Dün kendisi de bir uygulayıcı olan eşimle birlikte, iki uygulayıcı arkadaşımızın güçlü duygusal takıntıları olduğunu konuşuyor ve onlar için çok endişeleniyorduk. Bu sabah karım gene bu konuyu açtı. Biraz konuştuktan sonra, bir anda ikimiz de burada bir şeyin yanlış olduğunu hissettik. Görünüşte biz diğerlerini düşünüyor ve endişeleniyor gibiydik ve yardım etmek istiyorduk. Fakat sorunun derinliğine baktığımızda, fiilen diğerlerini eleştirdiğimizi fark ettik. Biz kendimizi çok nadir eleştiriyoruz, eleştirsek bile takıntılarımızın sadece ucundan bahseder ve üzerinde durmazdık. Ben bunun çok kötü bir alışkanlık olduğunu fark ettim.
Dün akşam kendime, tekrar ve tekrar içime bakmam gerektiğini hatırlattım. Fakat sabahleyin yine diğerleri hakkında konuşmaya başladım ve eski sıradan insan anlayışımdan kurtulma şansını kaçırdım. Bu konuyu hem kendime hem karıma yeniden hatırlattım. Karım sanki beklenmedik bir anda her şeyi anladı ve bunu ayna yansımasına benzetti.
Biz aynaya baktığımızda ve düzgün giyinmediğimizi gördüğümüzde hemen üzerimizdeki giyimi düzeltiyoruz, aynanın içine girip oradaki görüntüyü düzeltmiyoruz ki.
Biz kendi içimize bakmanın -altın anahtar olduğunu biliyoruz, etrafımızdaki uygulayıcı arkadaşlar ise ayna görüntülerimiz. Eğer biz ayna görüntülerinde bir şeylerin pekiyi olmadığını görüyorsak hemen kendimizi düzeltmeliyiz, tıpkı üzerimizdeki giysileri düzelttiğimiz gibi. Fakat biz bunun yerine çok sık olarak diğer uygulayıcıların eksikliklerini düzeltmek için aynanın içine atlıyoruz. Bazen, Fa için sorumlu olduğumuzu düşünerek kendimizi incelemek yerine kendimizi süslüyoruz.
Ben eşimin ne hissettiğini ve ne söylediğini, benzerliğin çok uyumlu olduğunu söylediğinin anlamını anladım. Bu bana Shifu’nun söylediğini hatırlattı:
“Eğer insani durumunuzu değiştirmek istemez ve Dafa'da mantıklı bir şekilde gerçek bir anlayış geliştirmezseniz, fırsatı kaçıracaksınız. Eğer binlerce yıldır sıradan bir insan olarak biçimlenmiş, kemiklerinize kadar işlemiş olan insan mantığını değiştirmezseniz, bu yüzeysel insan kabuğunu kıramaz ve Tamamlanmaya ulaşamazsınız.” (Daha İleri Yükselmeler –‘Uyarıcı Nasihat’dan)
Biz kendi içimize bakmak yerine başkalarına bakmaya alışmışız ve bazen düşüncelerimiz kendimiz yerine başkalarına odaklanmış durumda. Fakat biz ona bakarken o insan düzeldi, biz ise demek ki o kadardır zamanı boşuna harcamış ve değerli fırsatı boşuna kaçırmış oluyoruz. Çünkü kendi içine bakma, sihirli bir anahtardır ve bu anahtar varken ben artık eskisi gibi saf hareket etmemeliyim. Başkalarını eleştirme kötü alışkanlığımı bırakmalı ve onun yerine kendi içine bakma alışkanlığını oluşturmalıyım.
Çince metin: http://www.zhengjian.org/zj/articles/2010/3/31/65258.html
İngilizce metin: http://www.pureinsight.org/node/5937
* * *
Clearharmony'de yayınlanan tüm makaleleri kopyalayabilir ya da çıktı alabilirsiniz, fakat lütfen kaynak belirtiniz.