Düşünce

  • Çin Tıbbı Etkili Mi?

    Bir gün akşam saatlerinde bir bayan iki yaşındaki oğlunu getirdi. Elinin başparmağının tırnağı bir hafta önce kızarmaya başlamış. Batı tıbbı doktoru oğlunun eline ameliyat yapılması gerektiğini söylemiş. Bayan oğlunu düzenli olarak hastaneye iğne yaptırmaya götürmüş. Bu prosedürü birkaç kez devam ettikten sonra ilaçlar yüzünden çocuğun tırnağı etinden tamamen kalkmış. Çocuk devamlı ağlıyormuş ve sonucunda sıtma olmaya başlamış. Onlar tekrardan batı tıbbı doktoruna gitmişler, batı tıbbı doktoru yeniden onun ameliyata ihtiyacı olduğunu tekrarlamış, fakat o tırnağın ameliyattan sonra kurtarılacağına da garanti verememiş.
  • Xinxing’imizi Korumalı ve Zihnimizi Kolay Kolay Hareket Ettirmemeliyiz

    Bir uygulayıcı da “konfor” takıntısından dolayı konforu kovalama düşüncesi ortaya çıkınca, zihninde biraz “tembel” olup biraz fazla uyuyayım veya dünyevi yaşam tarzının tadını çıkarayım diye düşünür düşünmez, diğer bir boyutta “konfor” ve “tembel” iki tane çirkin şeytan bu uygulayıcının yanına hemen gelebilir, kafasını kontrol eder ve ona “konfor”un tadını çıkarma hisleri verir, fakat iki şeytan aslında durmadan bu uygulayıcının etrafına sıvı gibi siyah bir zehir döküyor. İnsan dünyasında yansıyan görüntü ise bu uygulayıcı gittikçe daha tembel olacak, değerli vaktini boşa harcayacak ve en son geri kalıp kendi kendine bitirecek.
  • Sorun Bir Şeyi Geçip Geçememenin Zor Olması Değil, Sizin Fa’ya İnanıp İnanmadığınızdır

    Bir anda, bir problem ortaya çıktığında ana sorun bunu aşmanın zor olmasında değil, Fa’ya inanıp inanmadığımızda gizli olduğunu anladım. Mesela, Fa’yı okurken uyku bastığını farz edelim ve bu durumdayken Fa’yı okumaya devam etmenin zor olduğunu hissetmeye başlıyorsunuz. Eğer siz içinizden şöyle geçirirseniz: “Ben Dafa gücüne inanıyorum ve ben bu sınavı aşmalıyım” ve gerçekten de içinizden Dafa’ya inanıyorsanız ve uyuma isteğine kararlı bir şekilde karşı koyuyorsanız o zaman gerçekten de bunu geçer ve zindelik elde edersiniz.
  • İnsan Bedeni Hakkındaki Anlayışım

    Ben bir adada sakin bir parkta bulunuyorum. Burada çok sayıda uzun ve yemyeşil ağaç var. Dalgaların kıyıya vurması ve çekilmesi ile denizin rüzgârla uyum içerisindeki sesini duyabiliyorum. Oturuyorum, zihnimi sakinleştiriyorum ve hayatın derin anlamını anlamaya başlıyorum. Yoldan geçen insanlara bakarak sakinlik hissediyorum ve o sakinlik beni bu dünyadan çok uzaklara alıp götürüyor. O anda insan bedenimle hiçbir bağlantı hissetmiyorum. Zihnim boş ve tamamıyla huzur doluydu. Tanrıların insanoğlunu neden bu kadar mükemmel yaratmış olduğunu daha derin bir şekilde anladım.
  • Fa-Zhen-Nian Yaparken Gördüklerim

    Dün saat 22:55’te bölgemizdeki uygulayıcı grubumuz hep beraber Fa-Zhen-Nian (doğru düşünceler yollama) yapıyorduk. Ben her zamanki gibi bacaklarımı lotus şeklinde katlayarak oturdum ve alanımı temizlemeye başladım. Bir anda diğer alanlarda kendi bedenimi gördüm, binlerce ele sahip büyük ve yüksek bir Buda şeklindeydi. O Buda’nın saçtığı ışıltılar etrafındaki her şeyi altın rengi bir ışıkla aydınlatıyordu. Her bir el hareketi gökte renkli bulutlar ve çeşitli rengârenk ışıltılar oluşturuyordu. Büyük miktardaki enerji çok güçlü bir şekilde bedenimde dolaşıyordu. Diğer alanlarda kötülüğü yok etmek için elimi göğüs hizasında kaldırdığımda...
  • Övgü Üzerine

    Övgü her insanın hoşuna gider. Yerinde ve zamanında övgü insanı cesaretlendirir. Fakat bazı durumlarda insanlar kendi çıkarları için sizi övgüye boğarak asıl amaçlarını gizler ve size istediklerini yaptırabilirler. Sizi yanlış yönlendirirler. Övgü insanın yumuşak karnıdır. Zayıf yanlarından birisidir. Kendinizi rahatlık takıntısına kaptırırsınız. Onu çok çabuk alır kabul ederiz. Bize nelere mal olacağını bilemeyiz, üstünde fazla düşünmeyiz. Bazen gerçekten de herhangi bir çıkar gözetmeksizin sizi överek iyilik ettiklerini düşünürler. Fakat biz bir başkasına nasıl olur da iyilik edebiliriz. O kişiyle ilgili gerçekleri bilmiyoruz.
  • New York Fa Konferansına Katılma İzlenimlerim

    New York’a giden yolun son bölümünü anımsarken, o tıpkı uygulama yolumuza benziyor: ürkek ve şaşkınlık var fakat tehlike yok, yolun üzeri engellerle dolu ve bakarken yürüyebilecek hiçbir yol yokken, eninde sonunda mutlaka bir yol çıkıp yürüyebiliriz. Aslında uygulama yolumuzu seçip karar verirken, zihnimizde böyle bir hazırlık gerekir, xiulian uygulamasında düz yollar yoktur ve xiulian uygulaması bal yemek gibi olamaz. Shifu yakın senelerdeki Fa’yı öğretmelerinde defalarca bizden en son yolumuzda iyice yürümemiz gerektiğini ve uygulamamızın ilk günlerindeki gayretli durumumuza tekrar dönmemiz gerektiğini istedi.
  • Uygulayıcılar Hiçbir Zaman Fa’dan Yanlış Alıntı Yapmamalı

    Son zamanlarda benim tanıdığım bazı uygulayıcılar Shifu’nun söylediklerinden belli cümleleri yanlış alıntılar yaparak, yâda cümleleri parça parça bölerek dile getiriyorlardı veya kendi anlayışlarını aktarabilmek için o cümlelere kendilerinden bazı kelimeler ekliyorlardı. Sonradan o cümlelerin Shifu tarafından konuşmaları sırasında söylendiğini öne sürüyorlardı. Bir uygulayıcı kendi Fa anlayışını paylaşıyordu, fakat dinleyen uygulayıcılar tam olarak onun örnek verdiği kelimelerin gerçekten de Shifu’ya ait olup olmadığını veya Shifu’nun kelimelerinden kendi anladıklarımı olup olmadığını anlayamıyorlardı.
  • Bir Sınav Türü Daha -Fa’ya ve Shifu’ya Saygı Konusu

    Bir gün hala çok net hatırladığım bir rüya gördüm. Üniversitede iki büyük doktora diploması sunma hakkındaydı. Bu meslek son derece önemli olduğundan dolayı bu işten sorumlu olan Tanrı, bu konuda tüm tedbirleri aldı: o seçtiği üç adayın bu sınava katılmalarına izin verdi, fakat onlara o ana sınava ilaveten ek bir sınav daha hazırladı ve onları önceden bundan haberdar etmedi. Birinci aday, doktor üniforması ve diplomasını eline alır almaz ilk olarak Tanrılara minnettarlığını bildirdi. Fakat ikinci aday, doktor üniformasını ve diplomasını eline aldığında, bu başarının sadece kendi çabası sayesinde olduğunu, Tanrılara ettiği duaların hepsinin boşa çıktığını söyledi.
  • Uygulayıcı Arkadaş ve Uygulama İle İlgili Şeylere Dair Yorumda Bulunurken de Konuşma Kontrolüne Dikkat Etmeli

    Bir Dafa uygulayıcısı olarak, uygulama esnasında karşılaştığımız her şeye doğru düşünce ile davranmamız gerekir, buna kendimiz ve uygulayıcı arkadaşlar hakkındakiler de dâhil. Uygulayıcı arkadaşların eksikliğini görünce, bizler sıradan insan gibi dedikodu yapmamalıyız, tam tersine merhametli olarak onların dikkatini çekmeliyiz. Ayrıca, uygulama esnasında karşılaştığımız şeylere de sıradan insanın kamuoyu metoduyla davranmamalıyız. Bu yüzden, bizler kesin bir şekilde içimize bakarak kendi kalbimizi düzeltmemiz gerekir.
  • Doğru Olmayan Bir Düşünce Çıktığı Anda Suç İşlemiş Oldu

    İnsanın bir düşüncesi doğar doğmaz tanrısal varlıklar anında onu öğrenirler. Çoğu kişi, eğer hareketiyle gerçekleştirmeyip sadece kafasında doğru olmayan bir düşünce ortaya çıktığında suçu işlememiş olarak varsayar. Fakat yukarıdaki gerçek hikâyelerden de anlayacağınız gibi gerçek düşündükleri gibi değildir! Ming hanedanlığı döneminde ölmüş fakat tekrar canlanmış olan Lu Qing adındaki bir kişi, cehennemden dönmeden önce bir görevli kendisine “İnsanda doğru olmayan herhangi bir düşünce ortaya çıktığı anda suçlu olmuştur ve herhangi bir şehvet düşüncesi ortaya çıkarken büyük suç işlemiş olur.” diyerek uyarmış.
  • Batılı Bir Uygulayıcı: “Eski Toz Silinmelidir”

    Kim eski güçlerle savaşmak istiyor ki? Eski güçler savaşabilseler bile, onlar Dafa uygulayıcılarıyla savaşmayı hak etmiyorlar. Dafa uygulayıcıları da aynı zamanda “savaşma” durumuna kadar düşmemeli. Aynı zamanda Fa-Zhen-Nian yapma ve yaşamları kurtarma sürecinde kendimde zar zor ayırt edilebilen rekabetin iki öğesini fark ettim, sanki eski güçlerle yaşamların kaderi için savaş halindeydim. Eski güçlerle hiçbir şey için rekabet etmememiz gerektiğini, hatta bunu düşüncemizden bile geçirmememiz gerektiğini ancak şimdi anlayabildim. Evren Dafa’ya aittir, onlara değil. Onlar sadece eski tozlardır ve eski toz silinmelidir.
  • Duyguları Gidermek; Uygulama Ortamını Temizlemek

    İşim gereği A şehrinden belli bir zaman önce zulüm gördüğüm B şehrine gitmem gerekiyordu. Bazı uygulayıcılar benim gideceğimi biliyorlardı ve benim gitmemi istemediklerini söylediler. Bazılara bana yol parası vermek, bazıları da beni veda yemeğine davet etmek istiyor, bazıları bana bu bölgede üretilen belli eşyaları hediye etmek için satın almıştı. Bazıları sadece son kez benimle görüşüp konuşmak istiyor veya bana hatıra için hediyeler alıp getirmişlerdi. Ben çok net bir şekilde bir uygulayıcının başkalarının sırtından söz konusu ufak, önemsiz şeyler olsa bile yarar elde etmemeleri gerektiğini biliyordum, bu yüzden hediyelerin büyük çoğunluğunu almayı reddettim.
  • Sıradan İnsan Zevkleri Peşinde Koşma Takıntısını Gidermek

    Gördüğüm bir rüyada kocaman bir çocuk oyun parkındaydım. O çocuk parkında demir kollar ve kaydırak gibi bir sürü oyun aletleri vardı. Biri yanıma yaklaştı ve şöyle sordu: “Bunlar senin ilgini çekmiyor, değil mi?” Başka oyun aletlerine işaret ederek şöyle söyledim: “Bunlar o kadar da ilgimi çekmiyor. Sadece salıncaklar ve merdivenler benim ilgimi çeker.” Bunları söyleyip bitirdiğim anda rüyadan uyandım. Şöyle analize ettim: “Yaşım 40’ın üzerinde, neden böyle bir rüya gördüm? Bunlarla bağlı olan herhangi takıntım var mı acaba?” Daha da yoğun bir şekilde içimi aradıktan sonra, en tehlikeli takıntımın insani zevkleri peşinde koşmak olduğunu fark ettim.
  • Korku, Yavaşlama ve Pişmanlık

    Falun Gong hakkında yanlış düşünceleri düzeltme döneminde, çok sık olarak sonradan yaptığım hareketlerimden pişman oluyordum. Falun Gong hakkında gerçeği iyi açıklayamadığım için başkalarının beni engellemelerine izin veriyordum ve Shifu’ya yaşamları kurtarmasına yardım etme fırsatını kendi takıntılarımın yüzünden kaçırdım. Çok sık, belli bir insana gerçeği açıklamam ve zulüm hakkında konuşmam gerektiğini düşünür, fakat bunu yapmak için onunla temas kurmayı ciddi olarak aramıyordum, sonradan da onun artık öldüğü haberini alıyordum. Şöyle anlar da oluyordu, birisine geleceğime söz veriyordum.