Hong Kong’un Yeni Sahibi Mi Var?

Facebook Logo LinkedIn Logo Twitter Logo Email Logo Pinterest Logo

Cumartesi sabahı internet sitelerinde gezinirken Hong Kong’da 27 Ocak 2010 tarihinde sahnelenmesi planlanan Shen Yun Gösteri Sanatlarının ilk gösterisinin zorla iptal edildiği hakkındaki haberi gördüm. Bunun sebebi, Hong Kong hükümetinin ÇKP’nin baskısına boyun eğerek gizli anlaşmaya girmesi sonucu Shen Yun Gösteri Sanatları Grubundaki kilit öneme sahip teknisyenlere vize vermeyi reddetmesiydi. Bu haberi okuduktan sonra kendime şu soruyu sormaktan alamadım: Hong Kong’un yeni bir sahibi olmasın?

Hong Kong’un Çin’e dönmesi ve “tek ülke, iki sistem” kavramının en azından ilk elli yıl hiç değişmeyeceği yönünde 1997 yılında bize verilen sözü çok iyi hatırlıyorum. O zamandan bu yana sadece on üç sene geçti –elli yıla daha çok var. Fakat Hong Kong vatandaşlarının bu seneler içinde özgürlüğünü kaybettiği apaçık görünüyor, onlar bir sanat gösterisini izleyip izleyemeyeceklerini bile seçemiyorlar. ÇKP, Hong Kong’a kimin gireceğini ve çıkacağını gözaltına almanın dışında, ülkenin ekonomisini ve kültürünü de kontrolü altına geçirmiş durumda. Ama ne olursa olsun, Hong Kong vatandaşlarının “kızıl makinenin” altında kalmanın dışında kalabilmeleri, onların elde ettikleri büyük cesaret ve toplum bilinci seviyesinin yüksekliğini kanıtlıyor.

Şükür ki, Hong Kong hala eskisi gibi özgür dünya ülkeleri arasında yer alıyor ve özgürlük şartları altında büyüyen çoğu kişi bunun gibi kıyıma karşı kendi düşüncelerini ifade edebiliyor. Yasama organı üyesi ve hukukçu Albert Ho Chun-Yan, Shen Yun Gösteri Sanatları Grubundaki önemli teknisyenlere vize vermeyi reddetme kararının politik nedenlerden verildiğini söyledi. Demokratik Partisi temsilcisi Lin Yunghsien şu soruyu dile getirdi: Neden başka bir ülke değil, neden Hong Kong vatandaşları birinci sınıf bir sanat gösterisini izleme şansından mahrum edildi? Yani açıkça konuşursak, bu insan haklarını çiğnemektir. Bu yüzden kendisi adına kararı protesto ettiğini duyurmak istediğini söyledi ve devlet yetkililerinin vicdana uygun hareket etmelerini diledi. Hong Kong basınının kıdemli bir üyesi olan Cheng Hsiang şöyle söyledi: “Ben, Hong Kong vatandaşlarının şu an ellerinde olan ve ilerlemeyi garanti eden özgür ortamın değerini bileceklerine umut ediyorum. Bizim özgürlüğümüzün ve aynı zamanda uluslararası toplumdaki etkimizin herhangi bir politik sebeple zarar görmesini istemiyorum” dedi.

Yukarıda bahsettiğim olayı daha önce duyduğum birkaç haber kanalı da kanıtladı. Anakara Çin’deki bazı kanallar (internet, TV, radyo, gazete vb.) ülkede yaşayan vatandaşlara 27-30 Ocak tarihleri arasında Hong Kong gitmemelerini aksi takdirde potansiyel “devrim karşıtları” olarak etiketlenecekleri dikte edilmişti. Anakara Çin’den Hong Kong’daki gösteri için bilet satın alanlar ya da almak için bilet satış merkezini arayan vatandaşlar da beklemedikleri şekilde ÇKP’nin polisi ve emniyet ajanları tarafından hedef alınarak biletleri vermeleri ve gösteriye gitmemeleri yönünde baskı gördüler. Bazı vatandaşların evlerini polis bastı ve satın aldıkları biletleri vermelerini emredildi. Her yerde 610 Ofisinin izleri görünüyor. Bu durumda şöyle bir izlenim oluşuyor, ÇKP’nin Hong Kong ile arasındaki ilişkiyi bir “aile” olarak yansıtmasına rağmen aslında elindeki gücü kullanarak o ailenin reisi yani o ailede her türlü özgürlüğü ve bağımsızlığı yok etmeyi hedefleyen baba olduğunu ifade ediyor. Hong Kong’un son zamanlarda bu o aile ilişkisi yüzünden gördüğü zararın ne kadar büyük olduğu çok şaşırtıcı.

Herkesin bildiği gibi, bir leoparın üzerindeki lekelerin hiçbir zaman silemeyeceği gibi ÇKP’nin yalan, ahlaksız, şiddet ve çirkinlik dolu metotları da hiçbir zaman değişmeyecektir. Ne zaman olursa olsun bir engel yarattığında, kendi yaptığı o kötü ve çirkin hareketleri ne kadar çok süslemeye çalışırsa çalışsın yine de insanlar her şeye rağmen kızgın bir şekilde onu yargılayacaktır. Bu, ÇKP’nin tüm engellemelerine rağmen Shen Yun Gösteri Sanatları Grubunun dünya çapındaki gösterilerinin büyük ün elde ederek ÇKP’nin çabalarını boşa çıkarmasının nedenlerinden biridir.

2010 yılının Ocak ayında Shen Yun Gösteri Sanatları Grubunun Arkansas Eyaletinin Little Rock şehrinde gösterilerini sunmasından öncesinde, ÇKP’ye bağlı Houston şehrindeki Çin Konsolosluğu sahne idaresine Shen Yun Gösterisini iptal etmelerini rica eden ve Shen Yun’u kötüleyen 13 sayfalık bir mektup yazdı. O mektup sahne idaresi tarafından hemen Federal Araştırma Bürosuna (FBI) gönderildi. Sahnenin genel müdürü, mektubun iş hayatı boyunca ilk defa bu kadar kepaze ve hakaret dolu bir mektup ile karşılaştığını bildirdi: “Kimin bizi korkutmaya veya bize baskı yapmaya çalıştığı fark etmiyor, biz nasıl doğru görürsek o şekilde hareket edeceğiz. Ben Shen Yun Gösteri Sanatları Grubunun sahnemizde gösteri sunmak için gelmesinden gurur duyuyorum” dedi.

ABD Kongre Üyesi Gus Bilirakis de Washington DC.’deki Kennedy Gösteri Sanatları Merkezinde Shen Yun gösterisini izledikten sonra yazdığı mektupta gösteriyi “şahane” olarak yorumladı ve “Ben, Hong Kong’un da bu derece de bir gösteriyi izlediklerinden sonra aynı şekilde çok fayda elde edeceğini hissediyorum. Shen Yun’ün ilk uluslar arası çapta Çin dansı gösterisi ve çok ulusluğu ülkemizin mükemmel bir örneği ve onunla gurur çok duyuyoruz”. diye belirtti.

Ben ÇKP’nin Shen Yun’den çok korktuğuna kati bir şekilde inanıyorum ve aslında o bağımsız düşünme yeteneğine, ÇKP’den farklı kendi kültürüne sahip insanlardan korkuyor ve insanlarını daha bebekliğinden itibaren kendi düşüncesini aşılamaya çalışıyor. Çok merak ediyorum, yedi milyondan fazla Hong Konglu ne hissedecek ve nasıl bir tepki verecek? Kendi özgürlüğünü ve onurlarını korumak için bir şeyler yapacaklar mı?

Çince metin: http://minghui.ca/mh/articles/2010/1/23/216808.html
İngilizce metin: http://www.clearwisdom.net/html/articles/2010/1/25/114134.html

* * *

Facebook Logo LinkedIn Logo Twitter Logo Email Logo Pinterest Logo

Clearharmony'de yayınlanan tüm makaleleri kopyalayabilir ya da çıktı alabilirsiniz, fakat lütfen kaynak belirtiniz.