Antik Hikayeler

  • Antik Çin Hikâyeleri: Beyefendiler Endişe ve Korku Bulundurmazlar

    Konfüçyüs’ün Sima Niu adında bir öğrencisi vardı. Sima Niu’nun kardeşi kendisini gizli ve yasadışı olarak şehir duvarı inşaatı yaptığı için tenkit ettiği için Konfüçüs’ü öldürmek istedi. Bunun yüzünden Konfüçyüs ve öğrencileri Song Ülkesinden ayrılmak zorunda kaldı. Sima Niu kardeşinin kötü eylemlerini düşünürken, kederle içini çekmemesi elinde değildi ve dedi ki, “Herkesin övülmeye değer kardeşleri var. Tek benim yok.” Konfüçyüsün bir öğrencisi olan Zixia, Sima Niu’nun söylediklerini duydu ve onu rahatlatmak için “İnsanlar için ‘Yaşam ve ölüm sadece kadere bağlıdır; zenginlik ve şeref tamamen cennete bağlıdır.’ sözlerini duymuştum.
  • Antik Çin Hikâyeleri: Bir Yemin ve Bir Vaat

    1127 yılında İmparator Zhao Huan, eşleri, devlet liderleri ve on binden fazla kişi ile beraber esir alındılar ve Jin askerleri tarafından kuzeydeki Jin Ülkesine götürüldüler. Daha sonra bir anlaşmaya varıldı ve bu anlaşmaya göre İmparatoriçenin memleketine dönmesine izin verildi. Ayrılırken İmparator Zhao, gözyaşları içinde İmparatoriçe Xianren’in elini tutarak, “Eğer bir gün güneye dönebilirsem, Taiyi Sarayında sadece bir devlet lideri olsam bile bana yeter. Başka hiçbir isteğim yok.” dedi. İmparatoriçe Xianren, “Güneye döndükten sonra, eğer senin geri dönebilmen için çareler aramayı düşünmezsem, gözlerim kör olsun.” diye karşılık verdi.
  • Antik Çin Hikâyeleri: Hürmetkârlık

    Bay Xiao Deyan (558-645 M.S.), Tang Hanedanlığının (618-907) Yongzhou¹ Eyaletine bağlı Chang’an Şehrinde yaşadı. O kutsal ve tarihsel kitapları geniş çapta okudu ve Zuo’nun İlkbahar ve Sonbahar Tarihi Olayları² kitabı üzerine ustaydı. Tang Gaozu (566-635, Tang Hanedanlığının ilk İmparatoru) döneminde Yinqing Guanglu Dafu³ görevine getirildi. Zhenguan döneminde (Tang Taizong yıllarının adı) ise hem Edebiyat Devlet Memuru hem de Hongwen Enstitüsü Bilgini görevine getirildi. Bay Xiao Deyan, Hongwen Enstitüsü bilgini olduğunda, vücudu ve zihni temiz tutmak için sıkça banyo yapıyor, temiz kıyafetler giyiyordu.
  • Antik Çin Hikâyeleri: Kendini Kontrol Etmek ve Öfkeyi Bastırmak

    Hu Anguo, antik Çin’in Song Hanedanlığı dönemindeki ünlü bir kuramcı ve yazardı. O, tüm hayatı boyunca bir bilgenin davranışına uygun hareket etmeye çalıştı. Ülkesinde birçok seviyede görev aldı, aldı görevlerin en yükseği “Baowenge Bilgini” ünvanı idi. Gençken sabırsızdı ve bu yüzden bir defasında bir askere vurdu. O asker de ona karşılık verdi. Hu, sinirlenmenin bir problemi çözebilecek yol olmadığını fark etti, dolayısıyla o bir not defteri hazırladı ve edebi eserledeki hoşgörü ile ilgili hikâyelerden seçilmiş parçaları kopyaladı. Yavaş yavaş daha fazla sabırlı bir kişi olmaya başladı ve zihni de daha fazla hoşgörülü oldu.
  • Antik Çin Hikayeleri: Sözünü Tutmak Dürüst Bir İnsan Olmanın Temelidir

    Bir kişi eğer bir söz verirse, o zaman “Dürüstlüğü”nün prensibine göre yaşamalı ve ne olursa olsun sözünü yerine getirmeli. Bu, neredeyse bir davranışın temelidir. Antik insanların, hatta hayatlarıyla söz tutması ile ilgili hikayeleri okurken, onlara büyük hayran oldum. Qiantang şehrinden Zhou Yuze, Wu ve Yue iki ülkenin arasında ticaret işi yapıyordu. Ailesi çok zengindi fakat 1711 yılında soyuldu. Onda kalan başka bir ticaret adamının binlerce malının hepsi götürüldü. Bu olaydan sonra, Zhou Yuze kendisine ait olan herşeyi sattı ve o ticaret adamına verdi. O, “Ben hiçbir şeye sahip olmayabilirim, fakat müşterilerime zarar veremem.” diye söyledi.
  • Antik Çin Hikâyeleri: Başkalarının Erdemlerini Hatırlayın ve Kusurlarını Unutun

    Çin’de Ning Qi adında bir adamın efsanesi vardır. Wei eyaletinin vatandaşıdır. Wei eyaletinde kendi kabiliyetiyle yapabileceği bir şey olmadığı için geçinememektedir. Bu yüzden komşu eyaletteki Qi hükümdarı Dük Huan’a gitmeye karar verir. Yoksul olmasına rağmen, Qi eyaletine gitmek için bir tüccarmış gibi rol yaparak öküz arabasıyla buraya doğru yola çıkar. Bu şekilde Qi eyaletinin başkentine ulaşır ve Guo şehrinin kapısında kamp kurar. Ning Qi bir akşam öküzünü beslediği esnada Dük Huan, misafirleriyle görüşmek için Guo şehrine gelir.
  • Antik Çin Hikâyeleri: Gece Yarısında Altın Hediyesini Reddetti

    Antik bilgin Yang Zhen, Donghan Hanedanlığı (M.S. 25-220 ) döneminde Hongnong Bölgesinde yaşadı. O araştırmalarında çok çaba sarf etti ve bilgi refahını oldukça yükseltti. Yang, yirmi yıldan uzun bir zaman öğretmen olarak dersler verdi ve ünlü bir bilgin olarak tanındı. Daha sonra devlet dairelerinde çalışmak istediğinde, insanlar onun çok yaşlı olduğunu düşündüler, fakat o çok kararlıydı. General Deng Zhi, Yang Zhen’in iyi itibarını duyduktan sonra, elli yaşını geçmiş olmasına rağmen onu kabul etti. Sonra Yang Zhen, Jinzhou Kenti ve Donglai Kentinde Baş Lider oldu. Donglai Kentindeki görevine gitmek için Changyi Kentinden geçerken...
  • Antik Çin Hikâyeleri: Lü Meiniang

    Lü Meiniang, bir peri idi ve uzun yay gibi kaşlarıyla doğdu. Çincede Meiniang’ın anlamı güzel kaşlı bayandır, işte o adını bu yüzden aldı. O aynı zamanda Wei Hanedanlığı dönemindeki İmparator Beizu’nun öğretmeni Lü Jingzuo’nun torunuydu. Han hanedanlığının son döneminde, Jingzuo ve üç kardeşi Jingyu, Jingfu ve Jingrong, imparatorun öğretmeni oldular. Dading döneminde, Lü Jingzuo’nun yaşamı tersine döndü ve Lingnan bölgesinde yerleşti. Yongzhen’in Tang hanedanlığındaki ilk yılında ve Meiniang on dört yaşındayken, Çin’in Güney Denizindeki başkomutanı süper kabiliyetinden dolayı onu imparatora gönderdi.
  • Antik Çin Hikâyeleri: “Hayır” Anlamı Yerine “Evet” Söylenen Kişi Kötü Bir İnsandır

    Daha önce, uzun zamandır hasta olan fakat iyileşmek için hiçbir umudu olmayan Ren Guozuo isimli bir adam vardı. O, huzur ve iyi sağlık için Tanrıya dua etmek için ona yardım edebilecek bir Taoist usta bulmaya çalıştı. O akşam, bir rüya gördü. Bir ölümsüz Tao ona, “Ren Guozuo, sen bütün hayatın boyunca devamlı olarak ‘hayır’ anlamına gelen ‘evet’ dedin ve çocukluğundan beri hiçbir iyi şey yapmadın. Yaptığın kötü işlerden dolayı, Tanrılar bir karar verdi. Senin ölüm zamanın hemen gelecek.” dedi. Kısa zamandan sonra, Ren Guozuo bildiği gibi öldü.
  • Antik Çin Hikâyeleri: Yaşlı Devlet Adamı Zhao Jing

    On beş sene sonra, Zhao Jing tekrar görevinin başına geri çağrıldı. Bir müfettiş olarak yolda Guizhou’ya giderken, Yang Song’un mezarından geçti. Yang Song varlığına haciz koyulduktan sonra çok fakir ve kötü bir durumda öldü. Zhao Jing, Yang Song’un mezarının her yerinin yabani otlarla dolduğunu görünce, yerel sorumlu lideri buldu ve bu mezarla ilgilenmesini istedi. Daha sonra, Başbakan Zhang Juzheng’e karşı geldiği için Zhao tekrar görevinden çıkartıldı. Zhang Juzheng öldükten sonra, Zhao Jing tekrar İçişleri Bakanlığında çalışması için geri çağrıldı. Zhao Jing çok cömert ve affedici olduğundan herkes onu yaşlı devlet adamı olarak çağırdılar.
  • Antik Çin Hikâyeleri: Başkalarının Bilmesini İstemediğin Şeyleri Yapma

    Geleneksel kültürde yüce ve ağırbaşlı bir kişi olmak için kişi kendisini düzenlemesi, kendisini geliştirmesi ve tüm şartlar altında kendini tutabilmesi gerektiği vurgulanmaktadır. Bu şekilde, insan vicdanında herhangi bir pişmanlık bulunmaz. Kuzey Song Hanedanlığı dönemindeki ünlü entelektüel Su Shi, bir defasında erkek kardeşinden bir hikâye duydu. Bu hikâye de şöyle anlatılmaktaydı: Yeniden canlandırılacak bir kişi vardı. Hala “ölü” iken, cehennemdeki liderlere günah işlememek için ne yapması gerektiğini sormuş. Liderler ona bir defter hazırlamasını ve gün içinde yaptığı her şeyi not almasını söylediler.
  • Antik Çin Hikâyeleri: Ahlakı Korumak Kişinin Gelecek Kuşaklarına İyi Kısmet Getirecek

    Geleneksel Çin kültüründe insanlara iyi, dürüst ve güvenilir olması öğretilerek ahlak ve erdem vurgulanır. Antik Çin’de, insanlar “Hırsın eksikliği değerli bir hususiyettir” sözünü inanıyordu. Bu, kültürü sürdürmekten sorumlu olan bilginlerden, ticaretle uğraşanlara ve toplumun tüm seviyelerinde genel olarak kabul edilen ve korunan bir düşünce idi. Buna bağlı bir atasözü bile vardır, “Parayı seven bir efendi, onu sadece doğru yollardan kazanır.” Puzhou Şehrinden gelen Yang Bo, Ming Hanedanlığında ünlü bir devlet lideriydi. Onun babası Yang Zhang devlet lideri olmadan önce bir tüccardı.
  • Antik Çin Hikâyeleri: Dürüst, İyi Kalpli Olma ve Başkalarına İsteyerek Yardım Etme

    Wang Zhaosu, antik Çin’in Song Hanedanlığı döneminde Suanzao’da yaşadı. O dürüst, iyi kalpli, zengin bilgi sahibi ve daima başkalarına yardım etmeyi seven biriydi. Aynı zamanda, iyi bir zihin ve az şey arzu eden biriydi. Wang Zhaosu küçükten beri büyük bir gayretle derslerine çalıştı, fakat bir devlet lideri olmak istemedi. O üstün bir karaktere sahipti, köydeki herkes ona büyük saygı duydu ve ondan öğreti almak için sıkça başka yerlerden gelen bilginler vardı. Köylüler arasında tartışma çıkınca, çoğu kişi mahkemeye gitmek yerine Wang Zhaosu’na gidip yargılanmak talep etti.
  • Antik Çin Hikâyeleri: “İyi İnsanın Köprüsü”

    Bir varmış bir yokmuş, çok ünlü bir fengshui ustası ve Tao’lar hayran olunan Qiongnong Dağına gittiler. Kavurucu yaz sıcağında gökteki güneş alev alev yanıyordu. Fengshui ustası dağdan aşağıya indi ve “İki Diz Çeşmesi” olarak bilinen bir yerden geçti. Sonra kentin girişinde bulunan küçük bir eve geldi. Sıcak yüzünden komple terlemiş ve çok susamış olduğundan daha fazla dayanacak gücü kalmamıştı. Tam o sırada, yaşlı bir kadını gördü ve hemen ondan biraz su istedi. Yaşlı kadın hemen biraz su kaynatacağını ve biraz beklemesini rica etti. Fakat, ustası fazla susadığı için, “Kapının arkasındaki o büyük kavanoz içindeki soğuk su benim için yeterli.” dedi.
  • Antik Çin Hikâyeleri: Konfüçyüs’ün “Dua Etmek” Hakkındaki Bakış Açısı

    Wang Sungu, Wei Ülkesinde yaşayan Konfüçyüs’ün öğrencilerinden biriydi. Wang çok yüksek mevkide bir devlet lideri olmasına rağmen, Konfüçyüs’ü öğretmeni olarak kabul etti. Bir gün Wang, Konfüçyüs’e bir soru sordu, “‘Ölümsüz Zao’yı sevindirmek yerine Ölümsüz Au’yu sevindirmek daha akıllıcadır.’ gibi eski bir söz vardır. Bunun için ne düşünüyorsunuz?” Au, bir evin güneybatı köşesinde bulunan bir ölümsüzdür. Güneybatı yön insanların tapmak için en saygı duydukları yerdir, fakat orada belirli bir görevi olan Tanrı yoktur. Zao düşük bir yerde bulunuyor olmasına rağmen o belirli görevi olan bir tanrıdır.