Çin’in Shandong Eyaletine bağlı Linqu Kontluğunda normal bir çiftçiyim. Birkaç sene önce bir kamyon şoförüydüm. O dönemde iki tane kamyonum vardı, birini kendim sürüyor, diğerini de ücretle tuttuğum bir şoföre kullandırıyordum. Bu iki kamyon ile nakliye işi yaptığım için her sene oldukça para kazanıyordum. Fakat o iyi günler uzun sürmedi. Tam kırk yaşımdayken birdenbire beyin kanaması geçirdim. Tedavi olduktan sonra ancak kendime bakabildim, fakat çalışma gücümü tamamen kaybettim ve o günden beri ailemin geliri birden dibe vurdu.
Tedavi masraflarım için iki kamyonumu da sattım ve ailemin tüm birikimini harcadım, fakat hastalığımda herhangi bir gelişme olmadı ve tamamen işe yaramaz biri oldum. Karım oldukça endişeliydi ve bana, “Sen bu kadar genç yaşında böyle oldun. Seksen yaşında bir baban var, karın ve çocuğun var. Eğer sen bir daha ayağa kalkamazsan, biz ne yaparız?” diyerek ağladı. Ben de bunun için defalarca gizli gizli ağladım. Başka çarem de yoktu, bana göre sadece ilaçlar ve spor beni kurtarabilecekti. Bu yüzden, yaklaşık her gün topal gibi köyde dolaşmaya başladım.
Fakat bela hiçbir zaman tek başına gelmez. Kısa zamandan sonra, peş peşe retina kanaması, şeker hastalığı, kalp sancısı ve çeşitli hastalıklara yakalandım. Yaşamak benim gerçekten fazla zor oldu. Üstelik görme gücüm de her gün zayıflıyordu ve en son yaklaşık hiçbir şeyi göremez bir duruma geldim. O dönemde şeker hastalığım da çok ağırlaşmıştı. Bir gün yolda elim ile dokunarak yavaşça yürürken, birdenbire küçük tuvaletim geldim. Net olarak bir şey göremediğimden, tuvaleti farkında olmadan yolun kenarında oturan dayımın üzerine yaptım. Yaptıktan sonra, dayımın “sen gerçekten görmüyorsun” dediğini duyunca çok utandım.
2004 yılının yazında bir gün, Falun Dafa’yı uygulayan bir akrabam durumumu görünce bana, “Sen de Falun Gong’u uygula.” dedi. Ben ona, “Hayır, yapamam. ÇKP (Çin Komünist Partisi) her gün Falun Gong uygulayıcılarını tutuklamıyor mu?” sordum.
Bunun üzerinden çok zaman geçti. Bir sene sonra Mart ayının 3’ünde, o akrabam tekrar gelip bana dedi ki, “Hergün içtenlikle Falun Dafa iyidir ve Doğruluk-Merhamet-Höşgörü iyidir diye tekrarlarsan, sana kesinlikle yararlı olacak!”
Akrabamın lafını bu defa dinledim ve o günden itibaren gece gündüz söylediklerini tekrarladım. Birkaç hafta sonra, gözüm yavaş yavaş görmeye başladı ve kısa zamanda elli metreden uzaktaki şeyleri bile görebildim. Falun Dafa’nın mucizesi inanılmaz derecede mükemmel!
Ondan sonra, ben o akrabamı ziyarete gittim. O bana Falun Gong’un ana kitabı Zhuan Falun’u verdi ve “Sen iyice oku, Üstat kesinlikle sana yardım eder.” dedi.
Daha sonra, gelip bana Falun Gong’un beş takım egzersizini de öğretti. Yaklaşık bir sene Falun Gong uyguladıktan sonra, sağlığımın her gün daha da iyi olduğunu hissettim. Artık tüm hastalıklarım iyileşti ve vücudumu çok güçlü hissediyorum. Şimdi tek başıma bisiklet ile her yere gidebiliyorum.
Falun Dafa’nın Üstadına hayatımı kurtardığı ve hastalıklarımı iyileştiği için çok teşekkür ederim. Ben sonuna kadar Falun Dafa’yı uygulamaya kararlıyım.
Çince metin: http://www.minghui.ca/mh/articles/2006/4/2/124228.html
* * *
Clearharmony'de yayınlanan tüm makaleleri kopyalayabilir ya da çıktı alabilirsiniz, fakat lütfen kaynak belirtiniz.