayalar ve ağaçların hepsi ona sanki düşman askerine dönüşmüş gibi geldi. (Catherine Chang / Epoch Times)

Doğu Jin Hanedanlığı döneminde (M.S.317-420), Qin devletinin kralı Fu Jian temel olarak tüm kuzey Çin’i kontrol etmekteydi.

M.S.383 yılında, Fu Jian 900,000 askeri ile beraber Çin’in güney bölgesindeki Jin devletine saldırmaya gitti.

Jin devletinin üst düzey generalleri Qin ordusunu durdurmak için hemen 80,000 asker yolladılar. Jin devletinden on kat daha fazla askere sahip olan Fu Jian, hızlı bir saldırı düzenlemek için ilk olarak 250,000 asker gönderdi. Çünkü Jin’in kendisinin büyük gücünü görür görmez hemen teslim olacağına inandı.

Kendi asker sayısından kat kat daha fazla düşman askeri ile karşılaşacağının farkına varmasın üzerine Jin generalleri Qin ile savaşmak için dikkatli bir plan yaptılar. Jin askerleri de savaş için canlarını vermeye hazırladılar.

Savaş alanında, Jin askerlerinin ustaca bir strateji ile hareket etmesi sonucu, Qin ordusu mücadelenin ilk turunda kaybetti. Jin askerleri zaferin ardından dinlenmek yerine, Qin ordusu tarafından işgal edilen şehre doğru ilerlemeye devam ettiler.

Fu Jian, Jin ordusunun ilerlemekte olduğunu keşfedince şok oldu. Bu, Qin askerlerinin moralini bozdu ve zihinlerinin sallanmasına neden oldu. Onlar çoğunlukla o kadar büyük bir panik oldular ki neredeyse kaçmak için fırsat kolladılar.

Fu Jian, kardeşi ile şehir duvarının üzerinden Jin ordusunu gözetlemek için aşağıya baktı. O, Jin ordusunun sıralarının çok düzenli ve moralinin de yüksek olduğunu gördü.

Sonra kuzey taraftaki dağa baktı. Dağın üzerindeki, tüm kayalar ve ağaçların hepsi ona sanki düşman askerine dönüşmüş gibi geldi. Fu Jian gördükleri karşısında çok şaşırdı ve kardeşine dedi ki, “Jin, ne kadar güçlü bir düşman! İnsanlar neden Jin devletinde askerlerin sınırlı olduğunu söylediler ki?”

Sonuç olarak, tedirgin olan Fu Jian ezici bir yenilgiye uğradı. Jin ordusu inanılmaz bir zafer kazandı ve sınırlı sayıda asker ile kendinden çok daha büyük bir orduyu yendi.

Bu hikâye Jin’in Kitabı¹’nda kaydedildi. Kelime kelime “çalılar ve ağaçların hepsi asker” anlamına gelen olan bu Çince 草木皆兵 (căo mù jiē bīng) deyim, çalılar ve ağaçları yanlışlıkla düşmanın askerleri olarak gören Fu Jian’ın ne kadar gergin olduğunu tanımlamak için kullanılır.

Daha sonra, “her çalı ve ağaç bir düşmanın askeri gibi görünüyor” ifadesi bir deyim oldu ve günümüzde son derece korkmuş veya çok panik bir durumdaki kişiyi tanımlamak için kullanılır.

Not:

1. “Jin’in Kitabı”: resmi tarihsel bir kitaptır ve M.S.265-420 tarihleri arasındaki Çin tarihini kapsamaktadır. Kitap, Tang Hanedanlığı döneminde başbakan Xuanling Fang başta olmak üzere birçok devlet memuru tarafından derlendi.