Ben genç bir Falun Dafa uygulayıcısıyım ve yaklaşık bir senedir uygulama yapıyorum. Umarım benim yazım aile içindeki sınavlardan geçmeye çalışan genç uygulayıcılara yardımcı olur.
Geçen sene ortaokula geçiş sınavlarından sonra iki ihtiyar Falun Dafa uygulayıcısına rastlama şansına sahip oldum. Onlar bana Falun Gong hakkındaki gerçeği anlattılar. Gerçeği öğrendikten sonra ÇKP kurumlarını terk ettim ve Zhuan Falun kitabını aldım. Beni Dafa’nın prensipleri ve Shifu’nun büyük merhameti çok etkiliyordu. İki ihtiyar insanın uygulamaları Dafa’nın iyi olduğuna inanmamı sağladı, o yüzden benden uygulama yapmaya başladım.
O zamanlar ailem ÇKP’nin yalanlarıyla kandırılmıştı. Ben Falun Gong hakkında gerçeği anlattığımda, onlarda tereddütler doluyordu ve benim söylediklerime çok önem vermemişlerdi. Sonradan büyük ablam beni Fa okurken gördü. Beni defalarca, Dafa’yı bırakmam için ikna etmeye çalıştı. Ben reddedince bunu anneme anlatmış. O sürekli ÇKP’nin yalan propagandalarını tekrarlayıp duruyordu. Tüm ailem benim Dafa’yı uygulamama ve Zhuan Falun’u okumama karşıydı ve uygulamayı bıraktırmaya zorluyorlardı. Ben Dafa’ya daha yeni başlamıştım ve Dafa’nın daha da derin anlamını henüz anlamamıştım, o yüzden de onlar benim anlattıklarımı dinlemiyorlardı, bu da beni çok üzüyordu ve ben, beni üzdüklerinden ve küskünlükten ağlıyordum. Babam ve annem, delirdiğimi ve iyi olmadığımı düşünüyorlardı. Annemle büyük ablam benim önümde ağlıyorlardı, uygulamayı bırakacağıma dair söz vermem için yalvarıyorlardı, ama ben yine reddettim ve onlardan kaçmaya başladım.
Uygulayıcıların çoğunun bunun gibi bir sınavla karşılaştıklarını düşünüyorum. Bu sorunun asıl nedeni, bunun gibi sorunlarla karşılaştığımızda ailemizdekileri yakınımız gibi görmemeliyiz. Bunun yerine onları yaşam olarak görmeliyiz. Ailemizdeki insanlar bu şekilde davranabilir, diye düşünmemeliyiz. İçimizde sakin olmadığımız zaman her şey alt üst olacak.
Bu prensipleri anladıktan sonra fırsat olduğu her seferde ailemdekilerle konuşmaya ve Falun Gong hakkında gerçeği anlatmaya başladım. Defalarca, onlar ya beni dinlemek istemiyorlardı, ya da bana inanmıyorlardı, ya da karşı olduklarını gösteriyorlardı. Çok üzülüyordum, bazen kızıyordum bile. Benim bunun gibi yanlış davranışlarım yanlış anlaşılmaları da beraberinde getiriyordu ve benim ailem Dafa’ya karşı oldu. Çok üzülüyordum ve ne yapacağımı da bilemiyordum. Bu durumlarda Fa okumayı ve egzersiz yapmayı gizlice yapmak zorunda kalıyordum ve bu da bana manevi yönden çok acı çektiriyordu. Shifu, Zhuan Falun’da şunu söylemişti:
“…payına karma düşenlerin hepsi zorluk çeker. Bunun böyle olacağına garanti veriyorum”.
Eğer biz gerçekten uygulama yapmak istiyorsak, karmamızı bitirmeliyiz. Belki de ailemdekilere önceki hayatlarımda borçluydum. Uygulama yapmaya karar verdiysem bunu cesaretle kabul etmeliyim ve sınavların ve zorlukların yüzüne bakmalıyım. Ben Dafa uygulayıcısı olarak bunun gibi sınavları gönül yüceliğiyle karşılamalıyım. Sıradan insanlarla tartışmamalıyım. Onlarla tartışma isteğimin bile olmaması gerekiyor, onun yerine sadece onlara karşı sabırlı olmam gerekir. Bunları anladıktan sonra ailemdekiler tarafından gelen engeller bayağı azaldı. Onlara karşı daha da merhametli olmam gerektiğini anladım ve benim merhametimin onları değiştireceğine inanıyordum. Erkek kardeşim, Dafa’yı okuduğum için bana karşı düşmanca davranıyordu, hatta benimle konuşmayı bile reddediyordu. Gerçekte bu benim kendi karakterimle ilgiliydi, çünkü öncesinde ben ona karşı kötü davranırdım ve ikimizin ilişkisi gergindi. Bu durumda ben iyi tarafımı gösterdim: bana kabaca davrandığında ben sadece gülümsüyordum ve önem vermiyordum. Ben onunla konuşmaya devam ediyordum ve o cevap vermediğinde hiç üzülmüyordum; o zor durumlarda kaldığında da onu düşündüğümü göstermeye devam ediyordum. Kardeşim bunların hepsini fark etti ve belli bir zaman geçtikten sonra yeniden konuşmaya başladı. Bazen beni bile merak ediyordu ve benimle konuşuyordu. Bir gün o eve geldiğinde benimle konuşurken, bir anda kendisine şunu söyledi: “Nasıl oldu da, son zamanlar da seninle konuşurken merhametli oluyorum?”
Bir gün egzersizleri yaparken annem bir anda bana bağırmaya ve sövmeye başladı. Ben kararlı olarak cevap verdim: “Ben Falun Gong uygulamasını son günüme kadar yapacağım, sadece ölüm beni ayırabilir” dedim. O benim kelimelerim karşında şok oldu ve gitti. Babam benim egzersizleri yaptığımı görünce daha yeni laf söylemeye hazırlanmışken ben ona şunu söyledim: “Eğer ben kötü davranışlar yapıyorsam bana ders vermelisin. Ama ben burada bedenimi sağlamlaştırıyorum ve karakterimi iyileştiriyorum, o halde neden sen beni durdurmak istiyorsun?” Onun söyleyecek bir şeyi yoktu ve o da gitti.
Şimdiyse ben Fa okurken ve egzersizleri yaparken ailemdekiler bana artık engel olmuyorlar, sadece önem vermiyorlar. Tabiî ki de çok onları diğer alanlarda kontrol eden kötü partinin faktörlerini ve toplanan kötü maddeleri yok etmek için sık olarak doğru düşünceler yolluyorum.
Genç uygulayıcıların Dafa’yı okuma fırsatlarının değerini bileceklerine, televizyonu az izleyeceklerine, bilgisayar oyunlarını oynamayı bırakacaklarını ümit ediyorum. Sıradan insanlar bunlar gibi ana bilinci zehirleyen korkunç şeylerden zevk alıyorlar; onlar kendi hayalleriyle ve fantezileriyle yaşıyorlar. Umarım genç uygulayıcılar bunlar gibi sıradan insan şeylerinin etkisi altında kalmazlar.
Bu benim düşüncelerim, lütfen herhangi hata varsa merhametle gösterin.
Çince metin: http://minghui.ca/mh/articles/2009/3/11/196947.html
* * *
Clearharmony'de yayınlanan tüm makaleleri kopyalayabilir ya da çıktı alabilirsiniz, fakat lütfen kaynak belirtiniz.
devamı ...