Daha küçük yaşlarımdan itibaren iyi bir eğitim aldım, birçok kitap okudum ve nasıl doğru bir insan olunması gerektiği ile ilgili birçok prensiple tanıştım. Ben hep yüksek ahlaklı iyi bir insan olmak istedim ve o yüzden kendime yüksek kurallar koydum. Fakat hayatımda zor geçen yaşlarımda başkalarının eleştirdiği hareketler yaptığım için kendimde kusurlu hissi oluştu. Ayrıca kendimi gerçek yolumdan kaydığım için affedemiyordum; uygulamaya başladıktan sonra uygulayıcılar için doğru olmayan cinsel ilişkilerim vardı.
Ben davranışlarıma karşı herhangi bir bahane arayışında değilim. Ne kadar bahanen olursa olsun aslında bu tür hareketler olmamalı. Uygulamaya döndükten sonra, bendeki kusurlu hissi daha da kuvvetlendi. O his kalbimin derinliklerinde saklanmıştı, belli bir anda geçmişimi unutmuşum gibi bir his oluşmuştu. Fakat dün kendi içime bakıp şöhret takıntısını gidermeye çalışırken, bu takıntının ana nedenlerinden birinin de, kusurlu hissi olduğunu fark ettim.
Genelde kusurlu hissi başkalarından kendin hakkında olumsuz uyarılar duyma korkusu; bu da şöhret düşkünlüğü –kibirdir. Çocukluğumdan bu yana o kadar büyük bir çanta gibi omzumda taşıdığım için, insanlarla tanışmaktan, insanların yanında olmaktan çekiniyor, birinin beni gücendirmesinden, kendi adıma olumsuz yorumlar duymaktan korkuyordum ve bunun gibi korkuların sonu yoktu. Eğer bu yükü taşımaya devam edersem, nasıl korkusuz yaşardım? Bir hayattan başka bir hayata bedenlerimiz çok çeşitli faktörleri biriktiriyor. Olumlu ve olumsuz faktörler var. Bizim ana ruhumuzun nasıl faktörler seçtiği çok önemlidir. Geçmişimizde olanları reddedip geleceğe doğru hareket etmek, eğer olumsuz faktörleri yok etmeyi başarırsak ve Fa’ya uygun olan faktörleri seçersek, bu durum doğru değil mi? Geçmişte nasılsak şimdi de öyle kalmamız gerekiyor mu? Xiulian insani düşüncelerden sürekli olarak kurtulma süreci değil mi? Hep eskilere tutunup, onlardan kurtulamama bir takıntı değil mi?
Bunu artık anladığıma göre, başkaları bizim eksikliklerimizi gösterdiğinde, uyarılar geçmişimize bağlı olsa ve şu zamanki gerçeğimizle alakası olmasa bile sakince onları dinlemeliyiz. Bu durumda kendimizi savunmamalıyız. Başkaları bizim geçmişimizde olan utanç verici tecrübelerimizi öğrendiklerinde, biz kendimizi savunmadan onların bizi eleştirmesine izin vermeliyiz, çünkü bu gerçekten de olan bir şey. Eğer onlar bizim artık değiştiğimizi bilmiyorlarsa, biz zamanla kendi davranışlarımızla onlara bunu gösterebiliriz. Kendisini affedemeyen bir insan başkalarını affedebilir mi? Böyle bir zihniyet bende başkalarının takıntılarına karşı takıntı yaratabilir ve o zaman ben onlara karşı merhametli davranamam.
Benim geçmişimde olan her şey, gerçekten de benim geçmişte yaptığım şeylerdir, fakat şimdi bunların olmasına müsaade etmiyorum. Ben geçmişimdeki tüm alışkanlıklarımdan kurtuluyorum. Bu günden itibaren, ben tamamıyla yeni bir insanım, hayatı Fa ile birleşen bir insan. Uygulayıcı arkadaşlar, lütfen kendi doğru enerjinizle beni destekleyin!
Çince metin: http://www.minghui.org/mh/articles/2009/11/6/212064.html
İngilizce metin: http://www.clearwisdom.net/html/articles/2009/11/19/112474.html
* * *
Clearharmony'de yayınlanan tüm makaleleri kopyalayabilir ya da çıktı alabilirsiniz, fakat lütfen kaynak belirtiniz.