Ben 14 senedir uygulama yapıyorum -yani hayatımın yarısı kadar. Uygulama yoluma geriye dönüp baktığımda, bu yol üzerinde geçmesi en zor olanın duygular (qing) ve o duygulardan kaynaklanan şehvet arzuları olduğunu fark ettim.
Bu dünyanın topluca kirlenmesine karşı direnmek çok zor, bazı ayartmalar çok derinimize işledi, bizim onlardan kurtulmamız değil onları fark etmemiz bile zorlaşıyor. Şanslıyım ki ben bir Dafa uygulayıcısıyım. Shifu’nun koruması ve Fa’yı okumam sayesinde kendi içime bakarak ve takıntılarımdan kurtularak büyük engelleri aşmayı başardım. Sonunda, kendimi değiştirmeyi başardım, çok sayıda duygulardan ve arzulardan kurtuldum ve Hong Yin’deki “Aydınlanmış Varlıkla Sıradan İnsanın Farkı” şiirinde bahsedilen “sakin gerçek bir insan” oldum. Burada sizlerle duygular ve şehvet arzusundan kurtulma konusundaki tecrübemi paylaşmak istiyorum.
1. Sıradan insani yapımı kültür eserlerine olan takıntılardan kurtulmak
Ben ortaokulda okurken Falun Dafa uygulamasına başladım. O zamanlar duygularımı tanıyabilmek için daha çok gençtim. Toplumun genel eğilimini takip ederek sade, temiz zihnime duygularla dolu bir kaos getiren aşk romanları okumaya başladım. O roman kitaplarını okurken orada anlatılan Prens veya Prenseslerin yerinde kendimi canlandırarak hayaller kuruyordum. Lisedeyken sınıf arkadaşlarımın verdiği erotik romanlar okumaya başladım. Tutku duygusunu hissetmeye başladım. İnternet de artık popüler olmaya başlamıştı ve ben bilgisayarda filmler izlemeye başladım. Neyse ki bir Dafa uygulayıcısı olarak porno filmleri izlemeyi önlemeyi bilebildim ve genelde sadece ABD yapımı filmleri izliyorum.
Çalışmaya başladım ve hala ailemle beraber oturuyordum, çünkü ailemin evi iş yerime çok yakındı. Annem de bir uygulayıcıydı ve bu sayede evimizde uygulama için iyi bir ortam hâkimdi.
Ben yavaşça Amerikan filmlerinin de çok fazla kötü şeyler içerdiğini anlamaya başladım ve bu nedenle film seçerken daha da masum filmler seçmeye gayret ediyordum. Fakat film izledikten sonra Fa’yı okurken ve Fa-Zhen-Nian yaparken sürekli zihnim kayıyordu, çünkü konsantrasyon olamıyordum. Gittikçe daha da büyük bir ilgiyle film izliyordum, bu nedenle izlediğim filmler olup bitenleri hatırlamayı durduramıyordum. Bunun farkına vardığımda bu takıntımdan kurtulmak için tüm çabamı sarf ettim. Fakat sonrasında sıkılmaya başladım ve çizgi filmleri izlemeye başladım. Modern çizgi filmlerin içeriği de şehvet ve şiddet doluydu. Bu nedenle içeriğinde çeşitli kötü faktörlerin daha da az olduğu 70’li yılların Japon çizgi filmlerini izlemeye başladım. Mmeslektaşlarım benim bu alışkanlığımı çocuksu buluyorlardı.
Uygulamadaki seviyemi yükselttikçe Fa kurallarının gittikçe çok daha ciddi olmaya devam ettiğini gördüm. Zamanla, izlediğim o çizgi filmlerde de aynı şekilde çok fazla duygu olduğunun farkına vardım. Bunun sonucu olarak evimdeki bilgisayarım izlemek için çizgi film açtığım her defasında kendiliğinden kapanmaya başladı. Çizgi filmlere olan bu takıntımdan kurtulduğumda bilgisayarım eskisi gibi yeniden düzgün bir şekilde çalışmaya başladı. Shifu’nun bu merhametli uyarıları ve benim bu sorunları aşmamdaki yardımları benim için çok değerli.
Sıradan insan kültürü de aynı şekilde pop müzik, edebiyat, sanat vb. şeyleri içeriyor onlara olan takıntı da aslında aynı filmlere olan takıntı gibidir. Bu tür kültüre olan takıntı da aynı şekilde hiç iyi bir şey değildir. Dafa uygulayıcıları sıradan insan dünyasında yaşadıkları için, sadece ve sürekli olarak Fa’yı okuduğumuzda temiz ve net doğru düşünceleri tutabilir ve çevremizi saran insani toplumun bizi etkilemesinden korunabiliriz. Biz hiçbir zaman aktif bir şekilde sıradan insan şeyleriyle ve yukarıda bahsettiğim şeyler ile kendimizi doldurmamalıyız. Belki de çoğu uygulayıcının da benimki gibi tecrübeleri olmuştur, çevremdeki sıradan insan kültürüne daha çok önem verdiğimde, sonrasında kendimi sadece aptallaşmış biri gibi hissediyorum. Bu alışkanlığın en kötü belirtilerinden biri çeşitli duyguları ve arzuları güçlendirmesiydi. Çeşitli zorlukları aşmak zaten kolay değil, o halde kendi hatalarınla bunun hepsini zorlaştırmaya ne gerek var? Mesela eğer bir insan temizlenmek için kirli suyla duş alıyorsa, duş sonrası temizlenebilir mi? Bu nedenle takıntılarımızdan ne kadar erken kurtulursak kendimiz için o kadar iyi.
Önceden bilgisayar oyunları ve şehvet arasındaki bağın farkında değildim, fakat bir gün bilgisayarda virüs taraması yapıyordum ve aynı zamanda bilgisayarda kart oyunu oynarken beklemedik anda güçlü bir şehvet arzusu hissettim. Ben hemen bu duyguyu yok ettim ve kendime şöyle bir soru sordum: “Neden bu ortaya çıktı? Bu arzuyu etkilemek için ortada herhangi bir doğrudan bağlantı yok, bir bilgisayar oyunu insanda bu arzunun ortaya çıkmasına nasıl sebep olabilir?” Sonra herhangi bir bilgisayar oyununun uygulayıcının henüz geliştiremediği kötü parçasını güçlendirdiğini ve bu şekilde diğer alandaki kötülüğün engeller yaratmasını daha da kolaylaştırdığını anladım. Bu yüzden en iyisi bilgisayar oyunlarını oynamamaktı.
2. Kıyafet Takıntısından Kurtulmak
Önceden şişmandım, vücut şeklim kötüydü, bu nedenle giysi seçim alanım sınırlıydı. Bir bayan olarak vücut şeklimden memnun değildim ve hatta zayıflamak için bazı diyet türlerini uygulamayı denedim. Fakat hiçbir şey işe yaramadı. Yemeğe karşı güçlü bir takıntım vardı ve diyet yapmayı uzun süre sürdüremiyordum. Zamanla yemeğe takıntım zayıfladı. Ve daha sonra tamamıyla iştahımı kaybettim. Ne yersem yiyeyim hemen midemde rahatsızlık hissetmeye başlıyordum. Kilo kaybetmeye başladım ve bu durumla ilgili endişelenmeye başladım. O zaman şöyle düşündüm: “Eğer bunun hepsi benim iyiliğim için ise o zaman herhangi bir rahatsızlık hissetmemem gerek” Ondan sonra her şey yoluna girdi. İşte o süreç içerisinde ben yemeğe olan takıntımdan kurtuldum. Şimdiyse eskisi gibi çok fazla miktarda et yiyemiyorum, fazladan yersem kusma hissi ortaya çıkıyor. Ayrıca sindirimim normale döndü. Geçmişte mideyle ilgili sorunum varken ağzımdan kötü koku geliyordu, şimdiyse bu problem de ortadan kalktı. Xiulian uygulaması vücudumuzu sağlığa kavuşturuyor. Fakat nihai sonuca takıntılı olmamamız gerek.
Zayıfladıktan sonra yeni giysiler satın almaya başladım; fakat bu defa da giysi alışverişine karşı takıntım oluştu. Önceden film izlemek ve oyunlar oynamak için bilgisayarı kullanırken, bu seferde online kıyafet alışverişi yapmak için gene bilgisayarı kullanmaya başladım. Yeni bir takıntımın oluştuğunun hemen farkına varamadım. O zaman Shifu yeniden bunu anlamam için bana ima verdi. Bir gün iş yerinde bilgisayarın başındayken bir süre önce satın almak istediğim bir giysinin online alışverişe indiğini ve üstelik etiket fiyatı üzerinden 50% indirimli olduğunu gördüm. O kadar heyecanlandım ki heyecanımdan onu hemen satın almak istedim. Fakat o arada bir meslektaşımın bilgisayarda acil bir işi çıktı. O yüzden beklemem gerekiyordu ve tüm gün boyunca bilgisayar kullanabilme fırsatım hiç olmadı.
O günü o giysiyi satın alamadım, fakat onunla birlikte takıntım yok olmamıştı. Ertesi gün bilgisayarı açtım ve o giysiyi incelemeye başladım. İçimden şu düşünce geçti: “Giysileri satın almak yerine sadece onlara bakmak yeterli olsaydı ne güzel olurdu” Aradan bir süre geçmesiyle hala giysiyi incelerken gözlerimde şiddetli ağrılar hissettim. Dinlenmek için uzandım. Beklemedik anda içimde yeniden bir şehvet takıntısı uyandı. Hemen bu duyguyu yok etmek için Fa-Zhen-Nian yapmaya başladım. Son iki günde neler olduğunu analize ederken, giysi takıntım bu sıradan insan dünyasında çeşitli maddesel eşyalara olan büyük takıntımı gösterdiğini bir anda anladım. İşte bu tutkularımı güçlendiriyordu. Dafa uygulayıcıları olarak Dafa’nın pozitif görünümünü yansıtmak için giysilerimiz temiz ve düzgün olmalı. Fakat aynı zamanda yaşam kurtarma en ön planda olmalı, biz değerli zamanımızı bu kadar önemsiz şeyler için boşu boşuna harcayamayız.
3. Evlenmek Arzusundan Aldığım Dersler
Yaşım ilerledikçe insanlar sürekli olarak evlenmem gerektiğini söylemeye başladılar. Ben bir uygulayıcıyla evlenmek istiyordum. Bizim oturduğumuz bölgede gönlüme göre birisini göremeyince, bu konuda artık endişelenmemeye karar verdim.
Günün birinde beni genç bir uygulayıcıyla tanıştırdılar. Daha önceden böyle bir yakın arkadaşlık tecrübem yoktu, fakat aniden duygulara kapıldım. O da aynı şekilde kendini duygulara kaptırdı. Bunun sonucu ikimiz ayrıldık.
Arkadaşlarım ve meslektaşlarım arasında sevgilileri olan ve evli çiftleri izleyerek aslında ben de buna hevesleniyordum. Kendimi yalnız hissediyor ve üzülüyordum. O uygulayıcıyla bir araya geldiğimde ona karşı bendeki duygular ortaya çıkmaya devam ediyordu. O uygulayıcıya hissettiğim duygulara dayanarak benim içimdeki sıradan insan arzularımı gerçeğe kavuşturmak istiyordum. Mesela, iş yerinde bir bayan meslektaşımın sıkça, kocasının ona ne kadar iyi davrandığını dile getirdiğini duyuyordum. O yüzden o uygulayıcının da bana ileride iyi davranacağı umutları besliyordum. Fakat bunların karşılığında o uygulayıcı sıradan insan parçasına ait zayıf noktasını gösterdi ve bu durum da beni hayal kırıklığına uğrattı. Ben burada onu suçlamıyorum. Çünkü olup biten her şey kendi arzularımızdan kaynaklanır. Ben bir elimde Buda Fa’yı tutuyor, diğer elimde ise insani duygularına tutunuyordum, sıradan insan dünyasında kendi hayallerim olan “mutlu bir hayat” arzumu gerçekleştirmek için Dafa’nın gücünü kullanmak istiyordum. Kendi arzularımı tatmin etmek için Dafa’yı kullanmak istedim. O zihin ne kadar da kirliydi!
Kötü zihniyet besleyerek o uygulayıcıyla boşu boşuna bir araya gelmek. Bu, sıradan bir insanla yakın arkadaşlık etmekle aynı şeydi aslında. O uygulayıcının ilerideki beraberliğimizde bana iyi davranacağını umut ederken, bunun ardında onun daha sonra değişebileceği ve beni aldatacağı korkusu saklanıyordu aslında. Ama uygulayıcıların bunu yapmayacaklarını biliyordum. Bilinçaltında, hala sıradan insan duygusal hayatından zevk almayı umut ediyordum. Bir gün Haftalık Minghui’de bir makale okudum. O makalede duyguların güvenilmez bir şey olduğu ve zamanla değiştiği anlatılıyordu. Bir anda, insan dünyasının bu kadar kötü bozulmasının nedenini anladım. İnsanlar duygularına yüz veriyorlar ve duygularının istediği her şeyi yapıyorlar. O insanlar bunları yaparken sonucunu düşünmüyorlar. Bu halde o insanlar duygularının (qing) kontrolü altında değiller mi ve onların ana bilinci bulanık bir durumda değil mi? Uygulayıcılar ise duygularından kurtuldukları için, yozlaşmış dış maddelerin onları kontrol etmesine izin vermediklerinden ve Dafa prensiplerine göre davranmaya çalıştıklarından, uygulayıcılar yüksek ahlak standartlarını ve sorumluluk duygusunu gösterebilir durumundalar.
4. Kibirli Olmayı Kesmek
Ben açık sözlü ve dürüst bir insan olduğumu düşünüyorum. Hiçbir zaman söylediklerimin diğer insanların hoşuna gidip gitmediğini düşünmem ve her zaman söylemek istediklerimi direkt söylerim. Bu huyumla gurur duyar ve bunun kaynağının başkalarından gizleyip sakladığım hiçbir şey olmaması olduğunu düşünürüm. Aynı zamanda iyi eğitimli bir insan olduğumu düşünürüm. O yüzden diğer uygulayıcılarla konuştuğumda kendimi kibirli ve duruma hâkim tutuyorum ve bu durum sanki onlara bir şeyler öğretiyormuş gibi bir durum oluşturuyor. Yerli uygulayıcıların büyük çoğunluğu buna önem vermezken, bu durumdan hoşnut olmayan bazı uygulayıcılar da çıkıyor. Böyle durumlarla karşılaştığımda o uygulayıcıları benim iyi niyetimi anlama yeteneği olmayanlar olarak sayıyorum: “Ben bunları senin yararına yapıyorum ve sana karşı tüm sorumluluğumla yaklaşıyorum. İşte sırf bu yüzden senin eksikliklerine gösteriyorum. Neden benim söylediklerimi kabullenemiyorsun? Öyle güçlü bir takıntın var ki!”
Genç uygulayıcılarda muhtemelen bende olan problemlerin aynısı olabilir. ÇKP tarafından dayatılan kültürün etkisi altında bende kendim hakkımda çok yüksek bir görüş oluştu. Toplumun etkisi altında kendi kişiliğimi koruyorum ve diğer insanlardan çok farklı olduğumu sanıyordum. Fiilen bencil, inatçı ve dikkatsizdim. Temeline kendi görüşlerimi dayayarak diğer uygulayıcıların eksikliklerini eleştiriyordum ve kendimi mükemmel sandığım aldatıcı duygum mevcuttu. Kendimi başkalarına göre daha da yüksekte görüyordum ve bu nedenle konuşurken yüksek ses tonuyla konuşuyordum; bunların hepsi aslında beni diğer uygulayıcılardan uzaklaştırıyordu.
Sade olmak ve kurnaz olmamak -bu iyi bir şeydir, fakat biz her zaman ve her işimizde ilk olarak başkalarını düşünmeliyiz. Başka bir kişinin yerine kendimizi koyarsak, hatta kısa bir süre için bile olsa, o zaman biz bu kadar inatçı olmazdık. Kendi mizaç ve karakterimize göre hareket etmemeliyiz ve düşünmeden konuşmamalıyız. Sürekli olarak onları değiştirmek amaçlı insanların eksikliklerini göstermek ve bunu onlara dayatmak, bunlar sadece insanların canını sıkıyor ve anlaşmazlıklara yol açıyor.
Bu kibir problemini çözmek için -kendi içine bakmak- en iyi yöntemdir. Başkalarının eksikliklerini gördüğümüz anda, kendimizi onlardan iyi düşünebiliriz. Kendi içimize baktığımızda, uygulamada geliştiğimizde ve diğer uygulayıcıların olumlu taraflarını gördüğümüzde, diğer uygulayıcılarla iyi bir işbirliği gerçekleştirebiliriz. Bir kez defasında, uygulamasında çabalı olmayan bir uygulayıcıyla tecrübemi paylaşıyordum. İkimiz de bu durumun uygulamamızda yükselmemize yardımcı olduğunu hissettik. Uygulamamızdaki durumumuzun ne kadar iyi veya ne kadar kötü göründüğüne bağlı olmadan, Fa’da geriye çekilip yalnız kalmanın diğerlerinin sorunlarını çözmelerine hiç yararı olmadığını anladım. Biz birlikte gelişmek için beraber olmalı ve beraber çalışmalıyız.
5. Duyguları Gidermek
Duyguları gidermenin mucizevî hiçbir ilacı yoktur. Sadece Shifu’ya ve Fa’ya inanç bizim gelişmemize yardımcı olur. Aşağıdaki yazımda, duygulardan kurtulma yolları hakkında kendi anlayışıma yer verdim.
1.) Fa’yı Okumak: Fa, bizim bilgeliğimizin temeli ve kaynağıdır ve bizim seviyemizde yükselmemizin garantisidir. Onsuz muhtemelen sadece her şeye sıradan insan bakış açısıyla bakan biri olacağız. O olmadan anlaşmazlıklar sırasında mantıklı ve sakin kalamayız.
2.) Fa-Zhen-Nian (Doğru düşünceler yollama) yapmak: Duygular ve şehvet arzusu zihnimde ortaya çıktığında, genelde güçlü ve zor giderilen bir şekilde kendini göstermekte. Ben Fa’yı okuduğumda, egzersizleri ve Fa-Zhen-Nian’i yaptığımda eski güçlerin engellemeleri daha da yoğun bir şekilde geliyor. Bu engellemelerin aynı zamanda maddesel bir şekilde de ortaya çıktığını anladım. Eğer ben o maddeleri doğru düşüncelerimle yok edersem artık o beni etkileyemez.
3.) Kendi İçine Bakmak: Yukarıda bahsettiğim o uygulayıcıyla yakın arkadaşlık ilişkimi bitirdikten sonra belli bir zaman boyunca kendi içime bakamıyordum. Sonra daha da çabalı bir şekilde Fa’yı okumaya ve Fa-Zhen-Nian yapmaya başladım. İlk başta daha da eleştirel bir şekilde kendi içime bakmaya başladım ve o uygulayıcı da gördüğüm eksikliklerin hepsinin bende de mevcut olduğunu fark ettim. İkimiz arasındaki tek fark, onun daha da dürüst ve cesaretli olması ve düşündüğü her şeyi dile getirmesiydi. Ben ise kendi takıntılarımı ve düşüncelerimi hep gizli saklı tutuyordum. Sonuç olarak ortada bir problem varken kendi içimize bakmalıyız.
4.) Gerçek «Ben»’ini sıradan insan kavrayışından ayırt etmek.
Shifu şöyle söyledi: “Fakat tam tersine, şeytani faktörlerden kaynaklanan engellemeler genellikle takıntılarınız ile zevk aldığınız şeyler ile sevdiğiniz şeyler ile veya herhangi diğer takıntılarınız ile uyum gösteren sahte ipuçları formuna bürünürler. Ardından, kendinizi çok daha mutlu hissedersiniz ve daha da fazla takıntılı bir hale gelirsiniz ve yanlış bir yöne saparsınız. Ve bütün o anlar boyuca sizi Shifu'nun yönlendirdiğini düşünürsünüz. Genellikle olan şey budur.” (2009 Uluslararası Büyük New York Fa Konferansında Fa’nın Öğretilmesinden)
Uygulama yolumuzda sürekli olarak tanrısal doğamız ile sıradan insan doğamız arasındaki mücadeleyle karşılaşıyoruz. Ve böyle bir durumda takip etmemiz gereken kilit soru: Fa prensipleri mi veya bizim sıradan insan kavrayışımız mı? Belli bir dönem boyunca şehvet arzusu yüzünden zorluklar yaşadım. “Rahata Düşkün Olma, Yoksa Şeytanları Kendine Çekersin” makalesi üzerine Shifu’nun yorumunu okudum. Shifu yorumunda, “Katlandığınız zorluklar aslında çoğu zaman insani takıntılardan gelmektedir.” (‘Temizle’) demekte. O zamandan beri huzursuz olduğum zaman, kötülükleri kendime doğru çekmemek için duygularıma yüz vermemem gerektiğini kendime hatırlatıyorum. Benim gerçek ‘Ben’imi tanımayı bilmeliyim ve sıradan insan kavrayış ve sıradan insan düşüncelerinden kaynaklanan sahte ‘Ben’imi ortadan kaldırmalıyım.
5.) Egzersizleri Yapmak: Bir günü işyerindeyken ciddi bir şehvet arzusu hissettim. O arzudan ne kurtulabiliyor ne de bastırabiliyordum. Fa-Zhen-Nian yapmaya çalıştım, fakat konsantrasyon olamadım. Eve gelince hemen egzersizleri yaptım. Şaşkınlığımın aksine oldukça sakinleştim. Egzersizleri yapmak bizim xinxing’imizin yükselmesine bir şekilde etki gösteriyor. Ben, egzersizleri yapmamızın, bizim doğru enerjimizi güçlendirdiğini ve bizim bilinçli tarafımızın sıradan insan tarafımızı bastırmasına yardım ettiğini anladım.
Çince metin: http://minghui.ca/mh/articles/2011/7/11/与青年同修共勉-243772.html
İngilizce metin: http://clearwisdom.net/html/articles/2011/8/6/127246p.html
* * *
Clearharmony'de yayınlanan tüm makaleleri kopyalayabilir ya da çıktı alabilirsiniz, fakat lütfen kaynak belirtiniz.