Antik Çin Hikâyeleri: Başkalarının Bilmesini İstemediğin Şeyleri Yapma

Geleneksel kültürde yüce ve ağırbaşlı bir kişi olmak için kişi kendisini düzenlemesi, kendisini geliştirmesi ve tüm şartlar altında kendini tutabilmesi gerektiği vurgulanmaktadır. Bu şekilde, insan vicdanında herhangi bir pişmanlık bulunmaz.

Kuzey Song Hanedanlığı dönemindeki ünlü entelektüel Su Shi, bir defasında erkek kardeşinden bir hikâye duydu. Bu hikâye de şöyle anlatılmaktaydı: Yeniden canlandırılacak bir kişi vardı. Hala “ölü” iken, cehennemdeki liderlere günah işlememek için ne yapması gerektiğini sormuş. Liderler ona bir defter hazırlamasını ve gün içinde yaptığı her şeyi not almasını söylediler. Eğer gün içinde kendisine göre not almaktan utanılacak şeyler veya hareketler varsa, demek ki onlar söylememesi gereken sözler ve yapmaması gereken hareketlerdir. Cehennemdeki lider ona uzun yaşamak için sıkça meditasyon yapmasını da tavsiye etti. Lider ona, insan dünyasında meditasyondan daha iyi bir ilaç olmadığını vurguladı, hem yan etkisi yok hem de masrafsız. Fakat ne yazık ki herkes meditasyon yapmıyor. Su Shi, kendi gerçek doğasını geliştirmeyi cesaretlendirmek için bu hikâyeye Kendini Nasıl Geliştirme adını koydu.

Su Shi şöyle ifade etti ki, bu hikâye içinde atalarımız bizlere, “Başkalarının bilmesini istemediğin şeyleri yapma” olgusunu öğretti. Sima Guang (1019-1086, Kuzey Song Hanedanlığındaki ünlü bir editör), “Ben olağanüstü yeteneklere sahip değilim, fakat hayatımda yaptığım şeyleri başkalarına anlatırken utanmıyorum.” Su Shi bu sözlerin gerçekliğini takdir etti ve onları öğrenmenin çok değerli olduğunu düşündü.

Ünlü saray mensubu Fan Zhongyan’ın (969-1052, Kuzey Song Hanedanlığı) akşamları “kendi pişmanlık” kontrolü vardı, her gün yaptıklarını aldığı maaşa göre değerlendirmeye çalıştı. Eğer herhangi bir pişmanlık yoksa o zaman rahat uyuyabilecekti, aksi takdirde uyuyamaz ve ertesi gün mutlaka eksikliğini tamamlardı.